English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Fernanda

Fernanda traducir turco

59 traducción paralela
¡ Fernanda!
Fernande! Fernande!
Y para encontrar Manuela Fernanda es más difícil que los cromos de futbol.
Ve Nela'yı bulmak samanlıkta iğne aramak gibiydi.
- Fernanda.
- Fernando.
Fernanda, aunque se esfuerce, sólo puede hacer helado para ti.
Fernando, ancak sana yetecek kadar dondurma yapabilir.
presentando a Walt Tenor como Mack Beasley con Fernanda Lima como Susie
Mack Beasley rolünde Walt Tenor Susie rolünde Fernanda Lima
Jorge, Oliver, Natalia, Cristina, Fernanda, Carolina, Mirelia, Gabriella... y Sebastian.
Jorge, Oliver, Natalia, Cristina, Fernanda, Carolina, Mirelia, Gabriella... ve Sebastian.
Fernanda Lauer.
Fernanda Lauer.
- Buscamos a Fernanda Lauer.
Biz Fernanda Lauer i arıyoruz.
- No te arriesgues Fernanda.
Kendini riske atma Fernanda.
Fernanda Lauer, soy el sheriff Bannerman.
Fernanda Lauer, ben Şerif Bannerman.
Nuestra estúpida pequeña broma mató a Fernanda, ¿ no es suficiente para ustedes?
Aptalca şakamız Fernandanın ölümüne neden oldu. Bu sizin için yeterli değil mi?
- Mientras asesinaba a Fernanda, tu hermano se hacía pasar por tí.
Fernanda öldürüldüğü anda,
¿ Mataste a Fernanda?
Fernanda yı sen mi öldürdün?
Para Fernanda y su madre.
Fernanda ve annesi için.
Él tenía una aventura con Fernanda, y George lo descubrió.
Fernanda ile ilişkisi olduğunu ve George un bunu farkettiğini söyledi.
George dice que fuiste tu quien asesino a Fernanda.
George senin Fernanda yı öldürdüğünü iddia ediyor.
Pero tu y yo sabemos... que tu matastes a Fernanda, y noo George. ¿ De acuerdo?
Ama sen ve ben biliyoruz ki Fernanda yı sen öldürdün, George öldürmedi, değil mi?
Por el asesinato de Fernanda Lauer.
Fernanda Lauer öldürme suçundan tutuklusun.
Fernanda, tómame una foto.
Fernanda, hadi fotoğraf çekilelim.
- Fernanda.
Adım Fernanda.
Me llamo Fernanda.
Adım Fernanda.
La llamada cayó en una casa alquilada a nombre de Fernando Veronesi.
Arama, Fernanda Veronesi'ye kiralanmış bir evden.
¿ Fernando Veronesi?
Fernanda Veronesi?
Casado con María Fernanda Olmedo Sánchez.
Maria Fernanda Olmedo Sanchez'le evli.
- Fernanda Talan.
- Fernanda Talan.
Fernanda era prima nuestra, por parte de la familia de mi madre.
Fernanda annemin tarafından olan kuzenimdi.
¿ Cuándo fue la última vez que vieron a Fernanda?
Fernanda'yı en son ne zaman gördünüz?
Fernanda cambió mucho aquí.
Fernanda burada büyük değişiklikler yapmıştı.
¿ Fernanda alguna vez abusó del alcohol?
Fernanda daha önce hiç alkol bağımlılığı sorunu yaşamış mıydı?
¿ Qué Fernanda estaba involucrada con drogas?
Fernanda ilaçlar içinde kendisini mi kaybetti yani?
¿ Descubrir algo para culpar a Fernanda de ser asesinada?
Fernanda'nın cinayete kurban gidişinde onun hatasını arayarak mı?
Fernanda era un amor, una buena empleada.
Fernanda sevgi dolu bir insandı, çok çalışkandı ayrıca.
Harán una vigilia con velas, por Fernanda.
Fernanda için mum ışığı töreni düzenlenecek.
Así que la oficina donde Valerie Bestin trabajaba está en la misma ruta que la fábrica donde trabajaba Fernanda Talan.
Demek ki Valerie Bestin'in işyeri ile Fernanda Talan'ın işyeri aynı otobüs güzergâhındaymış.
En su mayoría ella tomaba el autobús, justo como Fernanda.
Genelde otobüsle gidip geliyormuş, tıpkı Fernanda gibi.
Es un estilo muy similar al que estaba usando Fernanda...
Çok benziyor Fernanda'nın giydiklerine diyorum yani harika olmuş.
Fernanda Talan y Valerie Bestin ellas viajaban en este autobús todos los días.
Fernanda Talan ve Valerie Bestin ikisi de her gün bu otobüste gidiyordu.
El Cavernícola no asesinó a Fernanda y a Valerie. Confía en mí.
Fernanda ve Valerie'yi Caveman öldürmedi.
La familia de Fernanda fue lo suficientemente amable en incluirnos en esta vigilia porque todos estamos trabajando para el mismo fin.
Fernanda'nın ailesi bizleri bu gece davet ederek nezaket gösterdiler çünkü hepimiz aynı sonla uğurlanacağız.
No dejemos que Fernanda y Valerie mueran en vano.
Fernanda ve Valerie boş yere ölmüş olmasınlar.
Fernanda le estaba dando a su amiga, Valerie Bestin cajones de gaseosa para repartir a los vagabundos, ¿ sí?
Fernanda, evsiz insanlara versin diye arkadaşı Valerie Bestin'e içeceklerden veriyordu, değil mi?
Pero cuando Fernanda se enfermó, comenzó a investigar un poco.
Fernanda'da hastalanınca durumdan şüphelenip araştırmaya başladı.
Fernanda se dio cuenta de todo, comenzó a hacer preguntas.
Fernanda bir şeyler olduğunu anladı ve sorular sormaya başladı.
Fernanda no se rendiría dijo que teníamos que hacer un retiro masivo.
Fernanda işin peşini bırakmayacaktı. Ürünleri toplatmamız gerektiğini söylüyordu.
Fernanda era mi prima.
Fernanda benim soyumdandı.
¿ Sabes dónde puse mis zapatillas negras?
Fernanda benim siyah spor ayakkabılarımı nereye koydu acaba?
Va, por favor, Fernanda...
Lütfen Fernanda...
Don Anco, la doctora Fernanda, casi todo el mundo.
Bay Anco, Dr. Fernanda, herkes denilebilir.
Sólo un cabezón como Fernanda podría decir algo así.
Ancak Fernanda gibi bir ukala böyle bir şey der.
- ¿ Fernanda, una banana?
Fernanda, muz?
¿ Qué miras, Fernanda?
Neye bakıyorsun Fernanda?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]