Translate.vc / español → turco / Colle
Colle traducir turco
95 traducción paralela
Mamá Colle, mamá Colle.
Colle anne!
Mamá Colle, pedimos tu protección. No queremos que nos corten.
Colle anne, bizi korumanı istiyoruz.
- Hola, Colle, buenos días. - Buenos días. - Buenos días, Colle.
Günaydın Colle.
Colle, hemos escogido la ropa, el Mercenario nos fia.
Colle, veresiye bir şeyler aldık.
- Dime. Has empezado el moolaadé. ¿ Te das cuenta de lo que es?
Colle, moolaade mi başlattın.
Colle Ardo, hace siete años te negaste a purificar a tu hija.
Colle Ardo, yedi yıl önce, kızlarının arınmasını reddettin.
- Como tu hija Amsatu. - Sí, Colle. Escucha, Colle.
Bizim kızlarımızın da Amsatou gibi sünnetsiz olmasını istiyorsun.
Durante nuestra purificación, fuiste la única en llorary en mearte.
Colle! Sünnet olduğumuz zaman, tek ağlayan kız senden.
Colle, es culpa tuya. No quiero que me corten.
Colle, onları sen ayartıyorsun.
Colle, dime, ¿ has visto a mi hija?
Colle, benim çocuğumu gördün mü?
Me esforzaré en derrotartu poder. Perderás esta batalla, Colle Ardo. Niassi.
Güçlerinizi etkisizleştirmek zorunda kalacağım.
Habla con tu segunda madre, con Colle. Están bajo su protección.
Git Colle annene söyle, çocuklar onun himayesinde.
Madre, Colle está loca si ha empezado el moolaadé. Manipula a esas niñas.
O delinin teki.
Hace siete años, Colle Ardo ya lo hizo. Pero era su hija.
Yedi yıl önce Colle Ardo, kızının arındırılmasını reddetti.
Pidamos audiencia al Dugutigui, expliquémosle el caso. Colle nos ha desafiado.
Dougoutigui ile toplantı talep edelim.
Hace siete años, ¡ Habla! Colle Ardo se opuso a que su hija fuera purificada.
Yedi yıl önce Colle Ardo, kızının arındırılmasını reddetti.
Colle Ardo Gallo Sy, la segunda mujer de tu hermano menor.
- Colle Ardo Gallo Sy. Kardeşinin ikinci karısı.
Colle Ardo desafia nuestras tradiciones. Se opone a la purificación.
Colle Ardo geleneklerimize meydan okuyor.
Mientras Colle Ardo no pronuncie la palabra, esas niñas están bajo su protección. No se pueden sacar de su casa.
Colle Ardo o sözü söylemedikçe hiç kimse, kızları onun himayesinden alamaz.
Mamá Colle, ven. ¡ Mamá Colle! ¡ Mamá Colle, ayúdanos!
Colle anne, yardım et!
Verás, dado que tu marido no está y que Colle...
Onun yokluğunda, Colle...
Hermana mayor, la hoguera es de Colle, yo no quiero quemarme.
Colle'nin yaktığı ateşte yanmak istemiyorum ben.
- Venga, vamos. - Voy. Colle.
- Gidelim.
¿ Y tía Colle Ardo?
Colle Ardo teyze nasıl?
Colle Ardo está detrás de todo esto. El moolaadé y la muerte de las niñas es culpa suya.
Moolaade ve o iki kızın intiharı, Colle'nin başının altından çıktı.
Cire. En tu ausencia, Colle ha albergado a cuatro niñas en tu casa.
Cire, senin yokluğunda Colle, dört kızı arındırılmaktan korumak için, senin evine aldı.
Además, tienes que quitarle la radio a Colle Ardo.
Arındırılması gerekiyor. Colle'nin radyosuna el koyulmalı.
Explícame cómo tú, la primera esposa, has permitido que Colle ofrezca protección a las niñas.
İlk karım olarak, Colle'nin çocukları korumasına nasıl izin verirsin?
No estabas y si le decía a Colle que las dejara marchar, dirían que aproveché tu ausencia para echar a unas niñas que pedían protección. Debías hacerlo.
Sen yokken, Colle'ye kızları bırakmasını söyleseydim genç kızların korunmaya ihtiyaçlarını inkar ettiğimi söylerlerdi.
- Colle.
Colle.
Colle, me casé contigo hace 18 años, sólo me has dado una hija.
Colle 18 yıllık evliliğimizde, sadece bir kızımız oldu.
Pasaste por encima de mí, no protesté. Ya no puedo permitirlo. Colle, mañana...
Başımın üstüne çıktın, itiraz etmedim ama şimdi, kafama pislemek istiyorsun.
Es Colle Ardo. Incita a las mujeres a que no acepten la purificación.
Colle, kadınları arındırılmaya karşı ayarttı.
Ocúpese de su alma, yo me encargaré del desierto.
Sen onun ruhuyla ilgilen, ben de çölle ilgileneyim.
Es sólo que me gustan sus historias sobre la guerra el desierto y el regimiento.
Bana anlattığı savaşla, çölle orduyla ilgili hikâyeleri çok seviyorum.
Me he inventado una historia sobre el desierto... pero sólo sé el comienzo.
O çölle ilgili bir hikaye biliyorum ama sadece başını.
Estoy haciendo un libro de fotografías del desierto.
Çölle ilgili bir kitap yazıyorum.
De la larga experiencia que me dio una tal andanza... a través del hielo y del desierto, aprendí a encarar de otro modo... todo lo que se filosofó hasta ahora :
Fazlasıyla maceralı uzun deneyimlerden sonra... buzlu ve çölle kaplı yerlerde, başka türlü nasıl yüzleşeceğimi öğrendim... bugüne kadar şöyle felsefe yapıldı :
Un asunto del desierto es algo de gran magnitud, Fedaykin.
Çölle ilgili meseleler büyük önem arzeder, Fedaykin.
Oiremos este asunto del desierto.
Şu çölle ilgili meseleyi duyalım.
Que abandoné mi lealtad a la sociedad de los Atreides con el desierto.
Bende, Atreideslerin çölle olan ilişkisine bir bağlılık yok.
- Somos un oasis.
Küçük vahamızın etrafı 100 millik çölle kaplı da ondan.
Colle. - Sí.
Colle.
Nos ha desafiado, quiere dejarnos sin poder.
Colle bize meydan okuyor.
Colle Ardo debe perder su fuerza.
Onun güçlerini yok edeceğim.
¿ Qué Colle Ardo?
Kim olduğunu söyleyin?
Colle Ardo ha llamado al moolaadé.
Onları alamayız.
Qué problema.
Colle Ardo, onlara moolaade yaptı.
- Colle. - ¿ Qué?
O gelsin.
Mañana pronunciarás la palabra y pondrás fin al moolaadé.
Colle yarın sabah moolaadeyi bitirecek sözü söyleyeceksin.
- Hola, Colle.
- Günaydın.