Translate.vc / español → turco / Chic
Chic traducir turco
351 traducción paralela
No, en ese caso, me pondré en contacto con Ventas de Saldos.
Yok, onun için "Chic Sale" e başvururum. Ne dersiniz...
Y tú, Tom, eres un sombrero chic, encantador, ladeado sobre un ojo y que una debe sujetar los días de viento.
Sana gelirsek Tom. Şık, etkileyici, tek gözü örten ve rüzgarlı günlerde dikkat edilmesi gereken.
El Señor Chic y yo estamos esperando.
Bay Chic ve ben, seni bekliyoruz.
¡ Qué chic!
Çok şık.
¿ Chic?
Şık mı?
- Lo encontré. Éste. La Monteiro lo llevaba en'Chica-Chica', ¿ verdad?
- Chicky Chic parçasında Monteiro'nun taktığı şapka bu değil mi?
El juicio será très chic.
Mahkeme üç gün içinde olacak.
Un "sheikh" que es realmente "chic".
Bir şeyhin her zaman şık oluşu
Soy Anatole de París, y chillo de chic,
Ben Parisli Anatole Hem şeyh hem şıkım
- South Paris, Maine. Qué chic, ¿ eh?
- Paris'in güneyinde bir yerdir.
Sabe vestir Es chic
# O şık, ve modaya uygun biri #
Entre la gente chic de París... ¿ qué se considera más elegante, el Rolls Royce o el Cadillac?
Söyler misin Paris'te hoş insanlar arasında Rolls-Royce mu yoksa Cadillac mı daha şık sayılıyor?
El jazz no es chic. - Nos encanta.
Caz çok uygunsuz görülüyor.
Prefería ir a algún lugar chic así como estaba... a que el marido quedara en buenas relaciones con su patrón. Ni siquiera voy a repetir algunas de las cosas que ella dijo.
O kocasının patronuyla arasını iyi tutması için... süslü olmayı tercih ettiğini söylüyordu... Söylediği bazı şeyleri tekrarlamak istemiyorum
Se suponía que iba en camino a Chic...
Şu anda Şikago yolunda olmanız gerekmi...
- ¿ Tiene usted alguna chic...
Hiç kızı — çocuğunuz var mı?
Pero es robusto y chic.
Ama hem sağlam hem şıktır.
Con su ropa elegante, su ropa chic.
Zarafet desen zarafet, şıklık desen şıklık.
¡ Pregúntale a tu mujer! ¡ Sí, pero eso es en la capital! ¡ Hay un ambiente más chic!
- Orası başkent, buraya benzemez!
Éste le queda muy chic.
Çok şık oldu.
Que chic estás, Rosalia.
Çok şık oldun, Rosalia.
- Es "Au Chic Parisien".
- Tabelada'Au Chic Parisien'yazar.
Un barbudo... ¡ "Au Chic Parisien"!
Sakallı bir adam.... Chic Parisien!
Ella es chic.
Şık bir kız.
Luce muy "chic".
Çok şık duruyor.
¿ No fue Wally quien nos enseñó a Chic, Ellen, Harry y a mí casi todo lo que sabemos sobre este negocio?
Hem, bu işle ilgili bütün bildiklerimizi Chic'e, Ellen'e, Harry'ye ve bana öğreten Wally değil miydi?
- Éste es Chic Wymore...
- Bu Chic Wymore.
No lo pierdas de vista excepto cuando trabaje con Chic o con los que lo entrenarán.
Gözünün önünden kaybolmasın, tabi Chic veya ötekilerle çalışmadığı zamanlar dışında.
Morgan, Chic, Ellen, estoy aquí.
Morgan, Chic, Ellen, geldim.
¿ No es así como lo escribiste, Chic?
Böyle yazmadın mı, Chic?
Mira, Chic, el chico estará bien.
Bak Chic, çocuk iyi olacak.
Qué divertido, Chic.
Komik, Chic.
Y está firmado por Caryl Harry, Chic Morgan, Bruce y Ellen.
Altında Caryl, Harry, Chic, Morgan, Bruce ve Ellen yazıyor.
Y está firmado por Caryl, Harry Chic, Morgan Bruce y Ellen.
Altında Caryl, Harry Chic, Morgan, Bruce ve Ellen yazıyor.
Chic, tal vez podamos hacer bromas nuevas con el auto y los perros que lo persiguen.
Chic, yeni araba ve kovalayan köpek esprileri yazarız.
¿ No estamos chic?
Bu akşam çok hoş değil miyiz? Çok şık.
¡ Micol, qué bella y chic es!
Ne kadar güzel ve şıksın.
Cocteau. ¡ Muy chic!
Cocteau. Çok şık!
Aún en lo que se refiere al chic... fueron mejores.
Popüler olduklarında bile, onlar daha iyiydi.
Me sentí tan sola en aquella cena con toda esa gente elegante... teniendo una conversación muy chic.
Bu şık adamların, süslü konuşmalar yaptıkları partide kendimi çok yalnız hissediyordum.
Serás muy "chic".
Çok şık olacaksın.
Butch es muy chic.
Butch da iyidir.
O una tienda de regalos,'Au Chic Parisien', donde comerciaré con tus encantos.
Veya "Şık Parisli" adında bir giyimevi. Veya senin takılarını satarız...
Una clínica de lujo en un lugar chic.
Bedava klinik yerine... şık bir mahallede şık bir klinik.
- Tan chic...
- Çok şık.
Para esto necesito una camisa color crema, algo chic.
O halde krem bir gömlek alayım ve zarif bir şeyler.
Les parece chic tener un delfín como mascota.
Evde yunus beslemenin şık olduğunu düşünüyorlar.
Dime que es chic.
Öyle olduğunu söyle.
Qué chic.
Tres chic.
- Y yo soy de Chic. Habitación La du Barry.
Oda, La Dubarry.
- ¿ Es chic?
- Zarif mi?