English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Barker

Barker traducir turco

543 traducción paralela
¡ Buck! ¡ Ven aquí!
Barker, kes şunu!
A ver si localizo a lady Barker.
Şimdi bir bakalım Bayan Barker'i bulabilecek miyiz.
Gracias, Barker.
Teşekkür ederim Barker.
- Pero te olvidas, Barker...
- Ama unutuyorsun ki Barker...
- ¿ No opina igual, lady Barker?
- Siz de öyle düşünmüyor musunuz Bayan Barker?
- Tóquela, lady Barker.
- Evet, neden çalmıyorsunuz?
Y se dará cuenta tan claramente como yo, de que soy lady Barker.
Eminim ki size de benim kadar rahat farkına varacaksınız ki ben Leydi Barker'im..
Tiene una casa preciosa, decorada con mucho gusto.
Çok güzel bir eviniz vay Leydi Barker. Seçkin bir zevkle döşenmiş.
- Debe ser muy feliz, lady Barker.
- Çok mutlu olmalısınız Leydi Barker.
Vd., lady Barker.
Size Leydi Barker.
Adiós, lady Barker.
Hoşça kalın Leydi Barker.
Quería darme un consejo, lady Barker.
Bana tavsiye vermek istemiştiniz Leydi Barker.
- Las de su viaje con lady Barker.
- Leydi Barker ile olan seyahatiniz için.
El mismo que alquiló lady Barker la semana pasada.
Leydi Barker'in geçen hafta kiraladığı uçağı hizmetinize sunabilirler.
¿ Lady Barker alquiló un avión?
Leydi Barker uçak mı kiralamış?
Sir Frederick Barker.
Sör Frederick Barker.
¿ Es el mismo que alquiló lady Barker?
Leydi Barker da aynı uçağı mı kiralamıştı?
Hola, Barker.
Selam Barker.
- De acuerdo, gracias, Barker.
- Pekala, teşekkür ederim Barker.
No cuelgue, aquí Barker.
Bekle, işte Barker.
¿ Hay noticias, Barker?
Sonuç ne Barker?
Vale, Barker.
Tamam Barker.
- Barker, venga aquí.
- Barker, buraya gel.
Un momento, Barker, voy a coger el mapa.
Bir dakika Barker, haritamı alayım.
¿ Donde está Barker?
Barker nerede?
Es el señor Barker.
Bu, Bay Barker.
Y Francie, puedes quedarte aquí si quieres mientras dura la visita.
Ayrıca istersen, Bay Barker buradayken odada kalabilirsin.
- ¿ Cómo está, señor Barker?
- Nasılsınız Bay Barker?
- Tiene razón, señor Barker...
- Doğru Bay Barker.
El señor Nolan es camarero y cantante, señor Barker. lo que se dice un artista, no tiene un trabajo estable, como otros.
Bay Nolan'ın işi, hem garson, hem şarkıcı, yani sanatçı diyebileceğiniz biri olduğu için, başkalarınki gibi istikrarlı değil.
Claro que no. ¿ Cómo está mi madre, señor Barker?
Elbette hayır. Peki, annem nasıl Bay Barker?
¿ A qué noticias se refiere, señor Barker?
Tam olarak hangi haberden söz ediyorsunuz Bay Barker?
- Seguro que sí, señor Barker.
- Bundan eminim Bay Barker.
No tiene usted ningún derecho a contar historias sobre hermana ni a criticarla.
Yanlış bir şey varmış gibi, ablam hakkında hikayeler anlatmaya hakkınız yok Bay Barker.
Así que no hable así de ella, señor Barker.
O yüzden insanlarla yanlış bir şey yapmış gibi konuşmanızı istemiyorum.
Se me he olvidaba que ha estado el señor Barker.
Unuttum. Bugün ihtiyar Barker'ın uğrama günüydü.
Es el señor Barker.
Bay Barker.
Siento no poder ofrecerle una silla ni café, señor Barker.
Sizi oturtamadığım için özür dilerim Bay Barker. Kahve bile yapamadım.
- No se olvide de decírselo, señor Barker.
Söylemeyi unutmayın Bay Barker.
¡ Eres peor que la enfermera Barker!
Hemşire Barker'dan bile betersin.
Y la enfermera Barker.
Hemşire Barker da var.
- Has sido tú, Barker.
- Eteri sen aldın, Barker.
Vete con la enfermera Barker.
Bu gece Hemşire Barker ile birlikte git.
- La enfermera Barker nos deja.
Hemşire Baker bizden ayrılıyor.
Estaba fuera con la enfermera.
Hemşire Barker ile birlikte dışarıdaydım.
- Buenas tardes Sr. Barker.
- İyi akşamlar, Bay Barker. - Oh, iyi akşamlar, efendim.
¡ Eh, Sra. Barker!
Bayan Barker! Hey, Bayan Barker!
Los Barker de verdad.
Eyvah, gerçek Barker'lar.
¡ Fuera!
Barker, dışarı.
Lady Barker, tenía otro compromiso.
Leydi Barker, gerçekten, ben...
Voy a preguntar a la enfermera Barker.
Hemşire Barker'a sorayım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]