Translate.vc / español → turco / Cox
Cox traducir turco
1,137 traducción paralela
- Dr. Cox, acerca de Will... - ¡ Ahora no!
- Dr. Cox, Will hakkında.
Aún no puedo entender por qué el Dr. Cox me atormentó otra vez hoy.
Dr. Cox'un bugün bana neden fırça attığını anlamadım.
Sólo es el Dr. Cox. Siempre es así.
Dr. Cox işte, o hep böyledir.
- Dr. Cox.
- Dr. Cox.
- Así que Cox te hizo pedazos, ¿ eh?
Cox sana işkence çektiriyormuş, ha?
Le envié un mensaje al Dr. Cox y debería estar aquí en cualquier momento.
Dr. Cox'a çağrı attım, her an burada olur.
CUENTO DEL DR. COX y J.D. DE RASURAR AL BEBÉ.
Dr. Cox ve tıraşlı bebek.
Quizás el Dr. Cox me presionó demasiado, no lo sé. Sea lo que fuera, lo delaté.
Belki de Dr. Cox çok fazla üzerime gelmişti, sebebini bilmiyorum, ama onu ispiyonladım.
Disculpe, ¿ Dr. Cox?
Affedersiniz, Dr. Cox?
Dr. Cox, me preguntaba si podía co-escribir el informe del caso con usted.
Dr. Cox, şu raporu yazmada size ben yardımcı olabilir miyim?
No necesito al Dr. Cox. Gran tonto.
Dr. Cox'a ihtiyacım gıcık herif.
Se sentía raro saber que el Dr. Cox y yo jamás estaríamos trabajando en el mismo cuarto otra vez.
Dr. Cox'la aynı o çalışmayacağımızı bilmek çok garipti.
No puedo decidir si debo ayudar a Cox. Me está volviendo loco.
Dr. Cox'a yardım edip etmeyeceğime karar veremiyorum.
Sabes qué, Cox no necesita tu ayuda para llevarla a un procedimiento T.I.P.S..
Ne diyeceğim, Cox'un o hastaya TIPS.. ... yaptırmak için senin yardımına ihtiyacı yok.
Al diablo con Cox.
Salla Cox'u!
Decidí que Cox estaba equivocado.
Cox'un hatalı olduğuna karar verdim.
Ya lo hice. ¡ Cox!
- ben zaten yaptım..
Corre, Junior.
- Cox! Kaç Junior.
- Estamos esperando al Dr. Cox.
- Dr. Cox'u bekliyoruz.
Por favor, recibamos con una bienvenida al mejor pasivo en grupo del último año y al tres veces nominado a la mejor paja, ellos son, Buff Thompson ( NdT : Desnudo ) y Jason Cox ( NdT :
Lütfen, geçen yılın "Gangbang'de En İyi Dominant" ödülü sahibi Buff Thompson'a ve "En İyi Mastürbasyon" dalında üç kez aday olan Jason Cox'a merhaba deyin.
Todo estos años viendo a Jason Cox, no me puedo creer finalmente que le daría la mano...
Bunca yıl Jason Cox'u izledikte sonra, elini sıktığıma inanamıyorum.
Es Cox. Quiere que vuelva al hospital.
Cox, beni hastaneye çağırıyor.
Cox.
Cox.
Sí. Dr. Cox, tengo los análisis de sedimentación del Sr. Yeager. Diga "cómo" a eso.
Dr. Cox, Bay Yeager'ın sedimentasyon sayımı geldi, bir bakın isterseniz.
Y fue entonces cuando el Dr. Cox empezó a pinchar al oso viejo con un palo.
İşte o anda Dr. Cox yaşlı ayıyı sopayla dürtmeye başladı.
Dr. Cox, ¿ podría hablarle?
Dr. Cox, sizinle konuşabilir miyim?
Pero si no conocieran al Dr. Cox como yo, habrían creído su actuación también.
Ama Dr. Cox'u benim gibi tanımıyorsanız, siz de bu numarasını yutardınız.
Dicúlpame por no tener miedo de mostrarle a la gente lo que siento por ti.
Sadece erkekler değil. Günaydın, Dr. Cox!
¡ Qué va! No sólo los chicos. ¡ Buenos días, Dr. Cox!
Çünkü Kelso bir psikoloji araştırma projesi için siz maymunların hepsini gönüllü olarak yazdırmış.
Debí apoyarte delante del Dr. Cox. Sí.
Dr. Cox'un yanında seni desteklemeliydim.
Sé que quieres que el Dr. Cox te quiera y te respete, pero deberías querer que yo te quiera y te respete también.
Dr. Cox'un seni sevip saygı duymasını istediğini biliyorum ama benim de sana saygı duymamı istemelisin.
Yo dejo pasar cosas, como cuando no me apoyaste frente al Dr. Cox, o cuando empezaste a decirles a todos que teníamos relaciones.
Etmiyorum, Dr. Cox'un yanında beni desteklemediğinde, ya da seks yaptığımızı herkese söylediğinde etmediğim gibi.
La razón por la que no me apoyaste es que tienes miedo de que a alguien, en alguna parte, no le gustes.
Çünkü Dr. Cox'un yanında beni savunmamanın nedeni birinin seni sevmeyecek olmasından ölesiye korkman.
Su residente menor ha pedido opinión sobre el Sr. Carney.
Dr Cox sizin stajeriniz Mr Carney için cerrahi müdahele istedi.
- Dr. Cox, suerte que lo veo...
- Sizi yakaladığıma memnun oldum...
El Dr. Cox me ha dejado decirle a una mujer que su marido se muere.
Dr Cox bir kadına kocasının öleceğini söylememe izin verdi.
- ¡ Dr. Cox!
- Dr Cox!
Por lo cual no me importa que el Dr. Cox me llame por 13ra vez en una hora.
İşte bu sebepten Dr. Cox'un bana bu saat içinde 13. kez çağrı atmasını çok umursamıyorum.
Lo que necesite, Dr. Cox, soy su chica.
Ne istersen, kızınızım!
- ¡ Dr. Cox! Traje el Kayexalate y saqué todas las radiografías, así que soy suya por toda la noche.
Dr. Cox, Kayexalate aldım, röntgenleri de çektim yani tüm gece seninim.
El Dr. Cox debe tener mi beeper en marcado rápido.
Dr. Cox beni hızlı aramaya almış olmalı.
¿ Sabes cuánto me gustaría que el Dr. Cox estuviera sobre mí?
Benim üstümde olmasını ne kadar çok isterdim biliyor musun?
Todos los días te quejas y quejas de lo duro que el Dr. Cox es contigo, y ni te das cuenta de que eres el tipo a quien recurre.
Her gün Dr. Cox'un hep üstüne geldiğinden şikâyet edip duruyorsun ama farkında değilsin, sen onun adamısın.
Mire, Dr. Cox, puede confiar en mí para ayudarlo.
Dr. Cox, size yardım edebileceğime güvenebilirsiniz.
No sé qué hacer con el Dr. Cox.
Dr. Cox'la ne yapacağımı bilemiyorum.
Elliot, te está probando. Si quieres que Cox te respete, no puedes tener miedo de no estar de acuerdo con él.
Seni sınıyor, onunla aynı fikirde olmamaktan korkamazsın.
Soy el Dr. Cox y esta, mi secretaria incompetente.
Ben Dr Cox. Bu da dostum Cuma.
Oh, ¿ Dr. Cox?
Dr. Cox, rahatsız ettiğimin farkındayım.
Tienes que meterla para ganar, Cox.
Kazanmak için bunu sokman gerekiyor Cox.
¡ Dr. Cox, estoy libre!
... kolonoskopi. Dr. Cox, boştayım!
Dr. Cox...
Dr. Cox...