Translate.vc / español → turco / Bloomberg
Bloomberg traducir turco
79 traducción paralela
Saluda al Sr. Bloomberg.
Bay Bloomberg'e merhaba de.
El Sr. Bloomberg está muerto.
Bay Bloomberg öldü.
¿ Es él? ¿ Es el Sr. Bloomberg?
Bay Bloomberg mü?
Bloomberg.
Bloomberg.
Nada de : "llama al doctor Bloomberg", papá.
Ne de, "Dr. Bloomberg'e çağrı," olmayacak, baba.
Bloomberg va directo a por nosotros.
Bloomberg bizi devirmek için saldırıda.
Elle y yo hablaremos con el socio de negocios, Hank Bloomberg.
Elle ve ben iş ortağı Hank Bloomberg'le konuşuruz.
Señor Bloomberg.
Bay Bloomberg.
Spike Lee, el alcalde Bloomberg... John Mcenroe.
- John McEnroe. 30 mililitresi 100 papel.
Son regordetes, calvos, comen carne, y fuman cigarros, unos cerdos de tipo A que se excitan más con el canal financiero que con cualquier niñera bella.
Hepsi şişko, kel, biftek yiyici, puro içici ve seksi bir dadıdan ziyade Bloomberg ekonomi kanalı izlerken tahrik olan, A-tipi domuzlardır.
- La empresa. - La empresa por su hija.
Senden Bloomberg'in ofisinden yemin töreni için gerekli izinleri almanı istemiştim.
Más torres que Trump más dinero que Bloomberg Bart Bass definitivamente dejó su marca en Manhattan.
Trump'tan daha fazla kulesiyle Bloomberg'den daha fazla parasıyla Bart Bass, kesinlikle Manhattan'a izini bırakmıştı.
A Bloomberg le gustó mucho su manuscrito y desea verlo en Nueva York.
Bloomberg göndermiş olduğunuz taslağı epey beğendi ve sizinle New York'ta buluşmak istiyor.
Bloomberg. ¡ Lo sabía!
Bloomberg. Biliyordum. Öyle bir biliyordum ki!
Bloomberg nos invitó a cenar.
Bloomberg bizi dışarı yemeğe çıkarmak istiyor.
El alcalde Bloomberg lo invitó a bailar.
Vali Bloomberg dans kaldırmak istedi.
Seguramente el Alcalde Bloomberg se sentirá perfectamente cómodo brindando con nosotros en una taza de Freddie "Boom-Boom" Washington.
Eminim Vali Bloomberg saçma Washington kupalarıyla şerefe derken çok iyi hissedecektir.
Y prometo comer caviar sin escupir en la servilleta cuando vayamos a cenar a lo del Alcalde Bloomberg mientras que sepa que cuando venga a casa comerá mi chili.
Ve Vali Bloomberg'in evine yemeğe gittiğimizde havyarı peçeteme tükürmeden yiyeceğime yemin ederim. Tabii ki o da bize gelince benim kırmızı biberimden...
Bloomberg es un alcalde antitabaco.
Bloomberg sigara karşıtı bir başkan.
Bloomberg publicó un informe.
Bloomberg olayı özet geçti.
¿ Viste el reporte Bloomberg?
Ve son Bloomberg raporunu gördünüz mü?
- Está fea la cosa.
- Durumlar çok kötü. - "Bloomberg raporları" mı?
No les gusta vernos en Bloomberg cada 15 minutos.
15 dakikada bir bizi Bloomberg'de görmekten hoşlanmıyorlar.
"Querido alcalde Bloomberg : " Soy un ciudadano afectado que ya está harto
" Sayın Belediye Başkanı Bloomberg size kaygılı bir vatandaş olarak yazıyorum ve artık canıma tak etti.
Querido alcalde Bloomberg :
Sayın Belediye Başkanı Bloomberg,
En noticias locales... el alcalde Mike Bloomberg dará una conferencia mañana, para discutir los planes, para conmemorar el primer aniversario, de los ataques del 11 de septiembre pasado.
Yerel haberlerde Belediye Başkanı Mike Bloomberg 11 Eylül terörist saldırısının birinci yıldönümünü anma nedeniyle şehir planlarını konuşmak için yarın yeni bir basın toplantısı yapacak.
Según un artículo de Bloomberg los que venden derivados... gastan cinco por ciento de sus ingresos en entretenimiento que incluye clubes de desnudistas, prostitutas y drogas.
Bir Bloomberg makalesine göre, iş eğlenceleri türev ürünler simsarlarının gelirlerinin yüzde beşi düzeyinde ve bunlar arasında striptiz kulüpler, fahişeler ve uyuşturucu var.
Tal vez hasta Bloomberg las tenga.
Belediye başkanında bile vardır.
¡ Demos la bienvenida al alcalde Bloomberg, damas y caballeros!
Belediye başkanı Bloomberg'e hoş geldiniz diyelim!
Oye, Megan ve si puedes ubicar a la Sra. Akalitus en la oficina del alcalde Bloomberg.
Megan Belediye Başkanı Bloomberg'in ofisinden Bayan Akalitus'e ulaşabilir misin?
Y demos un agradecimiento especial y una calurosa bienvenida al alcalde Bloomberg que está con nosotros hoy apoyándonos tal como lo ha hecho desde el principio y durante el proceso hacia una cura para el Parkinson.
Bilhassa belediye başkanımız sayın Bay Bloomberg'e hoş geldiniz demek ve teşekkürlerimi iletmek isterim. Çok teşekkürler. Bugün bizlerin yanında.
Sí, voy ahora a la oficina pero tienes que cancelar la reunión con Bloomberg.
Evet, şimdi ofise geliyorum ama Bloomberg'le olan toplantıyı iptal etmelisin.
Hace una semana no podías conseguir que Bloomberg te diera una cita para "The Spectator". ¿ Ahora estás cancelando la reunión?
Bir hafta önce istesen de Bloomberg'in "Spectator" dan bahsetmesini sağlayamazdın. Şimdi onunla olan toplantını iptal mi ediyorsun?
Ésa es la sobrina del Comandante Bloomberg.
O belediye başkanı Bloomberg'in yeğeni.
No hay noticias aun del alcalde Bloomberg.
"ağaç kesilmeyecek!" Mayor Bloomberg'in ofisinden henüz haber yok.
- Lo intentamos con Bloomberg.
- İyi bir açılım yapmak istiyoruz
Gwyneth, Victoria Beckham, el alcalde Bloomberg... Esa es mi gente, Dorota, y ya va siendo hora de que vuelva a ser uno de ellos.
Gwyneth, Victoria Beckham, Mayor Bloomberg benim insanlarım bunlar, Dorota ve artık onlardan biri olma zamanım geldi.
Que tenga la riqueza del alcalde Bloomberg, la personalidad de Jon Stewart, la cara de Michael Fassbender...
Lütfen onun, Bloomberg Başkanı gibi parası olsun,... Jon Stewart gibi kişiliği olsun,... Michael Fassbender gibi yüzü olsun.
Estaba en una fiesta con Bloomberg.
Evet. Bloomberg'de bir partideydim.
No, creo que es un vestido muy divertido, mayor Bloomberg.
Hayır. Bence kostümünüz baya havalı Başkan Bloomberg.
Este es el perro de Bloomberg.
Bloomberg'in köpeği.
Michael Bloomberg.
Michael Bloomberg.
Siento molestarte. Es solo que estaba mirando el informe de la cirugía de Bloomberg.
Rahatsız ettiğim için bağışlayın, fakat Bloomberg ameliyatının raporunu tekrar gözden geçiriyordum.
Cuando el alcalde Bloomberg estuvo aquí, y eso es como, " Dios mío.
Belediye Başkanı Bloomberg geldiğinde, hepimiz, " Aman Tanrım.
Luego yo, Michael R. Bloomberg, alcalde de la ciudad de Nueva York, declaro por la presente a jueves, 26 de enero de 2012, el día "Gossip Girl" en la ciudad de Nueva York.
Bundan ötürü, ben, Michael R. Bloomberg, New York şehrinin belediye başkanı, burada 26 Ocak 2012, Perşembe gününü, New York Dedikoducu Kız günü olarak ilan ediyorum.
Ed Bloomberg.
Ben de Ed Bloomberg.
Soy George de la oficina de Bloomberg.
- Ben Bloomberg's'ten George.
El Secretario de Defensa Maddox acaba de hacer una entrevista con Bloomberg.
- Savunma Bakanı Maddox az önce Bloomberg'le röportaj yaptı.
Dom Perignon enfriándose y Bloomberg está cerrando Broadway para el desfile triunfal.
Buzlu Dom Perignon ve Bloomberg Broadway'i konfeti yürüyüşü için kapatıyor.
Y hoy, el Alcalde Bloomber le dio a Posh la llave de la ciudad...
Neden bu ailede herkes fena halde fevri? Bugün Vali Bloomberg Posh'a şehrin anahtarını verdi!
¿ Está vendiendo sangre?
- Spike Lee, Vali Bloomberg...