English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Davidson

Davidson traducir turco

536 traducción paralela
En respuesta a la pregunta del Sr. Holmes... el Director de la prisión de Dartmoor informa que... las tres cajas las hizo el mismo reo, John Davidson... que cumple una condena de siete años.
Dartmoor hapishanesinin müdürü, Bay Holmes'un sorusuna yanıt olarak üç müzik kutusunun da yedi yıla hükümlü aynı tutuklu, John Davidson tarafından yapıldığını bildirdi, efendim.
- ¿ Davidson?
- Davidson?
Mi labor es conocer este tipo de cosas. Cuando mencionó el nombre de Davidson...
Bu türlü şeyleri öğrenmeyi kendime iş edinirim ve Davidson adından söz edildiğinde de...
¿ Quién es ese tal Davidson?
Bu Davidson denen adam da kim?
A los 15 minutos del robo cogieron a Davidson... pero durante ese tiempo había escondido esos artículos... y aún no han aparecido.
Davidson soygunu yaptıktan onbeş dakika sonra yakalandı fakat o zamana değin söz konusu çalıntı malları saklamıştı ve onlar bu bu güne kadar da bulunamadı.
Davidson había estado trabajando durante años... en un puesto de extremada confianza... del departamento de impresión del Banco de Inglaterra.
Davidson Bank of England'ın klişe hazırlama bölümünde çok güvenilir kişi konumunda görev yaptı.
Después de arrestar a Davidson lo intentamos todo.
Davidsonu tutukladıktan sonra her şeyi denedik.
Davidson es un hombre de mucho carácter y gran paciencia.
Öyle görünüyor ki, Davidson güçlü bir karaktere ve sınırsız bir sabra sahip bir adam.
Davidson no tuvo mucho tiempo para buscar un escondite... antes de su captura.
Davidson'un tutuklanmadan önce bir saklama yeri bulabilecek kadar zamanı olmadı.
Aparte de saber que... Davidson escondió las planchas en algún lugar de Londres... Mr.
Davidson'un Bank of England kalıplarını Londra'da bir yerlere... gizlemiş olması dışında, Bay Holmes, ilerleme kaydettiğimizi göremiyorum.
- Davidson lo sabrá.
- Davidson gelmek üzeredir. Bunlara o cevap verebilir.
Mi director laboral debería saber hasta el último detalle.
İşletme müdürümün en ufak detaya kadar bileceğini umuyorum, Davidson.
Bien, Davidson...
Davidson!
No, Davidson.
Zamanı geldi, Davidson.
No, Sr. Davidson, no puede entrar.
Yo! Bay Davidson, bekleyin! İçeri giremezsiniz!
- Sra. Davidson.
- Hoş geldiniz Bn.
- Hola, Sr. Harris.
Davidson. - Hoş bulduk Bay Harris.
- ¿ Cómo esta, Sr. Davidson?
- Nasılsınız Bay Davidson?
No lo estaba hasta la llegada del Sr. Davidson.
Bay Davidson devralmadan önce böyle değildi.
- ¡ Sr. Davidson! Pase.
- Bay Davidson!
- Tù no oír. ¡ El Sr. Davidson!
Çok erken. - Duymadın. Bay Davidson geldi!
¿ Hielo, Sr. Davidson?
Buz, Bay Davidson?
Sí, Sra. Davidson.
Tabii Bn. Davidson.
- Sra. McPhail, Sra. Davidson.
- Bn. McPhail, Bn. Davidson.
- Sr. Davidson.
- Bay Davidson.
Se lo agradezco, Sr. Davidson.
Teşekkürler Bay Davidson.
- El Sr. Davidson.
- Bay Davidson.
- ¿ Davidson también se mete contigo?
- Davidson seni de mi şikayet etti?
Olvídate de Davidson.
Davidson'ı boş ver.
O sea, Davidson.
Yani Davidson'ı.
Perturbó al Sr. Davidson anoche.
Dün gece Bay Davidson'ı çok rahatsız etti.
¿ Davidson me echó la culpa?
Davidson gelip beni mi suçlamış?
Tienen miedo de Davidson.
Davidson'dan korkuyorlar.
¿ Viste cómo me miró la Sra. Davidson?
Bn. Davidson'ın bana bakışını gördün mü?
¿ Puede Davidson impedirme ir a Nueva Caledonia?
Davidson, New Caledonia'ya gitmemi engelleyebilir mi?
- ¡ Haré que Davidson cambie esa orden!
- Davidson'a emri değiştirteceğim!
¿ Por Davidson?
Davidson yüzünden mi?
Sí, si el Sr. Davidson acepta.
Evet. Bay Davidson kabul ederse.
Sr. Davidson Ud. Tenía razón.
Bay Davidson haklıydınız.
Davidson, ¿ es él?
Davidson'a mı?
Miedo a que viera al gobernador, a lo que Davidson me dijera.
Valiyi görmemden korktun. Davidson'la konuşmamdan korktun.
- Davidson ha hablado con Ud...
- Davidson sizinle konuşmuş...
Davidson me desconcierta, va de un extremo al otro.
Davidson, bir aşırılıktan diğerine giderek beni şaşırtıyor.
- Quisiera irme ahora.
- Gitmek istiyorum Bay Davidson.
Davidson me dio el coraje para afrontar la verdad.
Davidson bana nihayet gerçekle yüzleşme cesaretini verdi.
- ¿ Oyó que Davidson se suicidó?
- Davidson intihar etmiş, duydun mu?
¿ Y Davidson?
Davidson nerede?
¡ No, no, no!
Tanrı aşkına, Davidson,...
¡ El Sr. Davidson!
Bay Davidson!
¿ Davidson?
Davidson mı?
¡ Hola!
Bay Davidson!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]