Translate.vc / español → turco / Attica
Attica traducir turco
137 traducción paralela
No queremos otro Attica, ¿ verdad?
Yeni bir Attica vakası istemeyiz, değil mi?
- ¡ Attica!
- Attica!
¡ Attica!
Attica!
¡ Recuerdan Attica!
Attica'yı hatırlayın!
¡ Ática, Ática!
Attica, Attica!
- ¡ Ática, Ática, Ática!
- Attica, Attica, Attica!
No me interesa si quiso llevarlos a Attica.
İstersen çocukları Antartika'ya götürmeye karar vermiş ol!
Rikers Island, Attica.
Rikers Island, Attica.
Pero te advierto que estuve encerrada en Attica.
Ama uyarayım, Attica'da yatmıştım.
Attica es una cárcel para hombres.
Attica erkek hapishanesidir.
Cuando estás en Ática 10 años, rodeado de psicóticos habrás esperado haber tomado este consejo de un padre.
Benim adım Adam McQuade. Attica'da 10 yıl deliler arasında kaldığın zaman biraz daha baba tavsiyesi almış olmayı dileyeceksin.
5 años en Attica.
Attica hapishanesinde beş yıl.
Nos vemos en la cárcel, mamón.
Attica'da görüşürüz.
- De Attica.
- Attica.
- ¿ Y qué si es así? Attica!
Atomlar ayrıldı!
Está cumpliendo 30 años en Attica.
Lalin, Attica'da 30 yıl yatmaya mahkum oldu.
¡ Ática!
Attica!
¡ Poder negro!
Attica!
Vamos a comer menudencias en la cárcel si no nos vamos.
- Hayır, Alvin. Eğer buradan hemen gitmezsek, tavuğu ancak Attica'da yiyebiliriz.
Sentenciado de tres a cinco años, pasó dos en Attica.
2 yıl Attica'da yatmış.
- ¿ Sabías que Ruby está en prisión?
Ruby'nin Attica'da olduğundan haberin var mı?
No oigo a nadie cantando :, "Attica, Attica."
Kimsenin slogan attığını duyamıyorum.
Paré en la prisión de Attica, de camino, para ver a un amigo.
Bugün Attica hapishanesine uğrayıp eski bir dostumu gördüm.
El pájaro de Attica.
Attika kuşu.
Attica.
Attica.
Esas muertes de Attica trajeron verdaderos cambios, verdaderas reformas.
Attica'da olmuş olan ölümler değişime sebep oldu, gerçek reformlar getirdi.
Soledad, Attica, aquí mismo en 1982.
Soledad, Attica, Oz'da 82 yılında.
Vuelvo a Attica, porque sé que eso quieres, ¿ verdad?
Attica'ya geri döneceğim. Çünkü çok istiyorsun, yanılıyor muyum?
Creí que levantabas pesas en Attica.
Attica'da ağırlık kaldırıp kas yaptığını sanmıştım.
Lleva tu culo de vuelta a Attica.
O kılları kadayıf olmuş kıçını Attica'ya götür!
"Ha escapado de la penitenciaria de máxima seguridad de Attica..." "... siete días antes. "
" Kendisi bundan yedi gün önce, maksimim güvenlikli Attica Eyalet Hapisanesinden firar etmişti.
Trabajó en Attica los últimos ocho años.
Son sekiz senedir Attica'da çalışıyor.
En Attica, organizas el programa de boxeo, ¿ no?
Attica'da bir boks programı düzenlemiştin, değil mi?
Te dijo que su papá tenía un comedor cerca de Attica... y cómo el vivir cerca de esa prisión cambió su vida.
Sana babasının Attica'da bir lokantasının olduğunu anlattı... hapishane civarında yaşamanın nasıl hayatını değiştirdiğini.
Y debemos irrumpir en Attica.
Sonra Attika'ya giriyoruz.
Con todos mis respetos, el 90 % de los asesinos de Attica fueron encerrados sin hallarse el arma.
Efendim, saygısızlık etmek istemem ama hapse attığınız katillerin % 90'ının davasında cinayet silahı yoktu!
- Sí, 2 de los disparos fueron cosa de Khalik Barnes que murió en el motín de Attica.
- Evet, bir dosya. İki olay için Khalik Barnes tutuklanmış. Attica Cezaevi'ndeki isyanda ölmüş.
Cuando tengo insomnio, pienso en todos los sociópatas asesinos que he enviado a Attica y duermo como un bebé.
Uyuyamadığım zaman, uzanır ve Attica'ya gönderilmelerini sağladığım "sociopath" katilleri düşünürüm. Bebek gibi uyurum.
Tomó casi 30 años para que ganaran los prisioneros de Attica.
Attica'lı mahkûmların kazanması 30 seneyi bulmuştu.
- Bien, te trasladaremos a Attica.
Şimdi seni Attica'ya götürelim. - Hayır!
Y tres de sus amigos cumplen una condena de diez años en Attica.
Ve arkadaşlarından üçü Attica'da 10 yıldan sonra yeni salındılar.
Estuvo en la cárcel de Attica por asalto.
Saldırıdan Attica'da yatmış.
Ese sentido del humor le va a servir mucho con los prisioneros de Attica.
Bu espri anlayışın Attica'daki hücre Arkadaşlarınla kaynaşmana yardımcı olacaktır.
Empecé a gritar : "¡ Attica!".
"Attica" diye bağırmaya başlamıştım.
Incluso si se queda, será sólo por un año más... y luego se irá a la facultad, o a una prisión y quedaré sólo de nuevo.
- Burada en fazla bir sene kalır. Sonra üniversiteye ya da Attica Hapishanesi'ne gider. Ben yine yalnız kalırım.
Shawn Becker. Condenado por agresión e intento de violación en el'94 lo soltaron de Attica hace tres semanas.
Shawn Becker. 94 yılında tecavüze teşebbüsten suçlanmış üç hafta önce Attica'dan serbest bırakılmış.
Uno de éstos está en Sing Sing tres están en Attica y uno salió hace una semana.
Adamlardan biri Sing Sing'de üçü Attica'da. Biri geçen hafta çıkmış.
Salió en libertad condicional de Ática.
Attica'dan şartlı tahliye olmuş.
Sí, como "Serpico". "¡ Por Attica!".
Lanet olsun. "Attica!"
Soy Pattica, ya sabe, como en Attica.
Adım Pattica, Atika gibi.
El muerto estaba en Attica hace seis meses.
Bizim adam 6 ay önce Attica'da hapiste yatıyordu.