Translate.vc / español → turco / Cs
Cs traducir turco
217 traducción paralela
CS-1, cambio.
Burası CS-1, tamam.
De acuerdo CS-2, ya he tomado nota.
Anlaşıldı CS-2. Not ettim.
Aquí CS-1, cambio y corto.
Burası CS-1, kapatıyorum, tamam.
No cruces la calle, ve derecho al poste del barbero.
Şimdi karşıya geçip o berber tabelasına yap. - CS-1, tamam.
Aquí CS-4. ¿ Cuándo puedo ir a comer?
Burası CS-4. Öğle yemeğine ne zaman gideceğim?
Aquí CS-1, adelante Floyd, cambio.
Burası CS-1. Cevap ver Floyd. Tamam.
CS-3 llamando a CS-4, cambio.
CS-3, CS-4'ü arıyor. Tamam.
Oye, CS-4, aquí CS-3 llamando, cambio.
Merhaba CS-4, burası CS-3. Tamam.
Hola, CS-4, aquí CS-3, cambio.
Merhaba, CS-4. Burası CS-3. Tamam.
Aquí CS-3 llamando al helicóptero.
Burası CS-3. Yerden helikoptere.
Diga, CS-1, aquí CS-3, cambio.
Anlaşıldı CS-1. Burası CS-3. Tamam.
CS-3, corto.
Kapatıyorum.
CS-3 llamando a base aérea, cambio.
CS-3, hava üssünü arıyor, tamam.
CS-3 llamando a base aérea, cambio.
CS-3 hava üssünü arıyor. Tamam.
CS-3 llamando a CS-4.
CS-3, CS-4'ü arıyor.
"C.S."... Christoph Simmon, nuestro corresponsal en Roma.
"CS." Roma muhabirimiz Christoph Simon.
Aquí estaba, en esta página. Pero aquí está el artículo de "C.S." nuevamente.
Tam bu sayfadaydı ama burada CS'nin yazısını göremiyorum.
Es las tres Cs...
- Üç'S':
Bueno dos Cs y una R.
Yani iki'S'bir'İ'.
De hecho, C.S. Lewis me dijo una vez que los únicos a quienes no les gusta... que tienen objeciones al escapismo, son los carceleros.
CS Haberlerinde bir keresinde dendiği gibi ; "Kaçışı sevmeyenler sadece gardiyanlardır."
Voy a apañarme unos CDS.
- Cs'den birşeyler çalacağım.
Me marcho. Va a estar muy solitario por aquí... sin el juez, ¿ verdad, Pearl?
Buralar biraz ıssız olacak bu durumda... yargıçsız bir ev.
- Pero usted es juez.
Sen bir yargıçsın.
Oh, creo que sé!
- Buraya kılıçsız geldin.
Todo un magistrado y creyendo en semejantes tonterías.
- Siz bir yargıçsınız ve aklınız bu saçmalıklarla dolu.
CS-1, corto.
CS-1 çıkıyor.
CS-3 llamando...
CS-3 arıyor...
Aquí CS-3.
- Burası CS-3.
Piadoso salvador el más justo juez eterno no nos hagas sufrir en nuestra última hora pues el dolor de la muerte viene de ti.
Bağışlayıcı kurtarıcımız, sen ki ölümsüz yargıçsın... Bu son saatimizde bize ölümün ızdırabını çektirme.
Muy bien, tú eres el padrino.
Doğru, sen sağdıçsın.
- No estoy autorizado.
- Sen yargıçsın.
Sr. Harvey, usted es el cedente.
Bay Harvey siz sağdıçsınız ; Bay Ogden, siz de şahit.
Es el juez.
Sen, yargıçsın.
Pero, siendo usted juez y deseando tanto ver a la Srta. Langtry...
Demek istediğim siz bir yargıçsınız ve Bayan Langtry hakkında konuşuyorsunuz.
- Tienen un nuevo mecánico en CS.
CS yeni bir teknisyen aldı.
Eres un holgazán.
Sen kıçsın.
¡ El rey sin espada!
Kılıçsız bir Kral!
Eres el verdugo que pide la justicia.
Sen adaletin istediği yargıçsın.
Es el maldito juez.
Sen şu lanet yargıçsın.
Entras aquí a hurtadillas.
Buraya geldin, bir yargıçsın.
Por supuesto, usted es un juez severo, recto y serio.
Tabii, ciddi bir yargıçsın, azimlisin.
- ¿ Y si te aseguras tú?
Sen sağdıçsın Fleischman.
- ¿ No ha venido Holling?
- Sen sağdıçsın, Fleischman.Sağdıcın onu takip etmesi gerekirdi.
Tú eres el padrino y yo, la dama de honor. Marcamos la pauta, damos ejemplo.
Sen sağdıçsın, ben nedimeyim.Biz örnek olacağız, havayı biz ayarlayacağız.
Tu eres solo el mejor hombre de los errores.
Sen sadece sağdıç olmak zorunda olduğun için sağdıçsın.
Él jode el material, y yo cargo con las culpas.
Herif aletin ağzına sıçsın, sonra suçu ben üstleneyim!
Y usted es un gran juez.
Siz de zehir gibi bir yargıçsınız.
STAR trek LA NUEVA GENERACIÓN
çeviren : k ve c çeviren : kl ve cs çeviren : kla ve csc çeviren : klau ve cscf çeviren : klaut ve cscfo çeviren : klauth ve cscfou
Cuando tengas el arma y camines, por el cuarto, todos se cagaran de miedo.
Silahınla birlikte, Bir odaya girdiğinde, Herkes altına sıçsın.
¿ O un magistrado, ya que sabe distinguir un crimen de un delito?
Suç, ceza ve hukuku bu kadar bildiğinize göre belki de yargıçsınızdır.
Tú eres un ex buzo de la marina.
Sen ordudan ayrılmış bir dalgıçsın.