Translate.vc / español → turco / Dell
Dell traducir turco
958 traducción paralela
¿ Dices que ellos solamente dispararon un torpedo? O'Dell... mejor dile al sonar que tenemos un submarino enemigo en el área.
- Ordell, Sonar'a etrafta düşman denizaltısı olduğunu söyle
¿ Qué te molesta exactamente, O'Dell?
- Seni ne rahatsız ediyor tam olarak
O'Dell, ¿ no es esta tu primera patrulla?
- Kordel, bu senin ilk devriyen değil mi?
Le he hablado dos veces. Escuché que tu estabas coqueteando con ella, O'Dell.
- Sen kuş oldun
No tienes causa. Sr. O'Dell, la mujer estará encerrada en el cuartel durante el tiempo del patrullaje.
- Bay Ordel, bayan, devriye gözetimi altında tutuklu
O'Dell, escoge a dos voluntarios...
- Tamam, Ordell, iki gönüllü al
Bienvenido a la guerra, O'Dell.
- Savaşa hoşgeldin Ordell
Así que, ¿ dónde estabas, O'Dell?
- Sen nerdeydin? Bot'ta mı?
Usa el canal de radio en el Ariel-6. Consigue la identidad de ese barco ahora mismo. Bien hecho, Sr. O'Dell.
- Geminin kimliğini al radardan
Quiero que vayas a la radio y establezcas contacto de voz con ese barco inmediatamente. ¡ No eres el capitán de este barco, Sr. O'Dell!
- Kaptanın ne dediği umurumda değil, radyoya geçip o gemi ile bağlantı kurun, acilen
No sabe nada acerca dell arte aquí.
Sanat namına bir şey bilmiyorsunuz.
Stay... permanecer allí donde se encuentre, Dell.
- Del, orada kal.
Payton, Dell Payton.
- Payton, Dell Payton.
No te metas en esto, Dell.
Bu işten uzak dur Dell.
De todos modos Dell saldría, será mejor ser complaciente.
Sanırım nişanlım memnun olmuştur.
El mérito es de Dell.
Dell'in yardımıyla.
Debe ocurrirme lo que a usted, cuanto más amables somos más precauciones hay que tomar.
Ben de sizin gibiyim Bayan Dell. Bana yakından baktığınızda en nazik halimi takınıyorum.
Siempre es agradable verla, Srta. Dell.
Her zaman bir zevk.
Dell es su apellido artístico.
Dell, sahne adı.
Se ve con otro hombre en privado.
Dell gizlice başka birini görüyor.
- Ella entra cuando se termina la misa.
- Bayan Dell herkes gittikten sonra giriyor.
Srta. Dell, ¿ sería tan amable de probar con el Sr. Dumas?
Bayan Dell, Bay Dumas ile dener misiniz?
- Conoces a la Srta. Dell, ¿ verdad?
- Bayan Dell'le tanıştın değil mi?
- ¿ Podría esperar a que lo haga con ella?
- Bayan Dell'le beraber söyleyebilir miyim?
Si la Srta. Dell le hiciese una visita, seguro que podría conquistarlo.
Bayan Dell onu ziyaret ederse, eminim onu etkileyecektir.
"Estrellas errantes de la Osa Mayor"
"Vaghe Stelle Dell'Orsa"
Rumpleweezer llevaba la tienda de Dinky Tinky... a los pies del roble mágico, junto a los ondulantes arbustos... a la sombra del claro mágico cerca de Dingly Dell.
Rumpletweezer, Dinky Tinky dükkânını işletirmiş. Rüzgârlı çalılığın kenarındaki sihirli kavağın altında Dingly Dell'deki sihirli açıklığın gölgesinde.
Floyd Dell era uno de ellos.
Floyd Dell de o grubun parçasıydı.
- Vamos a casa de Mama Dell.
- Mama Dell'lere.
Arreglamos esta cita y recordé que era el cumpleaños de Mama Dell la llamé y me enteré de que estará sola en su 85 cumpleaños.
Sözleştik ve Mama Dell'in doğum günü olduğu aklıma geldi sonra da onu aradım ve 85. yaş gününde tamamen yalnız olacağını anladım.
Didi y Mama Dell ni siquiera se hablan.
Didi ve Mama Dell konuşmazlar bile.
- Mama Dell.
- Mama Dell.
¿ Mama Dell?
Mama Dell?
- ¿ Y Mama Dell?
- Mama Dell nerede?
Ella es mi amor, Mama Dell.
Bu sevgilim, Mama Dell.
Adiós, Mama Dell. ¡ Feliz cumpleaños!
Allahaısmarladık Mama Dell. Mutlu yıllar!
Adiós, Mama Dell.
Allahaısmarladık Mama.
¿ Disculpe, puede dejarme en el albergue juvenil Lower Dell?
Affedersiniz. Beni Lower Dell Öğrenci Yurdu'na bırakabilir miydiniz?
Mi primo Dell siempre luchó contra los malos pensamientos.
Yeğenim Dell, hep kötü fikirlere karşı mücadele etti.
Le encantaba la Navidad.
Dell, Noel'i severdi.
"Jingle Dell".
"Jingle Dell".
Esos extraterrestres llevaron a Dell a hacer las cosas más absurdas.
Bu uzaylılar Dell'e bin bir çeşit şey yaşattılar.
Suena como si el pobre Dell estuviera algo más que confundido.
Dell, hafif deliymiş herhalde.
Dell estaba aprendiendo una dura lección.
Dell, önemli bir ders aldı.
Un chico brillante, O'Dell.
- Zeki çocuk Ordel
¡ O'Dell, asegúrate que todos salgan!
- Herkesin dışarı çıktığına emin olun
Nos quedaremos sumergidos. Eso significa que el tanque principal está lleno de agua. Esto es en la oscuridad, Dell.
- Düşündüğü şey, onun yeterli ağırlık vermesi ve ana tankı uçurmak
¡ Sácalos de ahí! ¡ Sácalos! ¡ O'Dell!
- Çıkarın onu çıkarın
¿ Qué estás diciendo, O'Dell?
- Kapaaa! - Ne diyorsun Ordel
- Adiós, Srta. Dell.
- Hoşçakal bayan.
- Amanda Dell.
- Bayan Amanda Dell.