Translate.vc / español → turco / Fanfan
Fanfan traducir turco
71 traducción paralela
Fanfan.
Fanfan.
Entonces usted es Fanfan...
Demek Fanfan sensin...
Fanfan... sé que es ridículo, pero... no puedo dormir en la misma cama.
Fanfan... Belki saçma biliyorum ama... Seninle aynı yatağı paylaşamam.
¿ Fanfan?
Fanfan?
Fanfan... me das la llave, no hagas tonterías.
Fanfan anahtarı ver, saçmalama.
¡ Pobre Fanfan sin ningún encanto y menos gracia que una cucaracha!
Zavallı Fanfan'ın hiç cazibesi yok. Bir hamam böceği bile ondan süslü. O kasvetli.
Fanfan y yo nunca estaresmos juntos.
Fanfan ve ben asla öğrenemeyeceğiz.
Solo le haré la corte sin decirle nunca claramente que la quiero.
Fanfan ile sonsuza dek flört edeceğim onu sevdiğimi ona belli etmeden.
Ti, quiero congelar mi deseo. y el de Fanfan.
Ti, arzumun ebediyen kalıcı olmasını istiyorum Fanfan'ınki de.
Mi aventura con Fanfan no será real.
Fanfan ile olan maceram gerçekten kaçış olacaktır.
Fanfan...
Fanfan...
Le prohibí su entrada al palacio después de que dudará de la virtud de Madame Fanfan.
... Madam Fanfan'ın faziletinden şüphelendiğinizden beri saraya gelmenizi yasaklamıştım.
Señora su honor es tan precioso... como mis joyas de familia.
Bayan Fanfan'ın şerefi aile mücevherlerim kadar değerlidir.
Fanfan, realmente aprecio la sinceridad de nuestra relación.
Fanfan. Arkadaşlığımızdaki samimiyeti çok takdir ediyorum.
Esta noche a las 8, en el Renacimiento. Fanfan.
Fanfan.
Fanfan, solo quiero tu amistad.
Fanfan, istediğim sadece arkadaş olmak.
¡ Fanfan!
Fanfan!
Fanfan, si quieres aprobar,
Fanfan sınavı kazanmak istiyorsan eğer...
Y besando a Fanfan sólo puedo conseguir el mismo desastre.
Ve Fanfan'ı öpmek aynı felaketle son bulur.
¿ Y Fanfan?
Peki Fanfan?
Fanfan no esperará.
Fanfan beklemez.
Soy Fanfan.
Selam, ben Fanfan.
No soy un mirón, Fanfan.
Ben bir sapık değilim, Fanfan.
Fanfan tiene una opinión blanda de usted.
Fanfan'ın senden biraz hoşlandığını biliyorum.
Fanfan quiere conservar su... su amistad.
Fanfan arkadaşlığınızı muhafaza etmek istiyor.
Fanfan tiene una cosa que anunciar.
Fanfan'ın senden bir ricası var.
Fanfan, me gustaría pasar la noche aquí.
Fanfan, geceyi burada geçirmek isterim.
El animal quiere vivir con Fanfan, sin las molestias de la vida en pareja. Sin tapones para los oídos empapados...
Bu barbar, Fanfan ile yaşamak istiyor çiftlerin yaşadığı sorunları yaşamadan dertsiz, tasasız.
Fanfan no es un objeto.
Fanfan bir nesne değil.
Maud, prométame no decirle nada a Fanfan.
Maud, Fanfan'a söylemeyeceğine söz ver.
Fanfan, el amor siempre se vuelve ácido.
Fanfan, aşk sonsuza dek sürmez.
¿ Fanfan tiene una hermana?
Fanfan'ın ablası var mı?
¿ Fanfan nunca te lo dijo?
Fanfan anlatmadı mı sana?
- Es mía.
- Bana söz vermiştin! - Bana da. Söyle Fanfan.
- Fanfan.
- Fanfan.
- No tengo los recordatorios.
- Fanfan ne? - Bilmiyorum. - Doğum yeri...
- Bien, Fanfan, 5 pies, 6 pulgadas, nacido en Paris.
- Tamam, şöyle yazın : Fanfan, Bir atmış sekiz boyunda, Paris doğumlu. Zilleri çalın!
- Lison, acepta usted a Fanfan aquí presente como esposo?
- Lison, kimden olduğu belli olmayan Fanfan'ı kocalığa kabul ediyor musun?
- Fanfan, acepta usted a Lison, aquí presente, como esposa?
- Ya siz Fanfan? Burada hazır bulunan Lison'u karılığa kabul ediyor musunuz?
- Fanfan!
- Fanfan!
- Fanfan.
- Fanfan. - Fanfan ne?
- Bien corto.
- Sadece Fanfan.
Si usted tiene relaciones... cuando se tiene esa franqueza,
Yüzbaşı Franchise. - Bay Fanfan!
Fanfan se ha convertido en Fanfan el Tulipán.
Sadece Fanfan yerine, Fanfan La Tulipe olacak.
Ha hecho matar a dos reclutas que me han guiñado un ojo. Escuchas, Fanfan?
.. Fanfan, dinliyor musun?
- Usted atiende al que Fanfan hirió?
- Bir şey yapmadan böyle duracak mısınız? Fanfan'ı öldürecek!
- Sí, gracias a un conocedor, Fanfan.
- Neyse ki.. Fanfan adında biri kurtardı bizi.
No le haré daño.
Size zarar vermeyeceğim. Hatırlayın.. Fanfan.
- Señor. Fanfan! Usted aquí.
- Bay Fanfan siz burada ne..?
Es Fanfan, El parisino.
.. Ve kim biliyor musunuz? Parisli!
Soy Fanfan!
.. Fanfan la Tulipe.