English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Fili

Fili traducir turco

453 traducción paralela
Una mañana le disparé a un elefante en mi pijama. Cómo se metió en mi pijama, no lo sé.
Bir sabah pijamalı bir fili vurdum.
Según usted, una tumbaría a un elefante.
Size göre, bir tanesi bir fili yere sermek için yeterli.
- No, seguimos a un elefante moribundo.
- Hayır, ölmek üzere olan bir fili izlemiştik.
Y lo decidí en el momento en que te descubrí espiando tras la puerta. El gran Dodsworth dedicándose al oficio de espía.
Seni, Büyük Dodsworth'u, kapalı kapılar ardında sinsi sinsi dolaşan fili bulduğum şu anda kararımı verdim.
Y el domingo pasado, llevaba uno azul, con un sombrero lila. Otra equivocación.
Şans getirsin diye beş gündür fili okşuyorsun ama beş gün içinde atılıyoruz.
¿ Ya Santa trajo el elefante?
- Efendim? Noel Baba fili getirmedi mi daha?
Por ejemplo, lo que hace un elefante.
Mesela, sürüsünden kopmuş bir fili ele alırsak...
Vean al elefante devorador de hombres.
İnsan yiyen fili görün.
Robaste a la elefanta, ¿ verdad?
Fili sen çaldın, değil mi? Cevap ver!
¿ Por qué al elefante nadie le roba su colmillo?
Fili zifiri karanlıkta hem de sisli havada saldırtan nedir?
¡ El paquidermo más pequeñito y poderoso del mundo!
Dünyanın en güçlü minik fili!
Y ahora, les presento... al elefante mas pequeño del mundo... el que saltará desde este trampolín... en un solo salto... a lo alto de esta pirámide, agitando su banderita... para un gran clímax!
Ve şimdi karşınızda dünyanın en küçük fili. Tramplenin üzerinde yaylanacak ve tek sıçrayışta piramidin tepesine inip, bayrağı sallayarak muhteşem bir final yapacak.
¡ El único elefante volador del mundo!
Dünyanın tek uçan fili!
Quieres que el elefante vuele, verdad?
Sen bir fili uçurmak istiyorsun, öyle değil mi?
¿ Eso puede cargar con un elefante como Simba?
- Bu şey Simba gibi bir fili taşır mı?
Alfil reina blanca, a cinco caballo rey blanco.
Beyaz vezirin fili, beyaz şahın atına beş.
¡ Oh! ¿ Dónde estaba yo? ¿ En alfil rey tres?
Ah, şah fili üçte neredeydim?
Su elefante estaba en el suelo y ella...
Oyuncak fili yerdeydi, kız da...
¿ No ve a una elefante o la tengo que pintar de rojo?
Bir fili bile görmüyor musun, yoksa onu kırmızıya mı boyamam gerek?
Le dije que trajera un médico y vuelve con un elefante.
Onu doktora yollarım, doktor yerine bir fili alır getirir.
¿ Quieren que este elefante se quede sin trabajo?
Ne yapmaya çalışıyorsunuz, koca fili yolundan çevirmeye mi?
Usted es como aquel ciego que visita al elefante.
Fili elleyen kör adam gibisin.
Yo encontré la mujer de tres cabezas y al único elefante que sabía tocar "Sur le pont d'Avignon" al piano.
Barnum için üç kafalı kadını ve piyanoda "Sur le pont d'Avignon" u çalan fili bulan benim.
¡ Saquen a ese elefante de ahí!
Fili dışarı çıkarın!
Dile que lo adorne para ir a casa de los Ganguli.
Söyle ona fili güzelce süslesin. Ganguli'nin evine gidecek.
Gregory, ¿ podrías sacar el elefante que hay en el pasillo de entrada?
Gregory, o fili holümden çıkarabilir misin? Kalacak mısın?
Tengo tanta hambre, que podría comerme un elefante entero.
O kadar açım ki... bir fili yiyebilirim.
Meted las cabras y el elefante en los coches.
Yapmanız gereken keçileri ve fili arabaya bindirmek.
No pudisteis meter el elefante en el coche, ¿ eh?
- Fili kamyona yükleyemediniz mi?
Tenía miedo de que tuvieras que dispararle.
Boğa fili vurmak zorunda kalacağından korktum.
El caballo se come al alfil.
At fili alır.
El caballo... se come al alfil.
At... fili alır.
Si hubiera traído un elefante,
Eğer kızın orada bir fili olsaydı...
- ¿ Quieres ver el elefante?
- Fili mi görmek istiyorsun? - Hayır.
- No, iré a ver el elefante.
- Hayır. Sanırım fili göreceğim.
El caballo se come al alfil.
At da fili alır.
Vamos a lavar al elefante.
Fili yıkayacağız.
De un soplo tumbaba hasta a un elefante!
Üfleyince bir fili bile uçurabiliyordum.
Se ve como dos elefantes haciendole el amor a un coro masculino
Bana bir erkek korosunda sevişen iki fili andırıyor.
- Esta cosa detendría un elefante.
- Bu şey bir fili bile öldürür.
- Podría matar a un elefante.
- Bu bir fili durdurmaya yeter.
Caballo al alfil.
Fili sür.
¿ Cómo metería cuatro elefantes en un Volkswagen rojo?
Kırmızı bir VW'a dört fili nasıl sığdırırsın?
Pero le pintó dientes en los labios y le enseñó a parecer feroz para poder intimidar hasta a un elefante.
Ama bunu telafi etmek için, onun dudaklarını dişi varmış gibi renklendirmiş ve ona öyle iyi kızgın rolü yapmayı öğretmiş ki bir fili bile korkutabilecek hale gelmiş.
No debió mover el alfil ni raptarme.
Ne o fili oynayacak, ne de beni kaçıracaktınız.
Con una cucharadita de estos polvos puedes matar a un elefante ".
Bu tozun bir kaşığıyla bir fili bile öldürebilirsin. "
Una cucharadita de estos polvos puedes matar a un elefante.
Bunun bir kaşığı ile bir fili bile öldürebilirsin.
Dwalin, Balin Kili, Fili Dori, Nori y Ori.
Dwalin, Balin Kili, Fili Dori, Nori ve Ori.
- Por favor no voltees el elefante.
- Lütfen fili çevirme, Audrey.
- Filia.
- Fili.
Saca inmediatamente ese elefante de esta casa.
O fili hemen bu evden çıkartıyorsun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]