Fowler traducir turco

El Sr. Horace dice que tome el tren de la tarde hasta Mobile y que traiga de vuelta al Juez Sol Fowler, su abogado...

Bay Horace senden akşam treniyle gidip avukatı Hakim Sol Fawler'la birlikte dönmeni istiyor.

El Sr. Horace dice que tome el tren de la tarde hasta Mobile y que traiga de vuelta al Juez Sol Fowler, su abogado y que debo llevarlo a la casa mañana.

Bay Horace senden akşam treniyle gidip avukatı Hakim Sol Fawler'la birlikte dönmeni istiyor. Yarın onu da alıp evimize gelmeni istiyor.

Fowler ha venido aquí cientos de veces.

Fowler buraya daha önce yüzlerce kez geldi.

Pero hoy vino al banco y justo después mandó a buscar a Fowler.

Ama bugün bankaya uğradı ve hemen ardından da Fowler'ı çağırttı.

¿ No les dije que mandó a buscar al Juez Fowler?

Hakim Fowler'ı çağırttığını söylemedim mi?

Te asigno a Fowler y Constantino desde mañana.

Yarın başlamaları üzere sana Fowler ve Constantino'yo veriyorum.

Cuando Halloran llame a la central, o Fowler o Constantino, decirles que Garzah puede ser nuestro McGillicuddy.

- Peki, efendim. - Şimdi dinle, Ben. Halloran, Fowler ya da Constantino ararsa - davanın anahtarının Willie Garzah olabileceğini söyle.

Ellos son Stein y Fowler y McHugh.

Bu Stein ve Fowler. Bu da McHugh.

No, él es Fowler.

Fowler o. Ben Mike McHugh.

Fowler, siempre tengo miedo. ¡ Muy bien!

- Fowler, ben hep korkarım.

Will Kane y Amy Fowler. Comparecéis ante mi presencia cómo juez de paz de esta ciudad para ser unidos con el santo lazo del matrimonio.

Will Kane ve Amy Fowler, kutsal evlilik bağı ile bağlanmak için huzuruma geldiniz.

Will Kane ¿ aceptas a la señorita Amy Fowler como tu legítima esposa..., para amarla y respetarla hasta que la muerte os separe?

Sen, Will Kane, Amy'i şu andan itibaren ölene dek karın olarak kabul ediyor musun?

Fowler, How y yo formamos la junta de vecinos.

Fuller, Haland ve ben belediye meclis üyeleriyiz.

Unos cuantos fuimos al campamento Fowler, en el río. Irene había quedado con Harry Bell.

Bir grup olarak nehir kıyısında Fowler's Camp'a gidiyorduk, ve Irene Harry Bell'le buluşacaktı.

Nancy Archer, cuyo nombre de soltera es Nancy Fowler heredera de los millones Fowler y propietaria del fabuloso Diamante Estrella de la India se unió a la asociación internacional de la gente que observo satélites.

Nancy Archer, eski adıyla Nancy Fowler Fowler mirasının varisi ve muhteşem Hindistan Yıldızı elmasının sahibi gittikçe genişlemekte olan Uçan daire-gören kitlesine katıldı.

Sr. Fowler, esa suite la ocupan los Vidal.

Bay Fowler, o süitte Vidal'lar var.

- Hola, Fowler, ¿ cómo está?

- Merhaba, Fowler, nasılsınız?

Cuánto lo siento, Sr. Fowler. ¿ Me disculpa?

Özür dilerim, Bay Fowler. İzninizle, lütfen.

¿ Algún antiguo amor, Sr. Fowler?

- Eski âşıklarınızdan biri mi, Bay Fowler?

Sr. Fowler, ¿ no vamos a acabar la partida?

- Bay Fowler, oyunu bitirecek miyiz?

Mala suerte, Sr. Fowler.

Şansınız yokmuş, Bayan Fowler.

Deme mi chelín, por favor, Sr. Fowler.

Bir şilin lütfen, Bay Fowler.

Pobre Sr. Fowler, ¿ alguna vez ha ganado?

Zavallı Bay Fowler, hiç kazanmış mıydı?

Sr. Fowler, ¿ podría acercar esa silla, por favor?

Bay Fowler, şu koltuğu buraya getirir misiniz?

Por favor, Sr. Fowler, nos estamos desviando del tema...

Lütfen Bay Fowler, konudan uzaklaşıyoruz.

Bien, Sr. Fowler, ¿ deduzco que apoya tomar medidas?

Evet Bay Fowler, sanırım siz tavır konmasından yanasınız.

¿ Está a favor de tomar medidas, Sr. Fowler?

Tavır koymaktan yana mısınız, Bay Fowler?

¿ Apoyas al Sr. Malcolm y su defensa del vicio o apoyas los valores cristianos del Sr. Fowler y míos?

Ahlâksızlığı savunan Bay Malcolm'un mu yoksa ben ve Bay Fowler gibi ahlâki değerleri savunanların mı yanındasın?

En 1957 tuvimos un empleado, un tal Fowler, que también era muy popular.

- 1957 yılında,.. ... Fowler adında bir çalışanımız vardı. O da çok popülerdi.

Y no deberías hacerle caso a Julie.

Belki de Julie Fowler in söylediği her şeye çok önem vermemelisin.

ROBERT FOWLER VÍCTI MA DE ASESI NATO EN LOS ALPES

Alpler'deki Kayak Cinayetinin Kurbanı Robert Fowler

Un movimiento en falso y le diré a sirJason... que tu nombre real es Phillipa Fowler. ¿ Oíste?

Yanlış bir hareket yaparsan, SirJason'a gerçek adının Phillipa Fowler olduğunu söylerim.

Ya que sabes que mi nombre real es Phillipa Fowler... probablemente sabes que a mi padre, Robert Fowler, lo mataron en Suiza. - ¿ Qué hacía ahí?

Madem gerçek adımın Phillipa Fowler olduğunu öğrendin babam Robert Fowler'ın İsviçre'de öldürüldüğünü de biliyorsundur.

Buenas noches, Srta. Fowler.

İyi akşamlar, Bayan Fowler.

- Es la Sra. Fowler.

- Bu Bayan Fowler.

Fowler.

Fowler.

Eso es, Fowler.

Evet. Fowler.

Ahora debo decirle al Dr. Fowler que está despierto.

Uyandığınızı Dr. Fowler'e bildireyim.

Fowler.

- Fowler. Buradan.

El que está ahí es George Fowler.

Burada sadece, George Fowler adında biri yatıyor.

Sí, Fowler, ¿ Lo encontraste?

Evet, Fowler. Buldun mu onu?

Fowler tomó el arma del tipo y comenzó a dispararle a las luces,

Fowler herifin silahını alıp sağa sola ateş etmeye başladı.

Debo pagarle la fianza a Fowler otra vez, Me está volviendo loco,

Fowler'ın kefaletini yatırmam gerek. Bu herif beni deli ediyor.

Fowler está a cargo de la sala de control señor.

Fowler kontrol odasında, efendim.

El Teniente Fowler te ayudará a ingeniar un modo para llevar a los heridos hasta la escotilla de escape.

Lieutenant Fowler's gonna help you fıgure out a procedure... to get these people through here to the escape hatch.

- Fowler cheque averías en popa.

Fowler, Kıçtaki hasarı kontrol et.

- Fowler Ud. va en el primer viaje.

Fowler, İlk gidecek sensin.

Sr. Fowler.

Bay Fowler.

Un movimiento en falso, Srta. Fowler.

Duyuyor musun?

Mandy te lo dijo.

Ters bir hareketinde, Bayan Fowler. Mandy sana söylemiş.

Se apellidaba Fowler.

Adı, Fowler idi.