Translate.vc / español → turco / Cansado
Cansado traducir turco
11,903 traducción paralela
Estoy cansado para hacer juegos de palabras.
Kelime oyunundan yoruldum.
La cuestión es, - Sí. Estoy cansado de siempre hacer tus cosas.
Mesele su ki hep senin seylerini yapmaktan yoruldum.
Igual se ha cansado de machacarte.
Belki seni yenmekten bıkmıştır.
Está cansado.
Yoruldu artık.
Y estoy tan cansado de eso.
Ve ben de bundan çok yoruldum.
Ya me he cansado de dar largas a la Unidad contra el Crimen Organizado.
Organize suçları başımdan savmaktan sıkıldım artık.
Oh, Helen, estoy cansado.
- Helen, yorgunum.
- Estoy realmente cansado.
- Çok yorgunum gerçekten.
Debes estar muy cansado.
Bitkin düşmüş olmalısın.
Estoy tan... tan cansado.
Çok... Çok yorgunum.
Creo que se te ve cansado.
Yorgun görünüyorsun.
¿ Estás cansado?
Yorgun musun?
Mamá, estoy cansado.
Anne, yoruldum.
Luce cansado.
Gerçekten stresli duruyor.
Pareces cansado esta mañana.
Yorgun görünüyorsun bu sabah.
Tú eres el que parece cansado.
- Yorgun gözüken sensin.
Mátame asfixiado, haz lo que quieras, ya me he cansado de escucharte.
Boğ falan ne sikim istiyorsan yap çünkü dinlemekten bıktım.
ya estaba cansado de esperar.
Beklemekten usanmıştım.
- ¿ Cansado? ¿ Estás bien?
- Yorgun musun?
Lo hice porque estaba cansado de no poder proteger a la persona que más me importa.
Bunu yaptım çünkü bu dünyada bana en çok anlam ifade eden birini koruyamamaktan aciz olmaktan bıkmıştım.
Estoy segura de que debes estar cansado.
Eminim yorulmuşsundur.
¿ Está cansado de comer tacos? Venga a vernos.
Taco yemekten bıktıysanız bize gelin.
Estoy un poco cansado.
Galiba biraz yorgunum.
¿ Estás cansado de defraudar a todo el mundo?
Herkesi hayal kırıklığına uğratmaktan usandın mı?
Benji, estoy cansado de fingir.
Rol yapmaktan sıkıldım Benji.
El niño está listo, además, honestamente estoy cansado de comprar pañales.
Ayrıca açık olmam gerekiyorsa bez almaktan bıktım.
Sí. Podría totalmente, excepto ahora. Estoy muy cansado para hablar.
Evet, ederdim ama şu an konuşamayacak kadar yorgunum.
* Cansado estoy de llorar *
# Tükendim feryat etmekten
Cansado.
Yorgunum.
Estoy muy cansado.
Gerçekten yorgunum.
Estaba harto y cansado de vagar por la calles, escondiéndome.
Sokaklarda dolanıp saklanmaktan bıkıp usanmıştım.
Estoy cansado de vivir mi vida en una cajita, como una especie de tortuga claustrofóbica.
Hayatımı klostrofobik bir kaplumbağa gibi kapalı küçük bir alanda geçirmekten bıktım. Bir içeride, bir dışarıda korkuyor.
Espero que no te hallamos cansado demasiado.
Umarım seni çok yormamışızdır.
Pensé que te habías cansado de mí.
Benden sıkıldığını sanıyordum.
Estoy cansado.
Yoruldum.
No había estado fuera de la cama por más de una hora, me confié demasiado en mi resistencia y... pronto me sentí increíblemente cansado.
Uzun zamandır bir saatten fazla yataktan kalkmamıştım, direncimi gözümde fazla büyütmüşüm ve birden inanılmaz bir yorgunluk hissettim.
James, estoy cansado de jugar contigo.
James, seninle uğraşmaktan sıkıldım.
Estoy cansado de que la gente me diga eso.
İnsanların bana bunu söylemesinden bıktım.
Estoy cansado de luchar todo el rato.
Onca zamandır mücadeleden bıktım usandım.
Estaba cansado de esconderme.
Saklanmaktan yorulmuştum.
Se ve cansado, señor.
Çok yorgun görünüyorsunuz, efendim.
Estoy cansado de ver gente morir
İnsanların ölümünü görmekten sıkıldım. Ryan!
¿ No estás cansado de cocinar lo mismo durante el mismo tiempo exactamente cada mañana?
Her sabah tam aynı sürede pişirdiğin aynı şeyi yemeye bıkmadın mı?
Estoy cansado de decirte que los aviones se han achicado y que dos presidentes eran más gordos que tu y...
Uçakların bile küçüldüğünü ve iki başkandan daha şişman olduğunu söylemekten bıktım.
- Espero no esté cansado. - Gracias.
- Hayırlı işler olsun.
No, lo sé. Se podría decir que estoy cansado de los Ford GT's.
Hayır biliyorum, bu yollardan geçtim ve
O quizá estás cansado de esperar.
Ya da sadece beklemekten yoruldun.
No tenía ni idea de lo cansado que estaba.
Ne kadar yorgun olduğumu bilmiyordum.
Estoy bastante cansado,
Oldukça pataklanmış hissediyorum.
Está cansado.
Yorgun.
Estoy cansado de ser un policía.
Polis olmaktan yoruldum.