Translate.vc / español → turco / Fauré
Fauré traducir turco
43 traducción paralela
La Sra. Fauré trabaja en el departamento de parques.
Ayrıca şehrimizdeki çevre düzenini sağladıklarını da biliyorsunuz.
Que la Sra. Fauré sea horticultora va a su favor.
Ben bu çiftin o adam gibi sıra dışı şeyler yapacağını sanmıyorum.
- Buenas noches, Sra. Fauré.
- İyi akşamlar Bayan Forey.
- Buenas noches, Sra. Fauré.
- İyi geceler Bayan Forey.
¿ Sra. Fauré?
- Bayan Forey.
- Busco a Georges Fauré.
- George Forey'le konuşmak istiyorum.
- Georges Fauré causa problemas.
George Forey sorun demek.
- A ver a la Sra. Fauré.
- Bayan Forey'i görmek için geldim.
¿ Dónde vivía usted, Sr. Fauré? Antes de casarse.
Evlenmeden önce nerede yaşıyordunuz?
- ¿ Habla usted francés, Sra. Fauré?
Fransızca biliyor musunuz Bayan Forey?
- ¡ Continúe, Sr. Fauré!
- Siz devam edin Bay Forey.
Georges Fauré es un viejo amigo.
Bu eski bir dostum, George Forey.
Chicos, éste es el Sr. Fauré, ha estado en África.
Bay Forey. Çocuklarım! Bay Forey'le tanışın.
Me preguntaron cosas del Sr. Fauré.
Bay Forey'in ne yaptığını sordular.
Y si la Sra. Fauré fue a África y tal...
Ve Bayan Forey'in Afrika'ya gidip gitmediğini sordular.
- ¿ "La Sra. Fauré"?
Bayan Forey mi?
Éste es Georges Fauré, de París.
- Merhaba anne. Bu George Forey. Paris'ten.
Permítanme presentar a Georges Fauré.
Sizi George Forey'le tanıştırmak istiyorum.
- ¿ Con el famoso Fauré? - ¿ Quién?
- Difoy'la bir akrabalığın var mı?
- ¡ Con ustedes, Georges Fauré!
Teşekkür ederim. Ve şimdi George Forey.
¡ No tenemos todos los días a un Fauré!
Evimize her gün bir besteci gelmiyor. - Bu doğru.
Sr. Fauré, espere aquí.
Siz buraya girin Bay Forey.
Sra. Fauré, acompáñeme.
Ve Bayan Forey, beni izleyin.
Sr. Fauré, como sabe, dudamos de la autenticidad de su matrimonio.
Bildiğiniz gibi evliliğinizi gözden geçiriyoruz.
- ¿ Se llama Brontë Mitchell Fauré?
Yemin ederim. Adınız Bronte Mitchell Forey mi?
El Sr. Fauré vino con esto para usted.
Bay Forey şimdi uğradı. Bunu vermemi söyledi.
- ¡ Sr. Fauré!
- Hadi Bay Forey!
Soy su nuevo oficial de probation reemplazo al Inspector Fauré.
Senin yeni şartlı tahliye memurunum. Polis şefi Faure'nin yerine.
Interrumpimos "El Réquiem de Favre" para traerles una severa advertencia de tormenta.
Acil bir hava durumu uyarısı yapmak üzere Fauré'nin Requem eserini yarıda kesiyoruz.
Creo que estamos teniendo un enfoque parecido del tempo más sensato en Fauré.
Sadece Fauré ile aynı tempoyla çaldığımızı düşünüyorum.
De hecho, comencemos con Fauré, ¿ quieren?
Hatta Fauré ile başlayalım, tamam mıyız?
Es usted un grosero y un imbécil.
Sen görgüsüz ve aptalsın, Bay Faure.
El Sr. Faure dice que son los enemigos de Francia.
Bay Faure, Yahudilerin Fransa'nın düşmanı olduğunu söylüyor.
Piensa en Blum, Herriot, Edgar Faure y Pompidou.
Düşünsene : Blum, Herriot, Edgar Faure ve Pompidou.
- El Sr. Fauré.
- Bay Forey.
- ¿ Sr. Fauré?
Ben bakarım. - Bayan Forey'le konuşabilir miyim?
- Sr. Fauré...
- Bay Forey.
Para mí la mejor de las muertes es la de Félix Faure.
Felix gibi olmak isterdim.
El querido Félix Faure, presidente de la República Francesa en ese momento.
Fransa Cumhuriyetinin başbakanıydı.
¿ Puedes conseguir la grabación de la esquina Cassagne-Felix?
Cagnan. La Cassagne-Felix Faure sapağındaki sokak görüntülerini alır mısın?
Gracias. No. Gracias a Gaston Plante y a Camille Faure.
Hayır, Gaston Plante ve Camille Faure'e teşekkür et.
Siempre me levanto muy temprano... en la mañana después de llegar. ILUSTRACIÓN POR ROGER EBERT - Camino por el Rou Félix Faure, pasando por los vendedores de flores, las pescaderías descargando ostras congeladas, y en un particular café, en una mesa especial, ordeno, en un penoso francés, un café con leche, un Perrier y un croissant.
Cannes'a geldikten sonra her sabah erkenden kalkar Felix Faure Caddesi boyunca yürür, çiçek satıcılarını buza yatırılmış istiridyeleri boşaltan balıkçıları geçer ve aynı kafede, aynı masaya oturur, rezalet bir Fransızcayla bir sütlü kahve, bir Perrier ve bir kruvasan sipariş ederim.
Concéntrate en Faure y Britten.
Faure ve Britten'e çalış.