Translate.vc / español → turco / Buy
Buy traducir turco
594 traducción paralela
Soy bastante rica para apreciar a los hombres que mi dinero puede comprar.
Sorun değil. Yeterince zenginim. to appreciate the men that my money can buy.
- Gonna buy me a pistol
* Bir tabanca alacağım *
# He sold chicken medicine farmers would buy
* Çiftçilere tavuk ilacı satarmış *
Compra lo mejor :
Iyi Buy :
Conce... dido.
Buy... run!
Uno de estos días les compraré su parte.
One of these days I'll buy them out.
Ahora, lo sé. - To buy that comic book. - Your emotion is out of place.
- bu kitabı almam için - heyecanın burada işe yaramaz
Pero era su modo de olvidar de pretender que nada terrible había pasado ahí.
Ama onun unutma tarzı buy du. Orada korkunç hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu.
Es peligroso, Sr. Presidente. Esperemos a que vuelvan a elegirlo.
Bu çok riskli Buy başkan.İkinci görüşmeye kadar neden beklemiyoruz?
- Trabajé en Best Buy.
- Best Buy'da çalıştım.
El supermercado, 15 cajas registradoras abiertas las 24 horas.
Rite Buy supermarketi. Onbeş pompa, günün 24 saati açık.
'Buy me some peanuts and Cracker Jack'
Buy me some peanuts and Cracker Jack
En ese caso...
Buy düşüncedeki fikirlerinizi almak adına....
Por cierto, debes saber que'dolor en el asno'significa dolor en el culo
Ve buy arada "dolor en el asno" "baş belası" anlamına gelir.
Mi dulce amor me ha comprado un jilguero.
# She's going to buy me a mocking bird... #
Me comprará un anillo de diamantes.
# She's going to buy me a diamond ring... #
Texas Hold'em. $ 20.000 buy-in.
20.000 $'la girebiliyorsun sadece profesyoneller var.
Como Best Buy, Circuit City.
Bilirsin, Best Buy, Circuit City.
Vendo televisores en la tienda Best Buy.
Uygun fiyata televizyon satarım.
Lo mismo da que te compres un coche ochentoso.
You might as well go and buy a TransAm.
- ¿ "Industrias Jobías"?
- "Gobias İşletmecilik." - Git bize al. ( Go buy us )
Buy Buy Birdie es la única tienda de pájaros exóticos en el condado Clark.
Bu civarda benim dükkan tek egzotik kuş dükkanıdır.
Calla, dulce rose, no digas nada tu hermanita te comprará un pajarito ysi ese pajarito no canta
Hush, sweet Rose, don't say a word Sis is gonna buy you a mockingbird And if that mockingbird don't sing
- Como en "go buy us a cup..."
Hatırladım.
Claro, hay muchos como el tipo que preguntó... por los misiles de crucero y la capacidad nuclear de Irán... y luego gritó "ba ba buy".
Evet. Biz çok kalabalığız. İran'ın uzun mesafeli füze üretimi ve nükleer kapasitesini sorup sonra "Bababooey" diye bağıran adam gibi.
Y un certificado de regalo por $ 50 de "Best Buy".
Ve Doğu Bank'dan da 50 dolarlık hediye çeki.
¡ "Best Buy"!
Doğu Bank! Harika!
¿ Qué diablos?
Big Buy mı?
Nos vemos en el estacionamiento trasero de Gran Compra.
Bak, benimle Big Buy'ın arkasındaki parkta buluş.
No, ¿ no recuerdas cuando empezamos a salir y te detuviste en la tienda en la que yo hacía envío y recepción?
Hayır, hatırlamıyor musun? Çıkmaya ilk başladığımızda Pro Buy'a uğramıştın. Gönderim ve alım yapıyordum.
Su situación financiera actual... tiene un déficit de $ 50,000 en Easy Buy.
Finansal durumuna gelince... 50,000 Baht taksit borcun.
"Gato Negro", "Me Rompes, Me Compras", "Jesús Salva Pero Dónde Compra".
"Black Cat," "You Break Me, You Buy Me," "Jesus Saves but Where Does He Shop."
¿ Sabes lo que significan cinco minutos en dólares Buy More?
5 dakikayı Buy More dolarına çevirilince ne kadar olur biliyor musun?
Somos líderes, líderes de Buy More.
Biz artık lideriz, Buy More liderleri.
Soy el supervisor de un Nerd Herd en un Buy More.
Ben önemsiz biriyim. Buy More'da Nerd Herd'in amiriyim.
En el caso de que pasara algo terrible, un ataque nuclear, un terremoto,... Cualquiera de vosotros podría iniciar una evacuación total del Buy More sólo con lanzar una palabra.
Nükleer saldırı, deprem gibi feci durumlarda hepiniz malum kelimeyi söyleyerek Buy More'u boşaltmasına ön ayak olacak.
¿ Cuántas calorías crees que vas a quemar en el Buy More, John?
Buy More'da kaç kalori atabilirsin ki, John?
Si esto fuera un zoo, diría que salvarais vuestras vidas, pero esto es un Buy-More
Eğer burası hayvanat bahçesi olsaydı, canınızı kurtarın derdim. Ama burası Buy more.
Bienvenido a Buy More
Buy More'a hoş geldiniz.
Hostiles en el Buy More
Düşmanlar Buy More'da.
Ellos traerán la normalidad al Buy More en un santiamén
Bir dakikada burayı eski haline getirirler.
¡ Hup! Fiesta de vacaciones con respeto a nuestros amigos Hebreos.
Bu cuma bizim yıllık Buy More yılbaşı tatil partisi var.
Morgan, entonces...
Morgan... Buy More'da mı çalışıyorsun?
¿ trabajas en Buy More? Sí, señor. Sí, señor.
Evet, efendim, öyle.
Fiesta de Navidad de Buy More...
Resmi Buy More yılbaşı...
Trabajo en Buy More.
Buy More'da çalışıyorum.
¿ Puedes imaginar la vergüenza, si alguien de Large-Marte o Costco Stoo pusiese un monitor sobre un paño de Buy More?
Large Mart örtüsünün reyonumuza örtülmüş olmasının ne kadar utanç verici olduğunu hayal edebiliyor musun?
¿ Es un tic?
Buy bir tik mi?
"I've got to buy favors for them."
"I've got to buy favors for them."
Me encantan las canciones sobre la vida extraterrestre.
\ Because I'm gonna buy the records that they play on the radio... Bu dünyaya ait değilmiş hissi veren şarkıları sevmez misin?
Para todos lo que no lo sepáis este viernes es nuestra Fiesta Buy More de Navidad
Bilmeyenler için söylüyorum.