Translate.vc / español → turco / Elo
Elo traducir turco
38 traducción paralela
Haremos uso de los tesoros del c ¡ elo, del mar y de la t ¡ erra...
Göklerin, denizlerin ve toprağın tüm zenginliklerinden yararlanmalıyız.
¿ Diga?
Elo?
Muy, muy rápido... tan grande... y plano... y extenso, necesita una palabra grande y sonora... como elo... uelo... ¡ suelo!
Çok, çok hızlı... o kadar büyük, düz ve geniş ki... büyük, düz ve geniş bir isim lazım... mesela, küre... küre... yerküre!
Hablé con ella que tenía una cita para elo almuerzo.
Yemekte biriyle buluşacağımı söyledim ona.
Ellos mataron a la tía Ella
Elo Teyze'yi öldürdüler.
"Muchas gracias y ahora una gratificación extra por no meter mi cabeza contra el vidrio del mostrador el servicio de acá es muy bueno... elo"
"Çok teşekkür ederim ve bu ekstra para da başımı alıp, cam tezgahta parçalamadığın için. Buradaki servis çok iyiymiş."
Santo c ¡ elo.
Kahretsin.
Pero trata de de círs elo a la gente aquí en Palmerston.
Ibrox'ta devler karşılaşacak. Ama Palmerston'daki insanları asıl ilgilendiren bu turu geçebilmek.
- Mé tans elo por el culo. El técnico s e ganó su sueldo allí. Envió a su equipo a meter todo.
Gordon Mcleod da takımını kesinlikle çok iyi motive etmiş.
Chica # 3 Elo
Kızlar. # 3 Elo.
- Neces ¡ tamos más h ¡ elo. - ¿ Qué? Hielo.
- Biraz daha buz lazım.
Les he d ¡ cho m ¡ l veces que necesitan h ¡ elo.
Bin kez. Buz gerekecek, dedim.
Si no lo quiere, déselo a su hermana. - Llév elo a su hermana.
Eğer kendin için istemiyorsan kızkardeşin için al.
SUÉTER DE LISA DE "LISA SOBRE HI ELO"
"Lisa on Ice" bölümünde Lisa'nın giydiği forma.
¿ Es como el Elo en ajedrez?
Satrançtaki Elo Sistemi gibi mi?
Puedes bailar sólo con su música.
Çünkü ELO'dan iyisini bulamazsınız.
Luego resultó que Bridget sabía tocar el piano y yo confesé mi amor por la Electric Light Orchestra.
Daha sonra Bridget'in piyano çalabildiği ortaya çıktı. Ben de ELO'ya olan aşkımı itiraf ettim.
Dime que sabes lo de Elo- -
Eloise'i tanıdığını...
Lo siento pero Elo- - No está aquí en este momento.
Üzgünüm ama şu an burada değil.
ELO RECUPERADO EN ESPERA DE INSTRUCCIONES
HALKA BULUNDU. TALİMATLARI BEKLİYORUM.
- Santo c ¡ elo. - Del ¡ c ¡ oso.
- Aman Tanrım.
ÉI calificó como el tercer mejor ajedrecista del planeta Tierra.
Elo sistemi onu dünyadaki en iyi üçüncü oyuncu olduğunu teyit etti.
Piensa en elo como lo haces siempre.
Her zamanki gibi olduğunu düşün yeter.
Tengo una ELO de 2230.
FIDE puanım 2230.
Bueno, puede qu elo hago esta noche.
- Belki bu akşam ayrılırım.
Porque t elo mereces.
Çünkü hakettin.
Ajedrez MI - 2401 puntos de Elo
Satranç Uluslararası Usta - Elo puanı 2401
2180 ELO, más o menos.
"2180 ELO". Ver ya da al.
Me llamo ELO.
Adım ELO.
Hola, ELO.
Merhaba ELO.
ELO, viste a Eloise anoche.
ELO, dün gece Eloise'i gördün.
El problema es que puede que haya programado a ELO para estar clínicamente loca.
Sorun şu ki, Eloise'i klinik açıdan deli olarak programlamış olabilirim...
Un antiguo prototipo de ELO que robó para sí.
Çaldığı ELO'nun eski prototipi bulundu.
El Diccionario Webster define... al discurso como... una serie de palabras que... elo... cuentemente...
Webster Sözlüğü, konuşmayı birtakım sözcüğün mana vermeye...
Nos tomamos dos tabletas de "payaso marrón" en el estacionamiento después de un ELO sumamente decepcionante - llamado, entre comillas, "concierto".
Tam bir hayal kırıklığı olan sözde E.L.O. konserinden sonra otoparkta iki kere bıçaklandım.
Llév elo a su hermana.
- Neden?
"ELO" es increíble.
Elo harika bir yerdir.
Se trata de una tecnología alienígena, Elo.
Bu uzaylı teknolojisi, Link.