Translate.vc / español → turco / Emmitt
Emmitt traducir turco
44 traducción paralela
Y por la noche, me siento... a beber bourbon y a leer libros de derecho con Parnell Emmitt McCarthy.
Akşamları da oturup... viski içiyor ve Parnell Emmitt McCarthy'yle birlikte hukuk metinleri okuyorum.
Pero luego Emmet y unos amigos del trabajo llegaron con mucha comida.
... ama Emmitt ve işten bir sürü arkadaş ellerinde yemeklerle çıka geldiler.
Galactica, Emmitt. El tanque está intacto.
Emmitt'den Galactica'ya Tanker sağlam durumda.
Emmitt Mitchell, del polvo provienes, al polvo volverás... y del polvo no resucitarás.
Emmitt Mitchell, topraktan geldin, toprağa döneceksin. - Topraktan da hortlamayacaksın. - Topraktan da hortlamayacaksın.
Emmitt Smith!
Emmitt Smith!
Pero tú eres Emmitt Smith.
Ama sen Emmitt Smith.
Yo conocí a Emmitt Smith.
Bugün Emmitt Smith ile tanıştım.
Mi paciente con neumonía, la Sra. Emmitt, tiene un mar de líquido en el pulmón izquierdo.
Zatürree hastam Bayan Emmy'nin sol akciğerinde gırla sıvı var.
Bien, Sra. Emmitt, sentirá una pequeña molestia por la aguja, pero no demasiada.
Evet, Bayan Emmy, iğne biraz acıtacak ama çok değil.
Sra. Emmitt, debe quedarse quieta.
Bayan Emmy, hareket etmeyin lütfen.
Sra. Emmitt, no podemos drenarle el líquido hasta que reparemos el pulmón colapsado.
Bayan Emmy, akciğeriniz iyileşmeden sıvıyı alamayız.
Tu debes ser Emmitt Arnett.
Sen Emmitt Arnett olmalısın.
¡ Vamos, Emmitt!
Hadi, Emmitt!
Emmitt, supongo que vas a quitar eso.
Emmitt, sanıyorum sen bunu halledersin.
Enséñame el dinero, Emmitt, o te juro que voy a conseguir un hacha y un soplete, y voy a hacer tu cuerpo tan pequeño como me sea posible.
Bana parayı göster, Emmitt, yoksa yemin ederim, bir bıçak ve pompa alır, vücudunu ayırabildiğim kadar küçük parçalara ayırırım.
Ese es Emmitt el actual entrenador de Coventry y me está señalando a mí, el número 17.
O Emmitt Coventry'in şimdiki koçu. Ve bana işaret ediyor, 17 numaraya yani.
Coventry y el entrenador Emmitt asumen la derrota con mucha dignidad.
Coventry ve Koç Emmitt mağlubiyeti ağırbaşlılıkla kabukl ediyor.
Detroit no hizo una inversión, Emmitt.
Detroit yatırım yapmadı, Emmitt.
Emmitt, tú lees sobre la economía.
Emmitt, ekonomi sayfalarını sen de okuyorsun.
- ¿ Para quién trabaja? - Emmitt Arnett.
- Kim için çalışır?
El mandamás de la mafia Dixie en Frankfort.
- Emmitt Arnett. Dixie mafyasının Frankfort'daki üst düzey adamı.
Hablo de Fletcher, el Picahielos.
Beni aptal yerine koyma, Emmitt! Fletcher'dan bahsediyorum, buz kıracaklı.
Porque es un fugitivo federal, quiere decir que todo lo que haga apunta directo a mí, lo que genera la pregunta obvia :
Benimkilerden biri değil. Çünkü kendisi federal bir kaçak yaptığı her şey beni hedef gösterir ki bu da aşikâr bir soruyu akla getiriyor, niyetin bu muydu, Emmitt?
Necesitaremos una foto de Emmitt Arnett.
Şimdi, Emmitt Arnett'in bir fotoğrafına ihtiyacımız var.
Tenías algo muy bueno aquí, Emmitt.
- Burada keyfin yerindeydi, Emmitt.
Tenías algo muy bueno aquí, Emmitt.
Burada keyfin yerindeydi, Emmitt.
Emmitt Smith, Barry Sanders, Curtis Martin- -
Emmitt Smith, Barry Sanders, Curtis Martin.
Se llama Emmitt Nutriales.
- Adı Emmitt Samurgil.
Tiene que haber alguien que pueda encontrar a mi Emmitt.
Emmitt'imi bulacak biri vardır mutlaka.
Encuentre a mi Emmitt, tráigalo a casa conmigo y mis bebés, por favor.
Emmitt'imi bul. Bana, çocuklarıma getir onu.
¡ Sí! Dos días para encontrar a Emmitt Nutriales. Bien.
Emmitt Samurgil'i bulman için iki günün var.
Busco a un mamífero desaparecido, Emmitt Nutriales, aquí está, que pudo haber frecuentado este establecimiento.
Kayıp bir memeli arıyorum... Emmitt Samurgil. Burada.
Sí, el viejo Emmitt.
Evet, bizim Emmitt!
Hola, Nangi. Estos amigos tienen unas preguntas sobre Emmitt, la nutria.
Nangi, bu elemanların susamuru Emmitt hakkında soruları var.
¿ Emmitt Nutriales?
- Emmitt Samurgil.
Es él, Emmitt Nutriales.
Bu o. Emmitt Samurgil.
Investigo el caso de Emmitt Nutriales.
Ve Emmitt Samurgil dosyasına bakıyorum.
Sólo queremos saber qué le pasó a Emmitt Nutriales.
Emmitt Samurgil'e ne olduğunu öğrenmek istiyoruz sadece.
Ese no es mi Emmitt.
Bu benim Emmitt'im değil.
- Vamos Emmet, tenemos que irnos.
- Haydi, Emmitt.
Emmitt, ¿ tienes algo que quieras decirme?
Emmitt, bana söylemek istediğin bir şey var mı?
- ¡ No me tomes por bobo, Emmitt!
Nereden bu fikre kapıldın?
¿ Emmitt?
Emmitt?
Emmitt.
Emmitt!