Translate.vc / español → turco / Conclusion
Conclusion traducir turco
73 traducción paralela
Y asi, en conclusion....... dejenme reiterar de que no hay reglas....
Ve, sonuç olarak izninizle yineleyeyim ki orada kural yoktur.
Me opongo a su conclusion.
Bu talebe itiraz ediyorum.
Solo un novato llegaria a una conclusion asi.
Sadece yeni yetmeler bu sonuca varır.
La conclusion ironica de esta tragedia es que meses despues, cuando se iba a presentar la pelicula, el director decidio incluir la escena del accidente.
Bu trajedinin en ironik yanıysa aylar sonra, film gösterime girdiğinde yönetmenin bu sahneyi filminde kullanması olur.
Al contemplar sus restos, llegue a la conclusion que, una vez mas, la tecnologia ha creado un Franquenstein.
Artıklarından yola çıkarak, insan teknolojisinin bir kez daha canavar yarattığını düşünmekten kendimi alamadım.
Asi que en conclusion, en una escala de 1 al 10 10 siendo lo más alto, 1 lo más bajo, y 5 average, le doy un 9.
Sonuç olarak, 1 ile 10 arasında değerlendirirsek ki 10 en yüksek, 1 en düşük puan, ve 5 ortalama, ben bu kitaba 9 veriyorum.
En conclusion, Lean mis labios.
Yani sonuç olarak, dudaklarımı okuyun.
Objeción — la pregunta llama a una conclusión... por parte del testigo.
İtiraz ediyorum--question calls for a conclusion... on the part of the tanık.
En conclusion, es hora de decirle al entrenador Pete Bell de los delfines de la Western University que se largue.
Kapanışta, Western Üniversitesi Yunuslarının Koçu Petey Bell'e toz ol demenin vakti.
Si, he llegado a la misma conclusion que tú.
Evet, ben de aynı fikirdeyim.
y en conclusion, feliz cumpleanos.
Ve kısacası, mutlu yıllar.
Mi conclusion fue, que de todas las razas la humana era la más peligrosa.
Bugüne kadar rastladığımız ırklar içerisinde en tehlikelisinin insanlar olduğu sonucuna vardım.
Alguien había llegado a la misma conclusión.
Somebody else had apparently come to the same conclusion.
La conclusion es una sola.
Sonuç kaçınılmaz.
¿ Que conclusion?
Ne sonucu?
Y AHORA LA CONCLUSION.
Ve şimdi sonuç.
Pero despues de hacer tus quehaceres por cinco dias... Saque la conclusion que solo sos una vago, un chico malcriado.
Fakat şu son beş gündür senin işlerini yaptıktan sonra şu sonuca vardım ki ; sen sadece tembel, şımarık bir veletsin.
¿ Por que te apuraste a llegar a esa conclusion?
Neden bu sonuca vardınız?
Y cada vez llego a la misma conclusion.
Her defasında, aynı sonuca varıyorum.
- ¿ Como llegaste a esa conclusion?
Neden öyle düşünüyorsun?
Gran conclusion! Al especial "aloha a LOST"
"Lost'a Veda" özel için nefes kesici bir son oldu.
Y quiza llevar este asunto a una rapida y satisfactoria conclusion.
Ve inşallah kesin ve çabuk sonuca ulaşırız.
Vino de afuera, del Hyogo College of Medicine en Japon, a fines del siglo pasado. El tratamiento no es nuevo. Simplemente he tomado su conclusion logica.
Geçen yüzyılın sonunda Japonyadaki Hyogo Üniversditesi tıp bölümünden geldi, bende onu yerel bölgeler için kullandım.
¿ Que conclusion sacaras de esto?
Buradan nasıl bir ders çıkaracaksın?
Rory hara la conclusion, y Louise se encargara de las preguntas.
Rory sonuç kısmıyla ilgilenecek. Louise de soruları cevaplayacak.
- ¿ Cómo se llamaba el grupo?
- İsminiz neydi? - Foregone Conclusion.
imagino que fue aqui donde desaparecio Buffy, por lo que me has dicho, asi que no saltes a ninguna conclusion sin saltar. mira. con los pies firmemente en el suelo
Bak Xander. Anlattıklarından yola çıkarak, Buffy'nin burada görünmez olduğunu tahmin ettim. Hemen, sen yaptın diye atlama.
Es una conclusion razonable.
Böylesi akla daha yatkın John.
Okay, asi que estuve averiguando por que no se presento, y llegue a una unica conclusion logica- - Murio.
Tamam, yani kız neden gelmedi onu anlamaya çalışıyorum, ve tek mantıklı bir sonuca varıyorum... kız öldü.
La conclusion es que lo tenemos.
Nihayetinde onu yakaladık.
Pero bueno supongo que cada uno necesita encontrar su propia sensacion de conclusion.
Ama sanırım herkes kendine göre bu olayı noktalamalı.
45 AÑOS DESPUÉS LOS CIENTIFICOS LLEGARON A LA CONCLUSION DE QUE HAY UNA RELACION ELEMENTAL
Bilim dünyası yaklaşık 45 yıl sonra, tekelleşme, hükmetme ve bundan kaynaklanan savaş gibi nedenlerin temel seksüel saldırganlıkla ilintili... olduğunu kabul etmiştir.
Ahora que es conclusion acaba de ser verifcada por Adrian Monk, un distinguido investigador independiente. ¡ Capitan! ¡ Capitan!
Bu çıkarılan sonuç, ünlü ve bağımsız araştırmacı Adrian Monk tarafından da doğrulanmıştır.
Mi gran desilucion vino cuando llegue a la conclusion de que Viejo Necio no era realmente sabio.
En büyük hayal kırıklığım Yaşlı Budalanın aslında hiçte bilge olmadığını fark etmemdi.
Esa es mi conclusion tambien.
- Ben de bu sonuca vardım.
El experimento esta cerca de una conclusion.
Deney, sonlanma aşamasına yaklaşmış bulunmakta.
Tu muerte es una conclusion previsible.
Ölümüne çoktan karar verildi.
- Corrígeme si estoy equivocado, walter. llego a la conclusion de que tu no crees ni una palabra de lo que te digo que, tu no eres teddy rist cierto?
Walter, eğer yanlışım varsa beni düzelt fakat içimden bir ses söylediğinin tek bir kelimesine bile inanmıyor diyor.
Vuestra conclusion, por favor.
Lütfen, bu sizin kararınız.
Durante mi investigacion, llegue a la conclusion, de que esta criatura debio nacer de la imaginacion de aquella chica.
Araştırmam sırasında şu sonuca vardım ki, bu canlı, küçük kızın hayalinden gerçek dünyaya gelmişti...
¿ Su conclusion de que estamos enamorados?
Bizim birbirimize aşık olduğumuzu mu sanıyor?
Por eso, en conclusion Humildemente le pedimos que lnos devuelva nuestro estudio.
Mahcup olarak stüdyomuzu geri vermenizi isteyecektik.
Bruna no podria llegar a esta conclusion, solo Raquel.
Ama böyle bir sonuca sadece Bruna ulaşabilirdi, Raquel değil.
La conclusion es que la nacion nos observa
En önemli konu da, tüm ülkenin izliyor olması.
Y asi, En conclusion, Estoy seguro que es obvio
ve, özetle, eminim ki özel anlarımızın ihlal edildiği gayet açık ve nettir, ve bir milyon doları hakediyoruz.
En conclusion, me gustaria decir que es un placer dar la bienvenida a estos luchadores de la resistencia holandesa aca- -
Başkanlarımız bunlar.
Maldición, odio ser una conclusion predecible.
Kahretsin, kaçınılmaz sonda bulunmaktan nefret ederim.
Conclusion :
Sonuç olarak,
Nuestra conclusion general fue que podrías exagerar. No puedo creer que sabían.
Uçan bir falize Kucaklamanı izliyor.
Ella salto a una conclusion.
Hemen bir sonuca varmış.
Pero es exactamente la conclusion de la cademia de ciencias en 2009
İmkansız gibi mi geliyor? Ancak bu Ulusal Bilim