English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Burro

Burro traducir turco

1,915 traducción paralela
- ¿ Ni le has metido el dedo al pudín? - ¡ Burro!
- Puding hazır değil mi?
No le arruines la sorpresa, Burro.
Ona yapacağım sürprizi bozma, Eşek.
FELIZ NAVIDAD CON AMOR BURRO Y FAMILIA
MUTLU NOELLER SEVGİLER EŞEK AİLESİ
¡ Gracias, Burro!
Teşekkürler Eşek!
Burro tiene razón.
Eşek haklı.
¡ Burro!
Eşek!
- Burro...
- Eşek...
- ¡ Burro!
- Toplanın!
- Burro.
- Eşek.
No, Burro, no me refería a eso.
Hayır Eşek, öyle demek istemedim.
- Burro, deja el libro.
- Eşek, kitabı bırak.
Sabes, Burro, ninguno de nosotros le preguntó a Shrek lo que quería.
Eşek, hiçbirimiz Şrek'e onun ne istediğini sormadık.
- ¿ Sin pasteles de nuez? - ¡ Burro!
- Fındıklı kek?
Lo sé, Burro, y... lamento que terminó en una gran pelea.
Biliyorum Eşek ve... sonunda büyük bir tartışma çıktığı için özür dilerim.
Sí, Burro, te miro a ti.
Evet, Eşek, sana bakıyorum.
Sully, investiga la compra de una de esas antiguas armas chinas ¿ un burro saltador?
Pekala Sully, bak. Bu satın alma işini incelemeni istiyorum... Şu eski Çin silahlarından birini...
¿ Por qué no me hace entrar a la oficina sobre un burro, Michael?
Neden bana da eşşeğe vurma oyunu..
- Un burro.
Bir eşşek.
Desde luego, si Oscar quiere un burro, consigamos uno.
Tabii ki. Oscar eşşek istiyorsa, ona bir tane alalım.
¡ Un burro en medio de la cancha! - ¿ Un burro?
Sahada biri koşuşmaya başladı.
- Un burro.
Bir eşşek. Tabii ki.
Desde luego, si Oscar quiere un burro, consigamos uno.
Oscar eşşek istiyorsa, ona bir tane alalım.
¿ Quieres quedarte con ese burro?
O aptal ihtiyarı mı istiyorsun? Tamam.
¡ Eres burro!
Bana bak.
¿ Es tierra o el burro?
Burun mu? Sen neyden bahse...?
- Pushpa, ¿ adónde vas montado en tu burro?
Kız Pushpa, eşeğe binmiş nereye gidiyorsun?
Inútil, burro, tonto...
Yararsız, öküz, goril.
Padre tenía un burro
Babanın bir eşeği vardı.
Burro murió, el padre gritó
Eşek öldü, baban ağladı.
No soy un burro de carga.
Yük beygiri değilim ben.
Tu padre, tu tío, tu bisabuelo... que se salió del camino con el carro del burro en Avelino...
baban, amcan eşek arabasını Avellino'da yoldan çıkaran,
¡ A ver si piensas más, burro!
Anlamadın mı?
Sansón uso esta mandíbula de burro para derrotar a un ejército el sólo.
Samson bunu bir orduyu kendi başına yenmek için kullandı.
Como pegar en el utero por burro
Tekme yemiş gibiyim.
¡ Me acabo de caer de un burro!
Eşekten düştüm!
O un burro.
Ya da eşek.
¡ Las elecciones, burro!
Seçim günü sersem!
Esto no es un burro.
"Queso es not un burro."
Una abuela demanda a McDonald... porque se quema con café, y a mí no me dan nada cuando un hombre... que cambió su burro por un auto casi nos mata a tu hermana y a mí.
Bir araba için neredeyse kız kardeşini ve beni öldürecek olan adamdan bir sent bile alamadım.
"permitir entrar a un negro en Harvard es como... enseñar a un burro a patinar sobre hielo."
İki adamın bir zenciyi Harvard'a girmesine izin vermekle bir eşşeğe buz pateni öğretmenin aynı şey olduğunu anlattıkları bir fıkrayı tesadüfen duydum.
He escrito tu nombre, burro.
Adını yazdım, eşek.
- Tu burro no tiene pezuñas.
Eşşeğinin toynakları yok.
- Es un caballo, no un burro. - ¿ Un caballo?
O bir at, eşek değil.
No soy ni un caballo ni un burro, patrón.
Ben at ya da eşek değilim, efendim.
¡ Burro!
Eşek.
Tú eres el burro.
Sensin eşek.
- ¡ Burro!
- Eşek!
¡ Burro!
- Eşek!
¡ Burro malo!
Kötü eşek!
- Oh, era un burro.
Eşekti ama kulaklarını beceremedim.
Lo arrastrará un burro.
Eşşek kullanmaktan iyidir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]