Translate.vc / español → turco / Facial
Facial traducir turco
1,829 traducción paralela
Me haré un facial hoy.
İşten sonra cilt bakımı yaptıracağım.
Tengo una cita para una depilación facial... y la brasileña a las cuatro.
Cilt bakımı randevum var ve saat nerdeyse 4 olmak üzere.
Se puede ejecutar algun reconocimiento facial.
Yüz tanıma sisteminde aratırlar.
Pelo facial.
Yüz bakımı, saç.
Podemos evaluar la placa epifisaria pero a ojo, diré que su tejido adiposo subcutáneo parece impúber, como su falta de vello facial y musculatura.
gelişmeyi etkileyebilir. Kıkırdak doku ölçümü yapabiliriz ama sadece bakarak söyleyebilirim ki yağ doku hücreleri, yüzdeki tüylenme ve kas gelişimi ergenlik öncesi gibi görünüyor.
... un masaje facial...
Bir yüz masajı...
... un masaje facial...
bir yüz masajı...
Yo no puedo ni pasar de contrabando crema facial.
Ben bir yüz kremini bile kaçak getiremiyorum.
Me puede crecer pelo facial realmente fácilmente.
Yüzümde çabucak tüy çıkmasını sağlayabilirim.
Haré que García busque su foto por mediante el reconocimiento facial, que busque en denuncias por desaparición.
Garcia'yı arayıp yüz tarama programıyla kayıp kayıtlarına bakmasını isteyeceğim.
¿ Puedes hacernos un favor y, ah, pasarla por el software de reconocimiento facial de tu base de datos?
Bize bir iyilik yapıp, veri tabanınızda bir yüz taraması yapabilir misin?
- Pásale el reconocimiento facial.
Yüz tanıma testi yapın.
Me refiero a putas, anal, doble anal, penetración, facial interracial.
Fahişeler, orospular, anal, ikili anal... sikişi, zenci pornosu.
En la segunda se concentraron en su mayoría en la región facial.
İkincide daha çok yüz bölgesine yoğunlaşılmış.
Me gustaría darte un lifting facial, también.
Ben de senin yüzünü dağıtmak isterdim.
Si alguien pregunta, estoy aprovechando tus habilidades de observación ; la lectura facial, memoria fotográfica.
Biri sorarsa, gözlemsel yeteneklerini, yüz okumanı foto grafik hafızanı, gasp ediyorum.
Tengo un verdadero dilema y me gustaría probar esto de la lectura facial suya.
Gerçek bir çıkmazdayım ve ben bunu denemek istiyorum şu senin yüz okuma olayını.
Lectura facial.
Yüz okuma.
Altura, color de ojos, estructura facial.
Boyu, gözleri, yüz hatları.
Sin cabeza, ni siquiera se puede hacer un reconocimiento facial.
Kafa olmadan, yüzle ilişkin kayıtları yapamıyoruz.
Tengo una coincidencia del escáner de reconocimiento facial.
Yüz tanıma tarayıcısında bir şey buldum.
¿ Estás en el libro facial?
"Facial book" ta mısın?
He dado un aviso global sobre nuestro asesino basándome en la descripción facial que tenemos.
Çizdirdiğimiz yüz eşkali üzerinden katil için bir yakalama emri çıkarttım.
Sufrió quemaduras de cuarto grado por todo el cuerpo, pero su estructura facial aún estaba intacta, así que hemos podido identificarla.
Tüm vücudunda dördüncü derece yanık oluşmuş. Ama yüzünden kimliği tespit edilebilir.
Si sabes algo, es que no te crece ningún tipo de vello facial.
Sen hiç de bıyık bırakamazsın
El programa de reconocimiento facial tomo una imágen entrando en el aeropuerto De Gaulle.
Yüz tanıma onları De Gaulle'ye doğru giderken tanıdı.
¿ Grabación facial?
Yüz tanıma?
Además Harrison está trabajando con Giordino y está frenando cualquier reconocimiento facial de Amos.
Tabii Harrison, Giordino ile beraber çalışmıyorsa ve herhangi bir yüz tanımayı Amos'dan saklamıyorsa.
Quiero tus ojos pegados a ese ordenador para el reconocimiento facial.
Yüz tanıma için gözün bilgisayarda olsun.
¿ Alguna coincidencia en reconocimiento facial?
Hiç yüz tarama izi var mı?
Harrison fue situado en un reconocimiento facial, que podría haber venido a través de Frank Giordino.
Harrison, Frank Giordino'nun bütün geçişlerine göz yumdu.
Tenemos una coincidencia en el reconocimiento facial sobre Hansby y Giordino.
Giordino ve Hansby'ın yüz tanıma izini bulduk.
Haz un reconocimiento facial.
Yüz tanıma programında tara.
El programa de imagen facial 3-D encontró a Virgil Downing.
3 boyutlu yüz görüntüleme yazılımı Virgil'in kaçmasını sağladı.
He pasado a esta chica por el reconocimiento facial.
Kızın yüzünü taradım.
Cuesta mucho dinero hacerse una operación plástica facial.
Bu ameliyatlar çok pahalı.
Y ahora tiene vello facial y una pose.
Şimdi ise saçları ve bir kişiliği var.
Me permite analizar la conducta leyendo la expresión facial y el lenguaje corporal.
Yüz ifadelerine, vücut diline göre davranış incelemesi yapabiliyorum.
Déjame hacer una búsqueda de reconocimiento facial.
Yüz tanıma programında aratayım.
Mi escáner de reconocimiento facial acaba de encontrar una coincidencia de Nikita.
Yüz tarama cihazı Nikita'yla uyumlu birisini yakaladı.
¿ El FBI los ha pasado por reconocimiento facial?
FBI, yüz taraması yaptı mı?
¿ Un facial?
Cilt bakımı mı?
Tu tienes una membresía para el museo de Einstein. y una molesta obsesión con la simetría facial.
Einstein Müzesine üyesin ve yüzdeki simetri konusunda aşırı derecede bir takıntın var.
Ni escáner de retina, de voz, huellas, reconocimiento facial, nada.
Retina taraması yok, ses, parmak izi, yüz tanımlama sistemi, hiçbir şey yok.
Pintura facial... roja, blanca y azul.
Yüz boyası. Kırmızı, beyaz ve mavi.
¿ Puedes pasarlas por la base de datos de reconocimiento facial?
Yüz tanıma sisteminden geçirebilir misin?
Firma aquí, indicando que intenté detenerte y lo hice utilizando una expresión facial severa.
Seni durdurmaya çalıştığımı ve sert bir yüz ifadesi yaptığımı belirtiyor.
Adam tiene una pequeña asimetría facial.
Yüzü hafifçe asimetrik.
Estoy con un niño con una pequeña asimetría facial.
Sana birşey danışacağım. Bir hastamın yüzü hafifçe asimetrik.
Vinimos aquí por lo de la asimetría facial.
Ama asıl yüzü asimetrik olduğu için geldik.
Después tuvo una parálisis facial aquí.
Sonra yüzünde kısmi felç başladı...