Translate.vc / español → turco / 1609
1609 traducir turco
23 traducción paralela
Galileo fue el primero en ver a Venus con un telescopio, en 1609.
Venüs'e teleskopla bakan ilk kişi, 1609'da Galileo olmuştur.
En 1609, Galileo Galilei probó un instrumento que pronto sería llamado telescopio.
1609 yılında, Galileo Galilei daha sonra adı teleskop olan bir aletin gösterimini yaptı.
Desde que Galileo mirara por un telescopio en 1609 y desde que observara Júpiter, en 1610 nadie había presenciado nada semejante. Esta es la primera vez que íbamos a ver cómo un cometa chocaba contra un planeta ".
Tüm medeniyetlerin içinde Galile'nin 1609'da teleskoptan ilk bakışı ve 1610'da Jüpiter'e ilk başından beri, ilk kez bir kuyrukluyıldızın bir gezegene çarpışını görecektik.
John Donne... 1609.
John Donne... 1609.
La especulación silenciosa sin duda continuó pero no hubo información verídica sobre la Luna hasta 1609.
Şüphesiz ayın kaynağı konusunda 1609 yılına değin pek çok fikir ortaya atıldı.
Galileo mejoró el diseño en 1609 acondicionando sus propios lentes, y creando uno que podía aumentar el tamaño sin precedentes, hasta 30 veces.
Galileo, kendi lenslerini zımparalayarak o zamana kadar görülmedik bir şekilde, görüntüyü 30 kat büyütebilen tasarımını 1609 yılında geliştirdi.
Usando los mapas históricos y modelos de computadora los científicos con el proyecto de Manhattan están redescubriendo que la Isla Manhattan se vería como cuando el explorador Henry Hudson navegó por primera vez alrededor de estas costas en 1609.
Bilim adamları, tarihi haritaları ve bilgisayarlı modellemeyi kullanarak Manhattan Adası'nın, 1609 yılında kaşif Henry Hudson'ın bu kıyılara ilk defa geldiğinde nasıl göründüğünü yeniden canlandırdılar.
1.600 A. C.
M.S. 1609
Quiero decir, viajar 1609 Km por un caso es una manera indirecta de esperar encontrar algo como eso, pero, entonces, de nuevo...
Yani bir vaka için binlerce kilometre yol gitmek, böyle bir şey bulmayı ummak için çok karmaşık bir yöntemdir, ama nedense...
En julio de 1609, le dijeron a Galileo que había llegado a Venecia un extranjero, que trataba de patentar un aparato nuevo y maravilloso llamado catalejo holandés, el cual hacía que los objetos distantes parecieran estar más cerca.
1609 Temmuz'unda Galileo'ya ulaşan haberler Venedik'e gelen bir yabancının uzaktaki nesneleri yakınmış gibi gösteren gözleyici adlı şahane ve yeni bir aletin patentini almaya çalıştığını söylüyordu.
En el otoño de 1609, el mismo Galileo comenzó a amolar y pulir lentes.
1609 sonbaharında Galileo şahsen lens bileyip cilalamaya başlamıştı.
Es lo mismo que una milla regular, 1609 metros.
Yani tam olarak 1609 metre öteye.
Era 1609, y esta vez, los resultados lo cambiarían todo.
Yıl 1609'du ve bu defa, netice, her şeyi değiştirecekti.
En 1.609, Galileo miró por su telescopio y vio las lunas de Júpiter.
1609 yılında, Galileo teleskobu ile, Jupiter'in uydularını gözledi.
Es sorprendente los pocos problemas que tienes yendo a 1600 km / h
1609 km gittikten sonra bir kaç sorunun kalması harika.
Es la fosa de Monterrey. Tiene 1609 metros de profundidad.
Monterey Çukuru, 1600 metre derinliğinde.
Y de hecho, en 1609, un gritón matemático de Pisa puso en marcha una revolución científica.
Aslında 1609 yılında Pisalı ağzı bozuk bir matematikçi bilimsel bir devrim başlattı.
Samoa está a 1609 km.
Samoa Adaları'na 1000 mil.
Habían navegado en su balsa más de 1609 km.
Sal ile bin milden fazla yol aldılar.
Este es uno de los primeros telescopios... el que Galileo utilizaba en 1609.
Bu, ilk teleskoplardan biri. Galileo'nun 1609'da kullandığı teleskop.
Ahora, en 1609, vino aquí a Venecia para ordenar lentes para su telescopio nuevo este era el centro de producción de cristal del mundo y puso ese telescopio a buen uso inmediatamente girándolo hacia la luna y dibujando le que veía.
Galileo 1609 yılında buraya Venedik'e yeni teleskopu için lens sipariş etmeye geldi. Burası dünyanın cam üretim merkeziydi. Yeni teleskopunu Ay'a doğru çevirip gördüklerini çizerek hemen kullanmaya başladı.
Ahora, mi predecesor, se limpió Alejandría, Egipto, con el cólera en 1609.
Benim selefim 1609'da İskenderiye, Mısır'ı kolerayla yok etti.
Faros brillantes que iluminan el cielo por miles de millones de kilómetros.
ÇN : ( mil, 1609,35 metrelik uzunluk ölçü birimi )