Translate.vc / español → turco / 264
264 traducir turco
47 traducción paralela
OK... 100, 200, 264...
Tamam. 100, 200, 264...
Durante el poderoso régimen de Tukagawa en Edo ( actualmente Tokyo ), había 264 Señores ó daimyo.
Güçlü Tokugawa yönetimi sırasında Edo'da ( günümüz Tokyo'su ) 264 lord veya daimyo ( derebeyi ) vardı.
RWN-264.
RWN-264.
Resultado dos barcos, cada uno con dos torpedos.
İki gemiyi torpidoladım. ( Deniz Yüzbaşı Hartwig Looks, U-264 ) Her birine iki torpido gönderdim.
Terapeuta físico, por favor ir al Cuarto 264.
Fizyoterapist, lütfen oda 264'e.
- 264 dólares por dos billetes.
- İki bilet 264 dolar.
El vuelo de Northwest 264 procedente de Chicago desembarcará... por la puerta B-1.
Chicago'dan kalkan Northwest Havayolları 264 sefer sayılı uçak, ana binadaki B-1 kapısına yanaştı.
- Hace dos años, 264 días y esta mañana.
İki yıl, 264 gün ve bir sabah.
- 264 millones de personas...
264 milyon insanın verdiği bir kararla...
- No quieren saber de su vida, quieren saber de las vidas de ellos.
Sizin hayatınız o 264 milyon insanın umurunda değil efendim. Onlar sadece kendini düşünüyor.
Bajaremos por aquí.
Buradan inmemiz gerek. + 264
Ross está loco por ti, y yo realmente quería caerte bien y...
Ross seni çok seviyor, beni sevmeni çok istedim ve ben... 264 00 : 20 : 33,946 - - 00 : 20 : 36,813 Sanırım bu benim paranoyak olmamla ilgili birşey.
Yo dirijo las vidas y los sueńos de 72 clientes y recibo 264 llamadas diarias.
Benim işim, 72 müşterinin hayatı ve düşleri, ve günde 264 telefon görüşmesi yapmak.
Todo el que no respondió... la pregunta en la pagina 264, por favor hágalo esta noche.
264. sayfadaki soruları çözmeyenler lütfen bu akşam yapın.
El número esto usted preguntó es Ellos preguntan a doctor Shawn Thompson.
İstemiş olduğunuz numara ve bölge kodu 310-264-45...
Hace dos años, 264 días y una mañana.
İki yıl, 264 gün ve bir sabah.
Dobla a la autopista 264 hacia el sur.
Otoyol 264'e güneye doğru dönüyor.
Quiere tomar la 264 y no saltarse la salida 60B.
Önce 264'e çıkman, sonra da 60B'yi kaçırmaman gerekiyor.
Doscientas sesenta y cuatro habitaciones, 22 cuartos de servicio.
264 oda ve 22 hizmet odası.
En 1965, a los 7 años, pasó 64 horas sin dormir.
1965 yılında, 17 yaşındayken 264 saat uyumadı.
En realidad ya son 1.264
Zaten 1264.
Yo lo hice, resulta que hace tres semanas 264 litros de eso se perdieron de una terminal de trenes en Colton.
Ben üç hafta öncesine değin yokladım Colton'daki bir tren tersanesinde 60 galon kaybolmuş.
Nos llevamos viendo por 264 horas.
Tam olarak 264 saattir çıkıyoruz.
MUJER : Servicio a Reno, Nevada su vuelo 264, está abordando en estos momentos...
BAYAN Reno, Nevada'ya servis, 264 numaralı uçuşunuz kalkmak üzere...
8.264 marcas en la pared más tarde...
8,264 adet düzenli kazma darbesinden sonra
- Doscientos sesenta y cuatro.
- 264. Yazı.
Es una bala cola de bote calibre 264 hecha por Winchester en 1989.
Adli tıp, Sobell'den çıkarılan kurşunla ilgili bir şey bulmuş. Kuyruk kısmı.24 kalibrelik bir mermi.
Me envolví 264.000 se presenta en 3 días, señor.
3 günde 264.000 hediye paketledim efendim!
Se robaron $ 50 dólares en mercancía... y yo me robé $ 264 dólares en efectivo.
Hepiniz 50 dolarlık ıvır zıvır çaldınız ben de 264 dolar nakit çaldım.
Lo sabe.
109 00 : 03 : 55,863 - - 00 : 03 : 57,264 Fakat şu anda o tarz işleri almak konusunda dikkatli olmalıyım tamam mı? Biliyor.
Heulschlumps, quiere tres semanas permanecer en la cama?
Zırlak, üç hafta yatakta mı kalmak istiyorsun? 264 00 : 24 : 35,040 - - 00 : 24 : 37,190 Hayır, asla!
¿ Sabes que estamos sentados en una roca de 264 millones de años?
264 milyon yıllık bir kayanın üzerinde oturduğumuzu biliyor musun?
Pero ya desarme toda la tuberia... 568 00 : 50 : 54,636 - - 00 : 50 : 57,264... y no encontre ningun problema. He!
Tüm boru sistemini en küçük detayına kadar inceledim ama hiçbir sorun bulamadım.
Estoy en esta isla desde hace 264 días.
264 gündür bu adadayım.
¡ 264 con tres toros!
3 boğa üzerinde, 264 puan!
Estás demorado, 264.
Geç kaldın, 264.
- Cuesta $ 264 en efectivo. ¿ Ves?
- Nakit 264 dolar. Gördün mü?
Por ahora, cuando tenga $ 264, arreglaré el tejado.
Şimdi ise 264 dolarım olduğunda şu çatıyı tamir ettireceğim.
Decid "cheese".
Peynir diyin! 264 00 : 19 : 20,875 - - 00 : 19 : 24,958 Kovulduğumu söylemek yerine nişan yüzünden Bıraktığımı söyledim
La consulta del Dr. Penderson está en el 4629, sureste, de Grasslands Parkway, cerca de la intersección de la 264 con Tresslau.
Doktor Penderson'un muayenehanesi Güneybatı Grasslands Yolu 4629 numarada. 264. Cadde ile Tresslau kavşağının yakınında.
Regla # 264 :
Kural 564 :
Es H.264.
- Abby, bu bir flash kodu değil. H.264.
Las diminutas ráfagas de luz que ves aquí son las antipartículas de los electrones o positrones.
burada görebildiğimiz küçük ışıklar kalıyor 264 00 : 14 : 22,523 - 00 : 14 : 25,992 antimadde elektronlar veya pozitron.
Henry, el año próximo iré a la mejor escuela de periodismo del mundo.
Henry ben seneye dünyanın en iyi gazetecilik 402 00 : 20 : 52,264 - - 00 : 20 : 53,665 okuluna gidicem.
Luego cogió el vuelo 637 de Czech Airlines de Bruselas a Praga, continuó en el 1768 de Turkish Airlines a Estambul, siguió con el vuelo 264 de Saudi Arabia Airlines a Riyadh, y finalmente, Qatar Airways a Abu Dhabi, con una escala técnica en Doha. De acuerdo.
Tamam.