Translate.vc / español → turco / Foreman
Foreman traducir turco
1,130 traducción paralela
¡ Foreman ha sido golpeado tres o cuatro veces!
Foreman üç dört defa darbe aldı!
Ali sale de las cuerdas y le golpea con la derecha y puedes ver saltar el sudor de la cara de Foreman como una fuente y de pronto te das cuenta que esta locura esta planificada me volví a Norman, estaba perplejo,
Ali, iplerden ayrılıp ona bir sağ vurdu ve Foreman'ın yüzünden çeşme gibi dökülen teri görebilirdiniz ve birden farkına vardım ki bu çılgınlık daha önceden planlanmış. Sonra Norman'a döndüm, onun da oldukça kafası karışmıştı ama dedim ki, " Dişi şeytan onu ele geçirmiş!
pero dije, "El súcubo le ha cogido!", refiriéndome a la mujer con las manos temblorosas que los hechiceros habían dicho que tocaría a Foreman y le destrozaría.
Bana büyücü doktorlar tarafından söylenen elleri titreyen kadın, Foreman'a dokunacak ve onu yok edecekti.
... la táctica de Ali, dejar que Foreman le golpee.
... Ali'nin taktiği, onun yumruklamasına izin vermek.
Golpea sobre el hombro de Foreman.
Foreman'ın omzunun üstünden çalışıyor.
Foreman se pone de rodillas en el ocho.
Foreman, sekizde dizlerinin üstüne geliyor!
Tumbó a... George Foreman
George Foreman'ı nakavt ediyor!
Muhammad Ali, boma ye George Foreman.
Muhammad Ali, boma ye George Foreman.
'Fue una actuación clásica y tan hermosa'que en el momento en que Ali lanzó el golpe noqueador, 'Foreman empezó a retroceder, Ali lo siguió alrededor,
O kadar klasik ve güzel bir performanstı ki Ali nakavt yumruğunu attığında Foreman düşmeye başladı, Ali onu takip etti...
'Ver al hombre que se recuperó después de aquello,'la manera en la que reconstruyó su personalidad,'es difícil encontrar en América alguien más afable que George Foreman.
Bunun üstesinden gelen bir adamın kişiliğini nasıl yeniden inşa ettiğini görüyordunuz ve artık Amerika'da, George Foreman'dan daha cana yakın insan bulmak zordu.
'Foreman se ha convertido en una persona fabulosa en la vida Americana.'
Foreman, Amerikan hayatında müthiş bir şahsiyet hâline geldi.
Robbie tiene cita mañana con el Dr. Foreman en el Johns Hopkins.
Yarın, Dr Robbie Forman Johns Hopkins aldı.
No recuerda que le dije muy claramente al teléfono que no teníamos agenda para el Dr. Foreman ni camas disponibles en el programa de internaciones.
Özür dilerim. O açıkça hatırlar telefonla söylendi... Dr Formda hiçbir ücretsiz yoktur bizim yataklı hastane boş değil zaman.
Sr. Presidente, ¿ han alcanzado un veredicto?
Bay Foreman, jüri kararını verdi mi?
Sr. Presidente, miembros del jurado, ¿ han llegado a un veredicto?
Bay Foreman. Jüri üyeleri bir karara vardınız mı?
Señoría, Sr. Foreman, damas y caballeros del jurado.
Sayın yargıç, Bay Foreman, sayın jüri üyeleri...
¡ Vamos Foreman, bésala!
Hadi be Forman, göster kendini.
Sr. presidente del jurado.
Bay Foreman.
¡ Orden! Gracias, Sr. presidente.
Teşekkür ederim Bay Foreman.
El dos veces campeón de peso pesado, George Foreman, está aquí para decirnos más sobre Tyson.
İki kez dünya şampiyonu olan George Foreman yanımızda. Bize Mike Tyson'ın şansından bahsedecek.
Sr. Foreman, ¿ el Jurado llegó a un veredicto? - Así es.
Sayın jüri başkanı, jüri bir karara vardı mı?
Sra. Foreman, ¿ el jurado tiene un veredicto?
Jüri bir karara vardı mı?
Sr. Foreman, ¿ el jurado tiene su veredicto?
Sayın Başkan, jüri bir karara vardı mı?
Señora Forman, Necesito un café.
Bayan Foreman, bana kahve lazım.
Muy bien, Forman. eso tiene significado.
Pekala Foreman, bu biraz kabacaydı.
Okay, Forman, mira, hombre. No te estoy diciendo como vivir tu vida... pero si alguien tocara las pantaletas de mi madre...
Bak Foreman dostum, sana hayatını nasıl yaşaman gerektiğini söylemiyorum, ama birisi annemin külotlarını elleseydi,
Bien, Forman, tengo una solución... para todo esto de ser-un-dolor-en-mi-trasero, y que nosotros-compartamos-la-habitación.
Tamam Foreman, senin bu odamı-paylaştığım-baş-belası-durumunla ilgili bir çözümüm var.
Señor Carl...
Bay Foreman.
- Eres con el que tropecé.
- Siz işe alınan kişi misiniz? - Dan Foreman.
- Dan Foreman. Carter Duryea.
Carter Duryea.
- Encantada... de conocerlo.
- Bayan Foreman.
Me llamo Dan Foreman...
İsmim Dan Foreman.
Dan Foreman.
Dan Foreman.
Sr. Foreman, ¿ tienen su veredicto?
Ve küçük şeytan.
Mr. Foreman, Cual es su desición?
Mr. Foreman, kararınız ne?
Sr. Foreman, ¿ cuál es el veredicto? Hallamos a Peter Griffin culpable de asesinato en primer grado.
Şimdi canlı yayında, tehlikede olan başkanlığını koruma çabalarında olan... başkan Peter Griffin bir konuşma yapacak..
Soy Rich Little, imitando a Howard Cosell, desde el cuadrilátero con George Foreman.
Ben Howard Cosell taklidi yapan Rich Little, ve hemen yanımda George Foreman var.
He hecho una gran compra : Una parrilla de George Forman. En "eBay".
George Foreman mangalını çok iyi fiyata aldım. eBay'den bir tıklamayla.
Es el único extintor respaldado por Lynda Carter y George Foreman.
Linda Carter ve George Foreman'ın desteklediği tek yangın söndürücü.
Sr. presidente del jurado, ¿ el jurado tiene un veredicto?
Bay Foreman, jüri bir karar verdi mi?
Michele Foreman, la directora es de Jersey.
Michele Foreman, yönetmen o da Jersey'den.
El campeón de los pesos pesados recibe la obligatoria cuenta de ocho y Foreman se muestra muy sereno.
Ağırsiklet şampiyonu yerde, sayı sayılıyor... ve Foreman sanırım.
¡ Foreman vuelve a atacar a Joe Frazier!
Foreman Frazier'i yeniyor.
¡ George Foreman es el campeón mundial de los pesos pesados!
George Foreman dünya ağırsiklet boks şampiyonu.
Muhammad Ali y George Foreman en Kinshasa, Zaire.
Muhammad Ali ve George Foreman Kinshasa'da, Zaire.
CLINICA de EPILEPSIA INFANTIL Consultorio del Dr. Foreman.
[telefoncsöngés] Dr Forman cerrahi.
Hice que todo el equipo viniera hoy. - Dan Foreman está aquí.
- Dan Foreman burada.
- Señora Foreman.
Tanıştığımıza çok sevindim.
Hola, soy el señor Foreman.
Merhaba ben Bay Foreman. Kimsiniz ve kaç yaşındasınız?
¿ Cuál es?
Mr. Foreman, jüri karara...
Sr. Foreman, ¿ ha llegado el jurado...?
Yanında olacağım, içini görecek bu aşkla