Translate.vc / español → turco / Angles
Angles traducir turco
63 traducción paralela
Quiero que hables con un amigo que es de Los Ángeles.
Dinle, Los Angles'tan bir dostumla konuşmanı istiyorum.
Me ha preguntado si era de Los Ángeles y le he dicho que sí.
O, bana Los Angles'dan olup olmadığımı sordu ; ben de "Evet" dedim..
"El Juez Baxter Wilson Grayle, " la figura política más poderosa de Los Ángeles por un cuarto de siglo.
'Yargıç Baxter Wilson Grayle, Los Angles'da son çeyrek yüzyılın en güçlü politik figürü.'
" Una vez vi una foto de Francis Amthor, la famosa madame de Los Ángeles.
'Los Angles'ın ünlü mamalarından Francis Amthor'un fotoğrafını görmüştüm.'
¿ Recuerda la chica que mandamos a LA el año pasado?
Geçen sene Los Angles'a getirdiğimiz kızı hatırlıyor musun?
Angles Ryan otra vez.
Yine Angles Ryan.
El alegado asaltante es el Dr. George Maitlin, otro psiquiatra en Los Ángeles.
İddia edilen saldırgan, iddia edildiği şekliyle Dr. George Maitlin... bir başka Los Angles ruh dokdoru.
Creo que se extienden a cuando los Angles conocieron a los Saxons.
Sanırım Angles'ların Saxon'larla tanıştığının bir sonucuyum. ( Angles, Saxons : 5. yy'da Britanya'ya ilk yerleşen üç kavimden ikisi. )
Ahora que la Mosca y el Flaco han conseguido ser transferidos a Chino tendríamos que tener una base cerca del juzgado en Los Ángeles.
Şimdi Mosca ve Flaco Chino'dan aşağıya transfer oluyorlar... Los Angles'ta mahkemelere yakın bir üssümüz olacak.
¿ Has vivido siempre en Los Ángeles?
Söylesene, hep Los Angles'de mi yaşadın?
La ciudad de L.A. se ve asediada por el crimen y la inmoralidad.
Los Angles şehri suç ve ahlaksızlıkla çöktü.
Armagedón descenderá sobre la ciudad de Los Ángeles, la ciudad del pecado, la ciudad de Sodoma y Gomorra, y se abrirán las aguas, y separarán a esta pecadora ciudad de nuestro país.
Los Angles şehrinin üzerine inecek - günah şehrine, Gomora ve Sodom şehrine - sular yükselecek ve günah yuvası olan bu şehri anavatandan ayıracak.
Tuvimos dificultades, pero las salvamos mejor que cualquier otro hospital.
Bazı sıkıntılı zamanlarımız oldu ama yine de Queen of Angles'i ülkedeki diğer hastanelere tek geçerim.
Capitán Braddock, este muerde bien ¿ en el río de L.A.?
Yüzbaşı Braddock, los angles nehrinde balık durumu nasıl?
Por fin, regresó a Los Ángeles para estar cerca de él y recomponer lo roto.
Sonunda ona yakın olmak ve parçaları toplamak için Los Angles'a döndü.
Una vez un actor de Hollywood alquiló un Jumbo... para volar él solo de París a Los Angeles.
Hollywood'lu aktör, bir keresinde... Paris'ten Los Angles'a gitmek için bir jumbo jet kiralamıştı.
Vivía en Los Ángeles y salió en Kojak.
Los Angles'ta yaşadı. Kojak'ta oynadı.
vamos a tener un vida increíble juntos vas a amar LA
Beraber heyecanli bir hayatimiz olacak! Los angles'i seveceksin.
"Columbo" vive en Los Ángeles, en la televisión. ¿ Siempre planeabas llamar?
Colombolos Angles'te yaşıyor ve televizyonda... en başından beri arayacak mıydın?
Estaban transfiriendo al prisionero a otra prisión...
Tutukluy Los Angles'ın dışındaki maksimum güvenliğe sahip bir hapisaneye transfer ediliyordu.
Te voy a llevar de vuelta a Los Ángeles.
Aslına bakarsan. Seni Los Angles'a geri götürmek de umurumda değil.
The hee rawld angles seenga
The hee rawld angles seenga.
Habrá una lectura del testamento en tres día en Los Angeles.
Üçgün sonra Los Angles'da vasiyetleri okunacak.
Pensé en tomar unas fotos preliminares aquí y luego me metes en un vuelo a Los Angeles para preparar las fotos de página central...
Burada bir kaç ön hazırlık fotoğrafı çekeriz diye düşünmüştüm.. .. ve sanırım asıl fotoğraf çekimleri için de beni Los Angles'a götüreceksin.
Señores, nos vamos a los Angles.
Beyler, Los Angeles'a gidiyoruz!
Yo sólo necesito llegar la L.A lo mas rápido posible.
Mümkün olduğunca çabuk Los Angles'e ulaşmam gerekiyor.
Seis días de disturbios en el área negra de Los Angeles... Disturbios de Watts Dejaron atrás escenas que recuerdan a ciudades devastadas por la guerra.
Los Angles'ın zenci kesiminde altı gün süren ayaklanma, geride savaştan çıkma bir şehir görüntüsü bıraktı.
Los líderes de derechos civiles se apresuraron a deplorar el caos rampante, y Martin Luther King prometió hacer todo Io que estuviera a su alcance para evitar una reincidencia en Los Angeles, o en cualquier otro lugar.
Sivil liderler, kontrol edilemeyen kanunsuzluk hakkında üzüntülerini hemen dile getirdiler. ve Martin Luther King, bu olayın Los Angles'da ya da başka bir yerde tekrarlanmaması için tüm gücüyle çalışacağına dair söz verdi.
La escena de payasos es una parte importante de L.A.
Bu palyaço şeyi Los Angles'in büyük bir bölümünü oluşturuyor.
Todos en Los Angeles deben saberlo.
Los Angles'ın dış kesimlerindeki herkes bunu düşünmeli.
- Cuando nos mantenían prisioneros reconocí a alguien. Él era americano. Lo ví en una cena aquí en Los Ángeles meses atrás.
- Orada tutulduğumuzda birini tanıdım, Amerikalıydı, onu birkaç ay önce Los Angles'ta bir toplantıda görmüştüm.
Lo que veo en este momento es que todo el centro de Los Ángeles es una escena del crimen.
Bu noktada şunu söyleyebilirim ki : Los Angles savaş alanına döndü.
- El Internacional de Los Ángeles.
- Los Angles Uluslararası.
Ve tú a Los Angeles yo tengo un guerrero de la Era de Hierrol que identificar.
Los Angles'a gidemem. Yaşını tayin etmem gereken bir Demir Çağı savaşçım var.
También dijo que el camión que los trajo hasta aquí era blanco.
Onları Los Angles'a getiren kamyonun rengi de beyazmış.
¿ Puedo decir- -
- Los Angles Polis Departmanı - 5 mi?
Me convertí en policía de L.A. en el distrito South Central de Los Ángeles, "La Jungla", y la CIA intentó reclutarme extraoficialmente para una operación en la que introducían drogas al país ilegalmente allá por 1976, 1977,
Los Angles'da polis oldum, Güney bölgesinde, Los Angeles cehenneminde çalıştım Ve birgün CIA resmi olmayan bir şekilde beni bir operasyon için istedi.
Están en Los Ángeles.
Los Angles'talar.
- Espera, si... si están en LA... ¿ Sería posible trabajar desde aquí como tú?
- Bekle, eğer Los Angles'talarsa, senin yaptığın gibi, ben de Tree Hill'den çalışabilir miyim?
Vivía en- - me mudé a Los Ángeles alrededor de 1990.
Los Angles'a 90 yıllarda taşındım.
Maynard, no te habíamos dicho esto, pero estuvomos en L.A. filmando esa entrevista para Cosas interesantes.
Maynard, sana henüz söylemedik, ama Los Angles'da ilginç şeyleri kameraya aldık, bilirsin röportajlar falan.
Pudo haber conducido hasta Los Ángeles, disparar al Sr. Beebe, y haber vuelto a tiempo para su vuelo.
Arabayla Los Angles'e gidip., Bay Beebe'yi vurmuş, sonrada geri dönüp uçakla geri gelmiş gibi yapmış olabilir.
Los hombres y mujeres de la Policía de Los Ángeles... han hecho de esta ciudad un lugar más seguro para todos.
Los Angles Polis Bölümündeki kadın ve erkekler Bu şehri herkes için daha güvenli yapmaya çalıştılar.
Para entonces, estarás pateando en la playa de Tampa, en Los Angeles, donde sea.
O zamana kadar sende çoktan Tampa plajına.. Los Angles'a ulaşmış olursun.
Si Ustedes no son de Los Ángeles, no tienen idea de lo que estoy hablando.
Los Angles'tan değilseniz, konuştuğum şeyler hakkında pek bilginiz yoktur.
Um, estamos ayudando a cumplir la visión del alcalde de plantar un millón de árboles en Los Ángeles, y por una pequeña donación, le daremos un árbol joven y saludable.
Belediye Başkanının Los Angles'a bir milyon ağaç dikme planını. gerçekleştirmek için yardım ediyoruz ve küçük bir bağış karşılığı sağlam bir fidan veriyoruz.
Invasión.Tercer día. Las autopistas en Los Angles están bloqueadas.
3.gün ve Los Angeles ın dışına çıkılamıyor
Bien, tenemos petróleo en Los Ángeles, brotando del océano.
Los Angles'ta petrol var. Bir deste yasa tasarısını geçirdiler... â ª Kafam istiridye â ª Kadar karışık Okyanusa döküyorlar
¿ Papá va a venir a Los Ángeles?
Babam Los Angles'a mı geliyor?
Arthur de los Angles me pago 30,000 en plata para mantener su trono a salvo.
Angles'dan Arthur bana 30 bin gümüş ödüyor, böylece onun tahtını güvende tutabiliyorum.
Es la cosa de las Ángles Vengadoras. Alguien me debe de haber hablado también en el mundo real.
Bu İntikam Melekleri olayı gerçek dünyada bizden bahsediyor olmalılar.