English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Z ] / Zolotov

Zolotov traducir turco

35 traducción paralela
MLI found a Russian passport identifying him as Maxim Zolotov, a resident of Saint Petersburg.
Olay yeri adamın Maxim Zolotov olduğunu gösteren bir pasaport buldu. Saint Petersburg'da yaşıyormuş.
But, on the bright side, I found plenty of information on Zolotov.
İşin iyi tarafına bakarsak Zolotov hakkında bir çok bilgiye ulaştım.
So Zolotov made his money in shipping.
Zolotov taşımacılık işiyle zengin olmuş.
Has Pentillion done business with Maxim Zolotov?
Pentillion, Maxim Zolotov ile iş yapıyor muydu?
I am at liberty to say I was negotiating a deal with Maxim Zolotov.
Şunu söyleyebilirim ki Maxim Zolotov'la bir anlaşma yapmak üzereydik.
Without Zolotov, the Port of New Haven just... stays the way it is, a minor player.
Zolotov olmadan, New haven Liman'ı olduğu gibi kalır, önemsiz bir liman olarak.
What if Zolotov was killed in self-defense from a financial point of view?
Ya Zolotov parasal çıkarlar yüzünden öldürüldüyse?
Any number of entities would have been hurt by Zolotov's Connecticut project.
Zolotov'un Connecticut projesinden zarar görecek çok sayıda işletme.
It's no coincidence that me and Zolotov were at the club at the same time, but I didn't have him killed.
Zolotov'la aynı anda kulüpte olmamız bir tesadüf değildi ama onu ben öldürtmedim.
So when I heard about Zolotov's port project, I contacted him to see if we could come to terms.
Zolotov'un liman projesini duyunca uzlaşabilmek için onunla bağlantı kurdum.
Zolotov guaranteed any of my guys lost work first crack at the new jobs in Connecticut.
Zolotov işini kaybeden adamlarımı Connecticut'taki yeni işe almayı garanti etti.
Me and Zolotov never finished our business.
Zolotov'la konuşmamız bitmemişti.
Him and Zolotov talked in Russian, the two of them took off... ran right into an ambush.
Korunması ve Zolotov aralarında Rusça konuştuktan sonra ikisi birden ayaklandılar. Direk pusuya düştüler.
They both lost out big when Zolotov was killed.
Zolotov öldürülünce ikisinin de kayıpları büyük olmuş.
You said you found the hotel where Zolotov was staying?
Zolotov'un kaldığı oteli bulduğunuzu mu söylediniz?
We did, and they were kind enough to grant us access to the security camera footage recorded during his time there.
Evet, Zolotov'un kaldığı süre boyunca çekilen güvenlik kamerası görüntülerini bakmamıza izin verecek kadar naziktiler.
We wondered if Zolotov was killed over business.
Zolotov'un iş yüzünden öldürülüp öldürülmediğini merak ediyorduk.
What about the stripper that Magarac mentioned, the one that Zolotov and his bodyguard were spooked by?
Magarac'ın bahsettiği striptizciden ne haber şu Zolotov ve korumasını panikleten kızdan?
You're here about Zolotov?
Buraya Zolotov için mi geldin?
I recognized Zolotov, and I thought my superiors might want to know what he and Harry were discussing.
Zolotov'u tanıdım ve üstlerimin Harry'le aralarındaki konuşmayı bilmek isteyebileceklerini düşündüm.
But Yuri, Zolotov's bodyguard- - he was former Federal Protective Service.
Ama Yuri, Zolotov'un koruması... Eski bir Federal Koruma Servisi üyesidir.
He made me and warned Zolotov.
Beni tanıdı ve Zolotov'u uyardı.
If Zolotov wasn't your assignment, why did he run?
Eğer Zolotov görevin değilse, niye kaçtı?
Have you and your partner been trying to run down a suspect in the Zolotov shooting?
Sen ve ortağın Zolotov olayıyla ilgili bir şüpheliyi mi izliyorsunuz?
Earlier this evening, Detective Bell and I learned that Maxim Zolotov was conducting business on behalf of the Russian government.
Bu akşama doğru Dedektif Bell'le Maxim Zolotov'un Rusya hükümeti adına bir iş yürüttüğünü öğrendik.
Zolotov was representing the ethnic Russian rebels and the Russian government, and the undersecretary was negotiating on behalf of the Ukrainians.
Zolotov Rus kökenli milisleri ve Rus hükümetini temsil ediyormuş ve müsteşarda Ukraynalılar adına.. ... anlaşma yapmaya çalışıyormuş.
The men who killed Zolotov.
Zolotov'u öldüren adamlar.
Due to the sensitive diplomatic situation, federal agents will be taking over the Zolotov investigation.
Bu hassas diplomatik durum sebebiyle Zolotov soruşturmasını federal ajanlar devralacak.
Did it have anything to do with the Zolotov case?
Zolotov olayıyla bir ilgisi var mıydı?
So your contacts in D.C. could've told you about Zolotov's mission.
Başkentteki bağlantılarınız Zolotov'un görevi hakkında size bilgi vermiş olabilirler.
Did I know Zolotov was trying a little backdoor diplomacy?
Zolotov'un yapmaya çalıştığı önemsiz gizli diplomasiden haberim var mıydı?
I know he probably didn't have Zolotov killed, but still, when I think of all the people that died because of his weapons...
Zolotov'u öldürmediğini biliyorum ama yine de, sattığı silahlar yüzünden ölen onca insanı düşününce...
I'm not sure how you found out about Zolotov's peace mission, but once you thought it would derail your ambitions, you arranged to have him murdered.
Zolotov'un barış görevini nasıl duyduğundan emin değilim ama bunun büyük amacını sona erdireceğini düşününce onu öldürtmeyi planladın.
Zolotov was scum.
Zolotov pisliğin tekiydi.
It's what I worked on today while you wrapped up the Zolotov case.
Sen Zolotov davasını hallederken bugün üzerinde çalıştığım bir konu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]