Translate.vc / español → turco / Allä
Allä traducir turco
58,070 traducción paralela
Allí y allá.
Orada ve orada.
En cuanto a los demás, incluyendo al primer ministro e incluso más allá, Charles Augustus...
Diğer herkes için Başbakan ve diğerleri için, Charles Augustus...
¿ Qué coño fue eso allá atrás?
Oradaki cehenneme ne oldu?
Nuestro amigo de allá atrás, iba a contarnos más cuando tu decidiste... sólo estaba tratando de ayudar.
Arkadaţ arkadaţým Bize daha fazlasını söyleyecekti Karar verdiğinde- - Sadece yardım etmeye çalışıyordum.
Bueno, amigo, vamos allá, vamos.
Hadi dostum oraya gidelim, hadi.
Esos caminos de allá te llevarán a otras partes de la Isla.
Bu yoldan devam edersen adanın öbür tarafına gidersin.
Hay una iglesia católica. La oficina de correos. Y allá hay un cine.
Bir tane katolik kilisesi, postane, aşağıda da sinema var.
Lola es mi tía. Entonces, hazme un favor, mira si hay otros Doyle que vivan allá.
Lola yengem olur, bu yüzden bana bir iyilik yap.
Su esposo, el de traje de por allá, está divorciándose de ella.
24 saat takımla gezen şu herif, onun kocası boşanmak üzereler.
¿ Es cierto que nuestro tipo te siguió hasta allá?
Katilin seni oraya kadar takip ettiği doğru mu?
Tu amiga de allá, - ¿ cómo se llama?
- Konuştuğum bayanın adı ne?
Melissa dijo que estabas allá cuando encontraron a la Duquesa.
Melissa, düşesi senin bulduğunu söyledi.
Tony, ¿ quién es ese tipo? Voy para allá.
Tony, bu çocuk da kim, içeri geliyorum.
Hay una solera por allá llamada : "La rosa y la corona".
O isimde bir resif var.
Te veré allá.
Evde görüşürüz.
De acuerdo, voy para allá.
- Tamam, ben de oraya geliyorum.
Te llevaré allá.
- Ben seni götürürüm.
¡ Está allá!
- Yukarıda! - Sen iyi misin?
Cuando Eli estaba muriendo allá... ¿ qué le dijiste?
Eli ölürken ona ne söyledin?
Lo que van a encontrar más allá de este muro... cambiará para siempre su vida.
Bu duvarın arkasında bulacağınız şey hayatınızı sonsuza dek değiştirecek.
- Sino es aquí, será allá afuera.
Burada ya da dışarıda, iki şekilde de öleceksin.
Vi un bombardero allá afuera ; por lo tanto hay camiones y hombres luchando.
Dışarda bir bombardıman uçağı gördüm. Kamyonlar gördüm, savaşan adamlar gördüm.
Alguien está allá afuera.
Dışarıda birileri olmalı.
Está por allá.
O tarafta.
Hay más allá afuera.
Dahası da var.
¡ Por allá!
Bu taraftan!
¿ Por allá?
Bu tarafa mı?
¡ Y allá va nuestro boleto!
Ve işe biletimiz!
¡ Allá va!
Patlamak üzere!
Por allá.
Şu taraftan.
- ¡ Tim, allá están!
- Tim, sahnedeler!
Hasta donde moro, más allá del límite de lo conocido... escuchamos sobre el hombre llamado Star-Lord.
Bilinen sınırların dışında bulunan yaşadığım yerde bile Star-Lord denilen adamı duyduk.
¿ Qué te parece si vamos allá ahora?
Ne dersin, şimdi oraya doğru yola koyulalım mı?
Estamos más allá de esas cosas.
Biz böyle şeyleri aştık.
Y mira por allá, Venecia.
- Orada da Venedik var.
No ve más allá de su próximo partido de golf.
Sonraki golf turunun ötesinde vizyonu yok.
Allá va.
İşte orada.
Tampoco estamos en una película de cambio de cuerpo, porque hemos aprendido lecciones por aquí y por allá - y seguimos sin cambiar.
Klasik bir beden değiştirme filminde de değiliz çünkü sağlı sollu dersler öğreniyoruz devamlı ama hala geri dönmedik.
Voy para allá.
Geliyorum.
El camino principal es por allá.
Ana yol su tarafta.
Iremos allá dentro de dos días y tú vas a dirigirnos, como tu padre quería.
Iki gün sonra oraya gidecegiz sen de babanin istedigi gibi bize yolu göstereceksin.
Así que fuimos allá.
Biz de gittik.
Armstrong lo olió allá.
Armstrong kokusunu alınca...
Voy para allá.
- Geliyorum.
Pero no voy a volver allá, tengo un plan para eso.
Ama geri dönmeyeceğim. Onun için bir plan yaptım.
- Nos vemos allá.
Orada görüşürüz.
Nos vemos allá en dos horas.
İki saat sonra orada buluşuruz.
¿ Cómo va la pesca por allá, doc?
Oralarda durumlar nasıl doktor?
Ahora parece que proviniera de allá, ¿ no?
Şu an sanki buradan geliyormuş gibi, değil mi?
Preparaos, que allá voy.
Hazır olun, başlıyoruz.
Vamos allá.
Yapalım şu işi.