Translate.vc / español → turco / Fridays
Fridays traducir turco
35 traducción paralela
Una vez le hizo a ese chico Dorski una M en un aparcamiento de TGI Fridays.
İçlerinden Dorski denen bir çocuğa, TGI Friday's'in otoparkında sakso çekmiş.
Ella incluso le hizo una M a un chico llamado Dorsky en el estacionamiento de un TGI Fridays
Dorski adında bir çocuğa TGI Fridays'in otoparkında sakso bile çekmiş.
¿ Quieres ir a TGI Fridays?
TGI Fridays'e gitmek ister misin?
¿ TGI Fridays?
TGI Fridays mi?
Y luego Dave Dorsky apareció y me llevó al TGI Fridays
Sonra da Dave Dorski çıktı, beni TGI Fridays'e götürdü. Sonra...
Que me dices si tu y yo vamos a TGI Fridays?
Benimle, TGI Friday's'e gitmeye ne dersin?
Es como invitado en el programa de tv Fridays.
"Cumalar" televizyon programına konuk sunucu olacaksın.
¡ Este es otro nombre que me da igual!
İşte iplemediğim bir isim daha... TGI Fridays *.
¡ Los "¡ Por Fin Es Viernes!" ¡ Esos lugares tan maricones! "¡ Por Fin Es Viernes!"
Şu şirin, küçük, göt kadar mekanları bilirsiniz TGI Fridays.
Me ofrecieron el turno del almuerzo en Friday's.
TGl-Fridays'de öğle vardiyasında iş teklif ettiler...
Ya sea su esposo de 10 años o un marinero sexy que conocieron en "Friday's" hace un par de meses.
İster kocanız 10 yıllık olsun ister TGI Fridays'te birkaç ay önce karşılaştığınız sıcak denizci olsun.
Mis compañeros de trabajo fueron a T.G.I. Fridays... pero a mí ni me gusta ese sitio... ni me gustan mis compañeros de trabajo.
Evet, iştekiler T.G.I. Fridays'e gitti... ama orayı pek sevmiyorum. - Birlikte çalıştığım insanları da. - Güzel.
El casco de buceo de profundidad, los posters falsos de Jazz. Y un viejo trineo de nieve y un par de banderillas de baseball y puedes abrir un T.G.I Fridays.
Sualtı maskesi, sahte jaz posterleri eski kar kızağı ve birkaç beysbol flamasıyla TGI Friday açabilirsin.
Vamos a TJ Fries a comernos unas papas con jalapeños!
Hadi Tgi Fridays'e gidip biraz Jalapeno biberi alalım!
Esto se pone mejor, ¡ porque vamos a T.G.I. Friday's!
Daha da iyisi var, çünkü T.G.I. Fridays'e gidiyoruz!
Sí. Me encantaría ir contigo a ese restaurante.
Elbette, TGI Fridays bana da uyar.
¿ Por qué no te ahorras algo de tiempo y nos llevas a Friday's?
Neden zaman kaybedeceğine bizi Fridays'e götürmüyorsun?
¿ En vez de cenar en casa los viernes, cenar fuera?
Çoğunlukla Fridays'te yemek ve sonra artık yememek gibi mi?
Pensaba ir a Crossroads esta noche, ya que es primer viernes.
First fridays etkinliği için crossroads'a uğramayı düşünüyordum.
Es una secuela de "Casual Fridays".
- Hadi. Casual Fridays'in devamı.
¿ Un T.G.I. Fridays?
T.G.I. Fridays?
Larry David salió en "Fridays".
Larry David, Fridays'deydi.
Fridays no es bueno los martes.
Fridays, Salı günleri berbattır.
Tienen muchos más T.G.I. viernes.
Çok daha fazla T.G.I. Fridays var.
¿ Por qué no los violadores... ¿ Por qué no los violadores comen en TGI viernes?
Tecavüzcüler neden T.G.I. Fridays'de yemek yemezler?
¿ Por qué no vas por un trago con ella a TGI Fridays?
Neden bir de ona TGI Fridays'den kokteyl almıyorsun?
Si no llegas al... restaurante Fridays antes de las 6 : 00, ya no podrás entrar.
Cuma günü saat altıda T.G.I.'ya katılamazsan bir daha katılamazsın.
Tienen unas hamburguesas para morirse.
Orada çok güzel bir TGI Fridays var.
- ¡ Las hamburguesas!
- TGI Fridays'de görmüştüm.
Me he dado cuenta de que soy una camarera en este TGI Fridays.
Bir restoran zincirinde garson olduğumu hatırlıyorum hala.
¿ Cuánto tiempo llevas trabajando en este Fridays, hijito?
Ne zamandır Cumaları çalışıyorsun evlat?
¡ Por Fin Es Viernes!
TGI Fridays.
- La mía no.
- Mesela TGI Fridays'de?
En las hamburguesas.
Fridays.