Translate.vc / español → turco / 357
357 traducir turco
267 traducción paralela
¿ Y sobre los otros 357 policías asesinados en los últimos 20 años?
Ve son 20 yılda öldürülen 350 polisi.
Para 1929, las pandillas de Chicago operan 21207 bares clandestinos... y sus ingresos brutos alcanzan los 357 millones de dólares.
1929 da, Chicago çetesi 21.207 meyhaneye... ve onun hasılatı da, 357 milyon dolara ulaşmıştı.
Tienen su coche, por supuesto, un Magnum calibre 357, un fusil Remington, calibre 12, al menos 50 cartuchos de munición, y claro está, tienen su porra.
Devriye arabası alınmış. Magnum 357'leri var. 12li Remington ve Wingmaster tüfekleri en az 50 atımlık cephaneleri var.
La cana llevá magnums 357.
Polislerde ise 357 Magnum.
Tienes nueve 38's aquí, y una 357.
Dokuz tane 38'lik, bir tane de Magnum.
Tengo cinco Smiths, dos Lugers... una 357 Mag.
Beş Smith, iki Luger ve bir 357 Mag.
Esta pistola me da mayor control y menos retroceso... que una Magnum 357 con balas chatas.
Bu büyüklükte bir silahı, kesik uçlu mermileri olan... 357'lik bir Magnum'dan daha iyi kontrol edebiliyorum.
La pistola es una Magnum 357.
Silah, 357'lik bir Magnum'muş.
¿ Magnum 357?
357'lik Magnum mu?
Todos los policías se conforman con un 38 o un 357. ¿ Para qué ese cañón descomunal?
Başka her polis.38 ve.357 kullanmaktan memnunken sen neden koca şeyi taşıyorsun?
El 357 es bueno, pero el 38 no atraviesa un parabrisas.
.357 iyi, ama ön camdan seken.38'likler gördüm.
¿ Una Magnum del 357?
357 Magnum?
La Clínica St. Anna ha existido desde hace 357 años... bajo varios nombres, claro.
Ama Azize Anna Kliniği en azından 357 yıldır çalışmaktadır.
Una Magnum 357, con permiso de porte.
357 Magnum, taşıma izninde var.
Appleberry J-356 llamando a Appleberry J-357.
Appleberry arıyor J-356 Appleberry J-357 i Beni duyuyor musun?
Mágnum automática calibre 357 con diez balas.
.357 Magnum otomatik. On mermi alıyor.
Una Magnum 357.
Bir 357 Magnum.
Mi 357.
Benim 357'im.
Si buscas penetración la.357 puede romper el bloque de un motor.
Ama eğer delici olsun istiyorsan 357'lik kurşun kamyon motorunu bile deler.
Ralph y su.357.
Ralp ve 0.357'liği.
Fíjate, voy a mi oficina y traeré mi.357
Şimdi ofisime gidecek ve 357 magnumumu alacağım
Tengo una 357, el maletero lleno de escopetas, tres fusiles de gran calibre y un huevo de munición.
Bir 357'im var. Shot gun dolu bir kasam var. 3 tane suikast silahım ve her çeşitten cephanem var.
Una buena patada es lo único que se interpone entre ustedes y el espantoso dolor que produce la bala de una Magnum del calibre 357 destrozando sus órganos vitales.
Bazen sıkı bir tekme... iç organlarınızı delik deşik eden bir kurşunun... dayanılmaz acısından sizi koruyacak tek şey olabilir.
Tengo una 357...
Bir 357'liğim var...
Con su permiso, Sr. Director, voy a sustituir su viejo y oxidado cerrojo por uno nuevo. De los que sólo un Mágnum 357 puede abrir.
İzninizle Müdür Bey, eski paslı kilidinizi... yeni bir kilitle değiştireceğim.
Tiene 357 emisoras afiliadas... en los Estados Unidos y Canadá.
ABD ve Kanada'da 357 radyo istasyonları bulunuyor.
Hace dos minutos recibí una llamada... del hombre que lleva las 357 emisoras... el presidente de la Metro Wave.
Biraz önce bu 357 radyoyu idare eden adam, şirketin başkanı beni aradı.
Fije rumbo 223, marca 357.
Rotayı 223, mark 357'ye çevirin.
¿ Está segura que le dio la 357?
357 olduğundan emin misiniz?
- 357 Americano.
- Amerikan 357. Niye kalamıyorum?
Creo que es una Magnum.357.
Galiba.357 Magnum.
Pero el 22 de noviembre de 1963, el día... que mataron al presidente, el informe de la policía dice... que le golpeó repetidas veces con una Magnum 357.
Fakat 22 Kasım 1963'te... Başkanın öldürüldüğü gün... polis raporlarına göre... bir 357 Magnum'la sana vurmuş.
Rumbo 1 1 8, marca 357.
Rota 118, nokta 357.
¡ Fe en que sus hijos estarán protegidos, no por un hombre armado sino por El Supremo con un lanzagranadas de amor!
Çocuklarının, 357'lik Magnum'u olan bir adam tarafından değil, silahlarıyla sevgi ateşleyen o Adam tarafından korunacağına inanmak.
Ya saben que estos chalecos detienen una bala de una Magnum 357.
Bu yeleklerin 357 Magnum mermilerini durdurduğunu biliyorsunuz.
Un revolver Magnum.357 fue hallado en su posesión.
Üzerlerinde bir 357 Magnum revolver bulundu.
- Una Magnum.357.
- 357 Magnum ile.
Estás diciéndome que estás trabajando duro para volverte honesto. La siguiente cosa que recuerdo es a tí apuntándome con una.357 y dos tipos muertos en el suelo.
Bundan sonra gördüğüm bana doğrulttuğun.357... ve yerde yatan iki ölü adam.
Si me das un Mágnum 357... se lo pongo en la cabeza al enanito verde y... plaf!
Bana 357'lik bir Magnum ver bir hayvanın beynine dayarım ve bum!
$ 357,000.
357,000. Dolar.
Adoro este nombre. 357 Magnum.
Bu ismi seviyorum 357 Magnum
Quizás deberíamos salir y comprar un par de Magnums del 357 y robar bancos... como Bonnie and Clyde.
Belki de dışarı çıkıp bir çift 357 Magnum almalılıyız. Bonnie ve Clyde gibi.
Bueno, por un lado, hay una diferencia entre una Magnum.44 y una Magnum.357.
- 44lük ve 35lik bir magnumun farkı gibi
¿ Y un calibre.357?
Ama gittikçe yavaşlar. Pekiyi, ya 357'lik?
Atravesará el asiento, ella, el salpicadero...
357'lik bu koltuğu, kızını ve konsolu delip geçer.
Como entrar en una tienda de licores con una Magnum 357, sintiendo la adrenalina correr por las venas, ¿ eh?
Elinde bir a357 Magnum ile likör dükkanına dalmak... o adrenalini hissetmek ; katıksız heyecan yaşamak istersin, değil mi?
Sabes, tu eres justo del tipo "una" computadora asesina, justo con tu pequeña protectora plastica de bolsillo. 357.
Biliyor musun, cebinde korunmak için 357 taşıyan, birinci sınıf bir bilgisayar kurdusun,
Esa perra jodida me apunto con una 357.
Siktiğimin kaltağı 357 çekti bana.
Que mierda hacia ella con una 357?
Ne sikime 357 taşıyor?
y tu maldita 357 no va a detenerme.
ve 357'in beni durduramayacak.
- 357 días.
- 357 gün.