Translate.vc / español → turco / Deberias
Deberias traducir turco
1,841 traducción paralela
Pienso que deberias volver a Hawaï.
Bence Hawaii'ye geri dönmelisin.
No deberias estar aqui!
Burada olmamalıydın.
Deberias de haber leido la nota de Cassey.
Belki de Casey'den gelen mesajları okumalısın.
Deberias tener eso en unas horas, de acuerdo?
Birkaç saat içinde sonuçları almalısın, tamam mı?
Deberias contestarme solamente SI o NO.
Evet ya da Hayır şeklinde cevap vermelisin.
Deberias estar centrandote en mi, "socio".
Bana odaklanmalısın, dostum.
Deberias ver esto.
-... anlamına geliyordur.
Esta bien, Juan, llegados a este punto, deberias ponerte a salvo.
Git de bari sen kendini kurtar.
Escucha, patán, deberias estar besando la tierra que pisa Lulu.
Beni dinle beyinsiz. Lulu'nun bastığı yeri öpmen lazım.
Bueno, te deberias guardar las metáforas para la clase de poesía, y darme algo corto y preciso.
- Bazı benzetmeleri ve aliterasyonları şiir dersine sakla ve bana kısa ve enerjik bir şey ver.
Morgan, no deberias estar aqui fuera.
- Morgan, oradan çıkmamalısın.
Deberias saber que esto no es facil para mi.
Bunun benim için kolay olmadığını bilmelisin.
De hecho deberias considerar el hecho de que Lex intento conseguir tu despido como un cumpido.
Aslına bakarsan Lex'in seni kovdurmaya çalışmasını övgü olarak kabul etmelisin.
Deberias seguir las enseñanzas de Dios.
Tanrının öğretilerini takip etmelisiniz.
¡ No tan arrepentido como deberias, si pierdo completamente la fiesta!
Eğer bu partiye yetişemezsem, üzgün olmanın ne olduğunu göreceksiniz!
Quizás le deberias haber preguntado a Hopper cómo te encontró antes de dejarle ir
Belki de Hopper'a onu bırakmadan önce seni nasıl bulduğunu sormalıydın.
Te deberias relajar.
Belki rahatlasan iyi olur.
Deberias poner sal, para los vasos.
Kenarlarına tuz koymalısınız.
Es guapo, deberias salir con el.
- Şirin birisiymiş.
- Deberias saberlo.
- Dostum, bilmelisin.
Deberias quedarte, porque te estas divirtiendo.
Kalmalısınız çünkü eğleneceğiz.
¿ sabes? , Deberias involucrarte en la política.
Ben politikaya atilmalisin diye dusunuyorum.
Deberias de poder arreglar algo tan simple como esto.
Böyle basit bir şeyi kendin halledebilmelisin.
Creo que nosotros que tu deberias considerar la posibilidad de tomar la medicacion contra el dolor.
Bence biz ağrı kesici ilaç alma ihtimallerini incelemelisin.
Deberias saber que tu cirugía salió muy bien.
Ameliyatının iyi geçtiğini bilmelisin.
Pero ahora que tu padre murió deberias saber que pensaba que eres un bufón incompetente - Si, voy a patearle el trasero
Ama baban öldüğüne göre, senin beceriksiz bir soytarı olduğunu düşündüğünü bilmelisin.
* Si quieres parecer peligroso, deberias tener una Uzi *
bakışlar öldürebilir, sen Uzi olurdun.
Realmente deberias pensar en hilo dental.
Dişlerini fırçalamalısın gerçekten.
Sí, no se lo que deberias hacer con la picazon de "alli abajo".
Evet, oranızda bir kaşıntı olduğunda ne yapmanız gerektiğini bilmiyorum.
Si tu no puedes ser feliz por mi, entonces tu no deberias estar aquí.
Eğer benim için mutlu olamıyorsan belki de burada olmamalısın.
Realmente no deberias hacer eso.
Aslında bunu yapmamalısın.
Deberias haber visto las caras de tus hijos cuando te vieron robando.
Hırsızlık yaptığına şahit olan çocuklarının yüz ifadesini görmeliydin.
Imagine que deberias tener algo preparado, para que no te pongas en vergüenza.
Hazırda bir şeyler olursa kendini rezil etmezsin.
Tu deberias estar aqui?
- Burada mı olmalıydınız?
Define "deberias estar."
- "Olmalıydınız" ı tanımla.
Quiza deberias ir afuera y repensar tu historia.
Belki dışarı çıkıp hikayeni yeniden düşünmelisin. - Hangi hikaye?
Despues de checar su coartada. Ella es la ultima persona de la que deberias preocuparte ahora.
- Şu anda endişelenmeniz gereken en son kişi o.
Bueno, Pienso que deberias ir al hospital y mostrarle tus respetos.
Pekala, bana kalırsa bir an önce hastaneye gidip, saygını göstermelisin.
¿ Mamá, no deberias llamar al 911?
Anne, 911'i arasak daha iyi olmaz mı?
No deberias hacer esa mierda a la gente, ok?
İnsanlara öyle şeyler yapmamalısın, tamam mı?
Deberias adelantarte y moverte.
Bence hamleni yapmalısın.
Creo que deberias, uh, terminar con la cosa del nombre.
Bence ismini boşa anma olayını azaltman lazım.
La proxima vez que un tipo entre con, sabes, una remera de fake baby head y un monton de aros en su nariz y en su ceja y quiera comprar una tobillera, quizas deberias chequear el nombre en la tarjeta de credito antes de venderle, ok?
Bir dahaki sefere Sahte Bebek Kafası tişörtüyle ve burnuna ve kaşlarına takılmış halkalarla gelen olursa. ona satış yapmadan önce kartın üzerindeki isme bak!
Deberias haber probado esa pizza.
- Çok yazık.
Si, tu-tu deberias estarlo, bueno?
Üzgünüm. Evet, üzülmelisin.
Es en eso en lo que deberias pensar.
Bunu düşünmen gerekirdi.
Digo que tu chico has entrado en la cadera, pero esto no es donde se supone que deberias entrar.
Siz çocuklar sıkı fıkı olmaktan zevk alıyorsunuz. Ama zevk alacağınız daha güzel şeyler de var.
- Deberias descontrolarte de vez en cuando.
- Ben de ona aynısını söylüyorum hep.
Deberias ver afuera, es increible.
Dışarıya bakmalısınız. İnanılmaz.
Deberias irte
Gitmelisin.
Quiero decir, deberias ver cuanto come. Es asombroso.
Nasıl yediğini görmelisin.