Zagar traducir turco
17 traducción paralela
It's a dachshund.
Bir zagar.
Zagar, you can kill him now.
Zagar, şimdi onu öldürebilirsiniz.
Corporate's Been All Up In My Grill About Hygiene.
Müfettişler ızagarımın temizliği hakkında başımın etini yiyor,
It's registered to Frank Zagar.
Frank Zagar adına kayıtlı.
Special Agent Zagar's working on his relocation.
Özel Ajan Zagar'ın onu nakletmeye çalışıyor.
Agent Zagar was his handler.
Operasyonu Ajan Zagar yürütüyor.
All right, I need to speak with Agent Zagar.
Tamam, Ajan Zagar'la konuşmak istiyorum.
You're just gonna have to trust that Agent Zagar has the situation under control now.
Şu anda her şeyin Ajan Zagar'ın kontrolü altında olduğuna inanmak zorundasınız.
He pulled him over, he gets jumped by a guy resembling Agent Zagar, who then cuffs him to the cage in the backseat of the patrol car, leaves him there.
Arabasını kenara çektirmiş. Ajan Zagar'a benzeyen biri memura silah çekmiş devriye arabasının arka koltuğuna kelepçeleyip bırakmış.
Why would Grover and Zagar evade HPD?
Grover ve Zagar polisten neden kaçsın ki?
You... do you think Zagar knows?
Zagar biliyor mu sence?
So you're telling me that Agent Zagar and the FBI's relocating Grover and his family, and now two agents show up murdered?
Ajan Zagar ve FBI, Grover ve ailesini naklederken iki ajanı da öldürüldü mü diyorsun yani?
You think Barnes is taking out Zagar's detail?
Zagar'ın desteğini Barnes mı indirdi sence?
If Barnes is on that plane and he's heading for Moloka'i, we got to assume that's where Agent Zagar is taking Grover and his family.
Barnes o uçaktaysa ve Moloka'i'ye gidiyorsa Ajan Zagar'ın Grover ve ailesini oraya götürdüğünü düşünmeliyiz.
There's no way in the world we're gonna be able to outrun Zagar and his men.
Zagar ve adamlarını atlatmamız imkansız.
You will be wandering in the street like a stray dog.
Sivri zağar gibi dolaşırsın dışarıda.
Do all of you coming running like a dog when the mayor pushes a button?
Başkan zile basınca koşar mısınız zağar köpek gibi hepiniz?