Translate.vc / español → turco / Blanchard
Blanchard traducir turco
334 traducción paralela
- Yvette Blanchard.
- Yvette Blanchard.
Terminaré más tarde, Srta. Blanchard.
Bunu sonra bitiririz Bayan Blanchard.
¿ Eras feliz casada con Blanchard?
Anca hayatını karartıp seni mutsuz eder. - İşin orasına ben karar vereyim!
El tipo de gente que siempre tiene menos que su vecino. Por eso me casé con Blanchard.
Beyaz yakalı, burjuva fakirleriydik komşularıyla hiç aşık atamadığından her gün için için ölen insanlardık.
Yo... una vez me casé con un hombre llamado Blanchard.
- Ben... Bir zamanlar Blanchard soyadlı bir adamla evliydim.
Blanchard lo ha colgado sobre los callos y las mollejas.
Mösyö Blanchard onu işkembeyle uykuluğun hemen üzerine astı.
Gillian Blanchard.
Gillian Blanchard.
Srta. Blanchard, podría hacer una salida con mi clase... si viene conmigo otro profesor.
Blanchard, bir öğretmeni de gelmeye ikna edersem, sınıf ı geziye götürebilirim.
Díselo a Vickie Blanchard antes de que lo sepa oficialmente...
Resmi olarak bildirilmeden önce Vickie Blanchard'a kendin söyle..
- El capitán Blanchard señor.
Kaptain Blanchard Bekliyor, efendim.
Blanchard cree que si evacúa los tanques de estribor, el submarino puede enderezarse como para que se acople a la escotilla de salida.
Blanchard sancak tarafındaki safra tanklarını boşaltmayı düşünüyor. Tekne böylelikle kendi başına doğrulabilir.. D.S.R. V. kaçış kapağına ulaşabilir.
Blanchard Irene Mi nombre es y esta es mi hija, Sue Blanchard.
Benim adım Irene Blanchard ve bu da kızım Sue Blanchard.
Irene Blanchard entra en la barra de hace unas semanas.
Her neyse. Birkaç hafta önce Irene Blanchard bar'a geldi.
Nunca he confiado en Pete Blanchard.
Pete Blanchard'a hiç güvenmem.
Y llama a Pete Blanchard. ¿ Entendido?
Bir de Pete Blanchard'ı ara. Anladın mı?
Creía que no saldrías más con David Blanchard.
David Blanchard'ı artık görmeyeceğimizi zannediyordum.
¿ Se puede saber qué pasa con Blanchard?
Ee, Blanchard'la aranızda olan biteni bana anlatmak ister misin?
- Blanchard, ¿ qué pasa?
- Ne haber Blanchard?
Últimamente, David Blanchard molesta a mi hija.
David Blanchard bu yakınlarda kızımı taciz ediyordu.
¿ Qué sabes de Blanchard?
Blanchard'a ne oldu?
Te estoy hablando. ¿ Le has visto?
Hey sana Blanchard'ı soruyorum, gördün O'nu, değil mi?
Hablemos de Blanchard y Jenny.
Blanchard ve kız kardeşim Jenny hakkında konuşmak istiyorum.
¿ Qué ha pasado con Blanchard y qué pasó en la puesta de largo?
Blanchard'a ne olduğunu bilmek istiyorum! Kız kardeşime sunumunda ne yaptığını da bilmek istiyorum!
Y el fofo de Blanchard, he hecho que chocara contra un poste.
Aslına bakarsan o Yahudi Blanchard'da bile orada rastgeldim ve O'na direk dansı bile yaptırdık.
Tengo que hablar contigo. Sobre tus padres, sobre él, sobre cosas que han pasado últimamente.
Seninle konuşmak zorundayım ailen hakkında Blanchard hakkında son zamanlarda burada, cemaatte olan bazı şeyler hakkında konuşmam gerek.
La muerte de David Blanchard no fue un accidente.
David Blanchard'ın ölümü kaza değildi.
Quiso contarme que hay una sociedad que mata para mantener en secreto su existencia.
David Blanchard bana cemaati anlatmaya çalışırken cemaat varlığının gizli kalması için O'nu öldürdü.
Mataron a Blanchard.
Blanchard'ı öldürdüler.
¿ Blanchard?
Blanchard!
Fíjate en Blanchard, tú serás el próximo.
Gözünü Blanchard'dan ayırma Billy çünkü sırada sen varsın.
Blanchard es uno de los mejores en calidad de exportador.
Blanchard ihracat konusunda en iyilerinden biridir.
Les dije a los Blanchard que iríamos a su estúpida fiesta.
Blanchard'lara aptal partilerine geleceğimizi söyledim.
Piden tiempo. Blanchard regresa- -
Blanchard sahaya geri dönüyor.
- Del coronel blanchard, señor.
- Albay Blanchard'ın efendim.
Ordenes del Coronel blanchard.
Albay Blanchard'ın kesin emri.
Las autoridades creen haber detenido al asesino múltiple conocido como el asesino de mujeres, se llama David Blanchard.
Şimdi kendine bazı ciddi sorular..... sormaya başlama zamanıdır Dawson. Arkadaşım dediğin kız için çok fazla... zaman ve emek harcıyorsun.
Las autoridades creen haber detenido al criminal conocido como el asesino de damas.
Yetkililer "Kadın Katili" David Blanchard " ı yakaladılar.
Fue identificado como David Blanchard y fue detenido rondando una casa en Capeside.
Capeside yakınlarında sessizce dolaşırken yakalandı.
- ¿ Quién abandonó?
Kim gelemeyecek? - Bay Blanchard.
- Sr. Blanchard.
Oy.
Me propuso casarme y pensé que tenía dinero.
İşte bu yüzden Blanchard ile evlendim.
Blake no, Blanchard.
- Blake değil, Blanchard.
Blanchard.
Blanchard!
- Blanchard está por aquí.
Blanchard burada.
- Ya lo has oído.
Haydi bakalım Blanchard.
De alto secreto, ¿ eh?
Çok gizli, öyle mi Blanchard?
¿ Blanchard?
Blanchard, dinle.
Blanchard.
Blanchard bu.
¿ Qué le ha pasado a Blanchard?
Blanchard'a ne oldu bugün?
Blanchard.
Blanchard...
Es la primera para Blanchard.
Bu küçük adam gitti ve sahadaki yerini aldı.