English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Frontal

Frontal traducir turco

1,167 traducción paralela
Y, como he dicho, cualquier tipo de ataque frontal supondría un problema.
Ve, söylediğim gibi, her tip direk saldırı sorun teşkil edecektir.
( ~ Full Frontal :
( Full Frontal :
Lo único que les pido es que la fila frontal de la Milicia dispare dos tiros mañana.
Sizden tek istediğim, yarın milisler ön safhada iki atış yapsın.
Tuvimos que quitarle parte del lóbulo frontal... pero no le hará falta.
Beyninin küçük bir parçasını almak zorunda kaldık. Yokluğunu hissetmezsin.
Hablo de la parte frontal de la fábrica.
Ön duvar. Bir kaç taslak yaptı bile.
¿ Qué pasa si avanzan hasta la mitad, se dejan ver... y hacemos una toma casi frontal?
Şöyle kısmen ortaya çıksalar... ve böyle bir çekim alsak, ne olur?
¿ No te has dado cuenta aún, pese al enorme lóbulo frontal que posees?
Kocaman şapırdayan ön loblarınla herşeyi algılayamadın mı henüz?
Le dispararon en el lóbulo frontal a través del parabrisas.
Kurban başının ön kısmından vurulmuş, mermi camdan geçmişti.
Parece haber una masa de tres centímetros y medio en el córtex frontal.
Ön kortekste 3,5 santimetrelik bir kitle var gibi.
Dicen que el lóbulo frontal es nuestra arma contra los impulsos.
Bazıları, beynimizin ön kısmının dürtülere karşı bir zırh olduğunu söylüyor.
Se aproxima una onda frontal neutrónica, clase 9.
Yaklaşan bir nötronik bir dalga var, sınıf - 9.
Ah, ¿ onda frontal?
Uh, "dalga"?
La onda frontal viaja a una velocidad de 200 mil km / s y se extiende a 3.6 años luz.
Dalganın hızı saniyede 200,000 kilometre... Ve 3.6 ışık yılı mesafede.
El rayo reflector, tal vez podamos cortar camino a través de la onda frontal.
Saptırıcı ışın - - dalgayı keserek geçecek bir yol açabiliriz.
¿ Un ataque frontal contra una de nuestras mejores unidades?
En iyi birliklerimizden birine önden taarruz mu?
Walkabout marca el nivel de la industria en desnudez frontal.
Walkabout, çirilçiplaklikta sektör standartlaridir.
De todo el mundo a su lóbulo frontal, el Noticiario CerebroVisión.
Kürenin her yerinden ön lobunuza. Karşınızda beyin görüntü haberleri.
Hay varios desórdenes mentales que requieren la ablación de la parte frontal del cerebro.
Birçok zihinsel rahatsızlık var ki, beynin ön kısmını... çıkarıp almayı gerektirir.
Joe Tanto en el pit con un alerón frontal roto.
Joe Tanto pite girdi, ön kanadı kırılmış durumda.
Defensa frontal de fibra carbón.
- Ön tarafı fiberglas olacak.
Por ejemplo, Paul no echará de menos este pedacito del lóbulo frontal, donde se asientan los buenos modales.
Örneğin, şuradan ön lobdan bir parça alındığında... Paul hiçbir şey kaybetmiş sayılmaz çünkü o bölümde görgü kurallarının bulunduğu söylenir.
yo soy muy consciente de que no nos besamos en todos los meses que estuvimos juntos de hecho, él mantenía una perfecta ignorancia de mi parte frontal.
şimdiye kadar öpüşmediğimizin farkındaydım birlikte olduğumuz onca ay boyunca.. aslında, benim ön yüzüme karşı güçlü bir ilgisizlik geliştirmişti.
entonces ama mi parte frontal, cariño!
öyleyse önümü de sev tatlım!
Colisión frontal.
Tosladı.
Si, aquí fue perfeccionada la lobotomía frontal.
Burada, Danvers'ta, herşey mükemmeldi.
El método del pica-hielos... insertar la pipeta metálica en el corte orbitofrontal y presionar en el tejido del lóbulo frontal
Buz Çubuğu metodu. Ön orbital kortekse ince metal bir pipet sok... ve ön lobun yumuşak dokusundan gir.
Dos, protección.. Paredes grandes con la fuerza para aguantar un ataque frontal.
Cepheden saldırıya... karşı koyabilecek kadar güçlü, kocaman duvarlar.
No hay señales de conmoción, tumor cerebral, lóbulo frontal... epilepsia, no hay indicios de ninguna anomalía orgánica.
Bir hastalık ya da beyin tümörü, geçici epilepsi belirtisi yok. Organik bir anormallik belirtisi yok.
Disculpen, su corteza pre frontal está hiper estimulada.
Affedersiniz.
Siempre y cuando no bloqueen la parte frontal de la entrada. Tú te quedas a un lado, please.Thank usted.
Girişi kapatmadığınız sürece yan tarafta durabilirsiniz.
Uno de ellos, un asalto frontal.
Birincisi cephe taarruzu.
No podéis hacer un ataque frontal contra un adversario más fuerte.
Sizden daha güçlü bir rakibe karşı direk saldırıya geçemezsiniz.
McCall dice que le devolvió la moto con la parte frontal abollada.
McCall, Hastings'in motorunu ona geri verdiğinde ön tarafı ezikmiş.
Disculpen, su corteza pre frontal está hiper estimulada.
Affedersiniz. Ön beyin korteksi aşırı derecede uyarılıyor.
El recubrimiento frontal del casco se despolariza.
Kaplamalar hasar görüyor.
¡ Ataque frontal completo!
Topyekün saldırın.
Esta es una toma frontal completa.
Bu önden çekim.
¿ Qué pasa con tu parte frontal?
Ön kısmın nasıl?
Perforación de cráneo, fragmentación de proyectil en el lóbulo frontal.
Kafatasında delinme, ön lobda parçalanma.
Cuando devolvamos el agua a la piscina... aceptaremos donativos en... efectivo, Visa y desnudez frontal.
Havuza yeniden su doldurduğumuzda bağışlarınızı kabul etmeye başlayacağız. Nakit, Visa ve tamamen çıplak olabilir.
Ella se hará una lobotomía.
Ona frontal lo verecek.
Sí. En los dos casos las balas entraron por el lóbulo frontal.
Otopsi sonucuna göre her iki kurşunda beyninin ön lobuna girmiş.
Tienen una capa de esmalte muy resistente, pero sólo en la superficie frontal.
Güçlü mine katmanı sadece ön yüzeyde bulunuyor.
- ¿ Terminaron con el jardín frontal?
Şimdi Yapraklara atlayabilir miyiz? Ön bahçeyi de yaptınız mı?
Cheryl, estaba pensando en comprar otra luminaria para el jardín frontal pero luego dije : no.
Cheryl, hani arabanın önüne deri kılıf alacaktım ya?
- Destrucción masiva de la cara y calvario frontal - Daño térmico en la epidemris en los bordes del defecto - Pensé que había visto todo
Yüzde ve alın kemiğindeki müthiş tahribatlar, ve tahribatın etrafındaki deri yanıkları olmasaydı,... o zaman her şeyi görmüş olabilirdim.
Laceración de nueve centímetros con penetración en el frontal.
9 santimlik derin yırtık. Alnın sağında- - Saçmalar.
Al principio pensaba que era una simple dilatación vascular... pero luego he descubierto un desequilibrio químico en su córtex pre-frontal.
Ama sonradan farkettim... Beynin ön lobunda kimyasal dengesizliği var.
Está afectando a su córtex pre-frontal.
Beyinin ön lobunu etkiliyor.
Aparece en el lóbulo frontal o temporal del hemisferio cerebral.
Genelde serebyal yarımkürenin ön veya şakak lobunda meydana gelir.
Lo que correspondería a un choque frontal.
Yani bir arabanın önden çarpmasıyla tutarlı yaralardı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]