Translate.vc / español → turco / Déjà
Déjà traducir turco
324 traducción paralela
¿ Será un déjà vu?
Deja vu olabilir mi acaba?
Déjà vu, eso es todo.
Déjà vu, hepsi bu.
Hoy examinaremos el fenómeno del "déjà vu".
Bu akşam, Bu Beyin'de déjà vu olgusunu inceleyeceğiz.
La extraña sensación que tenemos a veces... de haber vivido alguna cosa antes, de que ya nos ha pasado antes.
Bir şeyi daha önce yaşamış olduğumuz duygusu. Şu anda olanın daha önceden olduğu bu akşam Bu Beyin'de déjà vu olgusunu inceleyeceğiz.
Buenas noches. Hoy examinaremos el fenómeno del "déjà vu".
Neyse, bu akşam Bu Beyin'de déjà vu olgusunu inceleyeceğiz.
Hoy examinaremos el fenómeno del "déjà vu".
Bu akşam, Bu Beyin'de inceleyeceğimiz olgu...
Tengo una sensación de "déjà vu".
Korkunç bir déjà vu hissi.
Tengo una sensación de "déjà vu".
Korkunç bir déjà vu hissi...
¿ Qué le pasa? Tengo la sensación de "déjà vu".
Korkunç bir déjà vu hissi...
¿ Alguna vez tuviste una sensación de déjà vu?
Hiç önceden yaşamış gibi hissettin mi?
- ¿ Quiere decir "déjà vu"?
- Déja vu yani... - Hayır, tam olarak değil.
Muchos paisajes te producen una sensación de déjà vu.
Çoğu manzara deja-vu hissi verir.
Es un déjà vu.
Déjâ vu.
- El viejo truco del "déjà vu".
- Eski déjâ vu. Teşekkürler.
De una especie de ilusión, de déjà-vu.
Gördüğüm rüya deja vu gibiydi.
Déjà vu.
Deja vu...
Buddy, ¿ es déjà vu o qué?
Buddy D, bu déjâ vu mu?
Dicen que el déjà vu normalmente es una señal de amor a primera vista.
Önceden tanıyormuş hissinin hep ilk görüşte aşka delalet olduğu söylenir.
¿ Acaso tiene recuerdos extraños, sensación de déjà vu?
Ya, önceden yaşadığını sandığın anlar, hafıza parlamaları?
Debe de ser un déjà vu o algo así.
Daha önceden tanıyormuşum gibi geldi.
- Déjà vu.
- Déjà vu.
Quizá el saltar de un año a otro no sólo me había dejado hoyos en el cerebro porque volví a tener la sensación de déjà vu.
Belki de zamanda yolculuğu beynimi kalbura çevirmekten dahasını yapmıştır,... çünkü déjà vu hissini yine hissettim.
Pensaba en cómo Chuck podía tener tan mal gusto... DETECTIVES PRIVADOS cuando tuve otra sensación de déjà vu.
Déjà vu hissi yeniden içimi kapladığında hâlâ, bir insanın, nasıl Chuck kadar zevksiz olabildiğini anlamaya çalışıyordum.
No es déjà vu.
Bu déjà vu değildi.
No es déjà vu.
Bu déjà vu değil.
- Sr. Barnes. Buddy, ¿ es déjà vu o qué?
Darien gibi bir kızı alabilecek kadar zengin.
- Déjà vu.
- Deja vu.
Será un déjà-vu.
De javu falan herhalde.
Sensaciones de déjà-vu.
Bir de javu hissiyatı.
¿ Es lo que causa nuestros déjà-vus?
de javuya sebebiyet veren bu mu?
Sí, pero hay algo más. En un déjà-vu, creemos repetir un acontecimiento.
Evet ama dahası var, de javuda aynı olayı tekrar yaşadığını sanırsın.
¿ Sabe qué es un déjà vu, Mrs. Lancaster?
Daha önce hiç Deja-vu yaşadınız mı?
¿ Alguna vez has experimentado un déjà vu?
Daha önce yaşadık gibi gelmiyor mu?
Tengo una sensación de déjà vu.
Sanki bunu rüyamda görmüştüm.
Y puede que esté allí, y puedo que no. ¿ Déjà vu?
Belki yukarıdadır, belki de değildir.
¡ Déjà vu!
Deja vu!
Creo que volvimos en el tiempo porque estoy experimentando un Déjà Moo.
Zamanda yolculuk yapmış olmalıyız çünkü dünü tekrar yaşıyorum.
¡ Es un déjà vu!
Tam bir deja vu oldu.
- Tengo una sensación de déjà vu.
- Bunu önce de yaşamıştım sanki.
Es déjà vu.
Baksana, aynını tekrar yaşıyor gibiyiz.
"Déjà vu".
"Deja Vu."
Eres un rumor reconocible solo como déjà-vu... y descartado con igual facilidad.
Sen bir söylentisin. Daha önce görmüş duygusu uyandıracak ama hemen silineceksin.
No paro de tener una sensación de déjà vu.
Garip bir deja vu hissettim.
¡ Tengo la sensación de que esto ya me ha pasado antes!
Bir insanın hayatta görüp görebileceği en büyük "déjà vu" dur bu!
- Déjà vu.
- Dejavu.
El déjà vu, ya no es lo que era.
Deja vü eskisi gibi değil.
Oh, un déjà vu.
Aaa. Deja vu.
Hoy examinaremos el fenómeno del "déjà vu". La extraña sensación que tenemos...
Bir şeyi daha önce yaşamış olduğumuz...
Tu estás agotado, tuviste "déjà vu" o vértigo... pero existen leyes, ¿ no es así?
İşte seni kovmalarının nedeni bu. Sorun değil, aşırı baskı altındasın. Bunu açıklayabiliriz.
- Un déjà vu.
Deja vu.
Dejà vu.
Déjá vu.