Translate.vc / español → turco / Gauntlet
Gauntlet traducir turco
35 traducción paralela
Lo peor se llama el Gauntlet.
En büyüğü Gauntlet.
Cariño... yo crucé el Gauntlet cuando tenía 18 años... con otros 2 guías.
Tatlım, Gauntlet'ten geçtiğimde 18 yaşımdaydım ve yanımda iki rehber vardı.
Y tendrás otra oportunidad de cruzar el Gauntlet.
Bu arada Gail, Gauntlet'a bir kez daha gitme fırsatını yakaladın.
Frank... y el Gauntlet.
Frank ve Gauntlet.
Frank iba a ayudarlos a cruzar el Gauntlet, ¿ verdad?
Sizi Gauntlet'e Frank götürecekti, öyle değil mi?
¿ Cuál es el problema con el Gauntlet?
Gauntlet'le ilgili sorun nedir peki?
El Gauntlet... No sólo es la cantidad de agua... aunque son 3 ríos que desembocan... en un cañón.
Gauntlet sadece, sadece azgın bir nehir değil.
La última salida antes del Gauntlet.
Burası Gauntlet'ten önceki kontrol noktası.
El Gauntlet es algo tremendo e imponente... y te vas a ahogar. Escúchame, idiota.
Şimdi beni iyi dinle, geri zekalı!
Nos matarán de todas maneras, aunque sobrevivamos.
Gauntlet'e ulaşsak bile bizi nasıl olsa öldürecekler.
Estaba pensando en el Pequeño Niágara. Es una catarata como 3 kilómetros antes del Gauntlet.
Düşündüm de ben- - Küçük Niagara, Gauntlet'e 3 km uzaklıkta küçük bir şelale.
Apuesto que Frank planeaba abandonarlos en alguna parte... y cruzar el Gauntlet más liviano.
Bence, Frank yol üzerinde bir yerde sizden kurtulacaktı. Ve Gauntlet'i hafif bir botla geçecekti.
Tengo que estudiar la entrada al Gauntlet.
Gauntlet'e girişe bakmam gerek.
Siempre he querido volver a cruzar el Gauntlet... y Wade hace cualquier cosa, así que... aquí estamos.
Wade de denemek için çok hevesli. Biz de geldik işte.
Yo mismo quisiera intentarlo, pero está prohibido.
Ben de Gauntlet'i geçmeyi çok istiyorum ama bu artık yasak.
Dijo que quería intentarlo.
Gauntlet'ten geçmek istediğini söylemişti.
Eso era el Gauntlet, ¿ correcto?
Gauntlet'i geçtik! Başardık! Değil mi?
¿ Ella sola cruzó el Gauntlet contigo?
Sizi Gauntlet'dan tek başına mı geçirdi?
Hoppered el guante. Rai-Dei el sable.
Hoppered Gauntlet.
Guante a comando Hydra
Gauntlet'ten Hydra kumandaya.
Esto no es un juego para mi Guante
Bu benim için oyun değil Gauntlet.
Esta será la prueba Gauntlet Pulse, 37 alpha.
Kol zırhı nabız testi, 37 Alfa.
¿ Hay alguna regla que diga que una chica no puede correr en el Gauntlet?
Bir kız Eldiven'de yarışamaz diye bir kural mı var?
El Gauntlet es peligroso, Amberle.
Eldiven tehlikelidir Amberle.
El Gauntlet es más fácil de navegar que esta fiesta.
Eldiven, bu kutlamada dolaşmaktan daha kolay.
La escuché durante el Gauntlet y luego de nuevo esta noche.
Eldiven sırasında duydum ve bu akşam da tekrar duydum.
Nunca debí correr en el Gauntlet.
Eldiven'de hiç yarışmamalıydım.
Corrí en el Gauntlet y gané.
Eldiven'de yarıştım ve kazandım.
... ¿ que una chica no puede correr en el Gauntlet?
Bir kız Eldiven'de yarışamaz diye bir kural mı var?
Nunca la debí haber entrenado para el Gauntlet.
- Onu Eldiven için hiç eğitmemeliydim.
Corriste en el Gauntlet, tratando de encontrar tu lugar en la vida. Y sin embargo, el destino ya te lo ha encontrado por ti.
Sen hayattaki yerini bulmak için Eldiven'de yarıştın ancak kader hayattaki yerini senin için buldu zaten.
Pero no hay ninguna ley que diga que una mujer no pueda correr en el Gauntlet.
Ama bir kadın Eldiven'de yarışamaz diye bir kanun yok.
Ezra y Kanan tomarán el Gauntlet.
Benim için değil. Ezra ve Kanan Zırh Eldiveni'ni alacak.
Esto no es mierda.
Gauntlet konusunda yalan söylemiyorum.
Bueno, para serte franca, sí.
İşin doğrusunu söylemek gerekirse her zaman Gauntlet'i yeniden geçmek istemiştim.