Giris traducir turco

Dos en guardia, dos en el punto de entrada. Esperen.

ikisi koruma, ikiside giris noktasinda.

Esa puerta en la que está tu hombre...

Hasaan. Adamlarinin oldugu yan giris kapisini...

Entramos con todo.

Sert bir giris yapacagiz.

El jefe dice que deberías escucharlo... antes de los exámenes de ingreso a la universidad.

Üniversite giriş sınavından önce bunu dinlemeni söyledi.

Nuestra llave al sistema de seguridad de Cayman.

Cayman'nın güvenlik sistemine giriş kartı.

Sólo estoy autorizada para la entrada.

Giriş için sadece benim iznim var.

El Cinco-0 valora mi llegada.

Five-O, benim giriş değerlerim.

Exacto. Risa, necesito un taladro inalámbrico con un catéter pediátrico.

Risa, giriş çıkış delicisi ve katerer pedine ihtiyacım var.

Quizás podríamos asistir a una de sus reuniones, hacer hisopos de mejilla condición de entrada.

Belki de onların toplantıları, biri katılabilirsiniz Yanak bezlerden giriş şart olun.

No estamos haciendo un aproximación táctica y eso significa que confías en esta persona.

- Taktiksel giriş yapmıyoruz yani bu kişiye güveniyorsun.

- Es mi forma de entrar, Sam, ¿ de acuerdo?

- Bu benim giriş yolum, Sam, tamam mı?

- Acceso denegado.

- Giriş reddedildi mi?

Bueno, si están teniendo un romance, probablemente no se registraron bajo ninguno de sus nombres reales.

Eğer ilişkileri varsa muhtemelen gerçek isimleriyle giriş yapmamışlardır.

Pronto ya había ingresado.

Anında hesaba giriş yaptım.

Pusieron al edificio en encierro total.

Binaya giriş çıkışları kapattılar.

Pagó con antelación su habitación en el Kahala Resort, pero según sus datos, nunca se registró.

Kahala Resort'da oda parasını peşin ödemiş fakat kayıtlara göre hiç giriş yapmamış.

Necesito que averigües si pertenece a alguien que ha sido ingresado.

Hastaneye giriş yapanlardan birinin olup olmadığını bul.

Quizás si la televisión de la sala de descanso está rota y no puedo pasar un nivel de Candy Crush.

Mola odasının televizyonu bozulur ve Candy Crush'a da giriş yapamazsam belki.

Alguien sabe hacer una entrada.

Birisi nasıl giriş yapacağını biliyor.

Localiza un móvil, primera lección.

Telefon konumu bulmaya giriş.

Bueno, no hay signos de lucha ni de que forzasen la entrada.

Boğuşma ya da zorla giriş izi yok.

Walter, en seis millas vas a llegar el túnel de entrada de la estación!

Walter, 10 km sonra istasyona giriş tüneline erişeceksiniz.

Nueve heridas de entrada separadas.

Dokuz giriş yarası var.

¿ Nueve heridas de entrada?

Dokuz giriş yarası mı?

Al día siguiente, no encontré mi tarjeta de entrada de la oficina.

Sonraki gün ofis giriş kartımı bulamadım.

Si tuviera acceso a esta clase de reserva...

Ooo. Eğer böyle gizli bir yere giriş iznim olsaydı...

Ah, es una contraseña que permite acceso especial al laboratorio para tu seguridad y conveniencia.

Ha, o senin güvenliğin ve yararın için laboratuvara özel giriş imkanı sağlayan bir anahtar.

Gracias por la introducción.

Giriş için teşekkürler.

No, porque sólo tienen dos contraseñas de inicio de sesión una para administrador y una para la patrulla, y todo el mundo las conoce.

Hayır, iki giriş şifresi var, birisi admin diğeri karakol için ve herkes onu biliyor.

¿ Y como sabes que no hay otra herida de entrada?

Başka bir giriş yarasının olmadığını nereden biliyorsun?

Necesito que descubras si pertenece a alguien que haya sido ingresado.

Hastaneye giriş yapanlardan birinin olup olmadığını bul.

Se unió a un grupo con tendencias yihadistas en Chechenia, se escabulló en el país hace dos semanas.

Çeçenistan'da cihadist eğilimli bir gruba katılmış ve iki hafta önce Amerika'ya giriş yapmış.

Podría ser, pero el hostal estaba cerrado, sin señales de entrada o salida, una media docena de huéspedes, ninguno de ellos vio o escuchó a algún intruso.

Olabilir ama oda kilitliymiş, giriş veya çıkış izi yok. Bir sürü konuk varmış ama hiçbiri odaya giren birini duymamış.

Nicky no informó a la oficina anoche.

Nicky dün gece ofise giriş yapmamış.

Esta área es restringida.

Buraya giriş yasak.

Todos los empleados de la inmobiliaria de Justin Ross usaron tarjetas de identificación para fichar al entrar y al salir del trabajo.

Justin Ross'un emlak şirketindeki tüm çalışanlar giriş-çıkış saatleri için kimlik kartları kullanıyorlarmış.

Parece que Angela nos ha dado acceso a la liga de Ross.

Angela, Ross'un ligine giriş yapabilmiş.

Por supuesto que no. ¿ Puede por favor leer el registro de visitas y decirnos a qué hora llegó el Sr. Lahey al hospital el día en que murió su esposa?

Ziyaretçi kayıtlarından eşinin öldüğü gün Bay Lahey'nin hastaneye giriş saatini okur musunuz?

Entonces murió una hora y media después de que el Sr. Lahey llegó al hospital.

Yani Bay Lahey giriş yaptıktan bir buçuk saat sonra vefat etmiş.

Voy a entrar al sistema, seguro.

Kesin bir şey varsa o da sisteme giriş yapmayacağımdır.

Solo tengo que registrarme...

Giriş yapmam lazım...

Aquí es donde me registro.

İşte böyle giriş yapacaksın.

Valoro mucho tus aportes.

Giriş bilgilendirmeni göz ardı etmiyorum.

Nadie puede entrar o salir sin el consentimiento expreso de los funcionarios del hospital.

Hastane personelinden açık izni olmayanlar giriş ya da çıkış yapamazlar.

- HACE 17 AÑOS 2048 - Expulsado a los 17 por una protesta - HACE 17 AÑOS 2048 - privada que degeneró en ilegal al acceder al centro de datos de la Agencia Nacional de Seguridad en Utah.

17 yaşında NSA'nın Utah Veri Merkezi'ne yasal olmayan yollarla giriş yaptığın için kovulmuşsun.

Soy Detección de Mentiras de Entrada Múltiple.

Ben Çoklu Giriş Yalan Tespitiyim.

Parece que forjaron una tarjeta de entrada con su foto.

Görünüşe göre onun adına sahte bir giriş kartı hazırlamışlar.

Cualquier manera de entrar y salir de este lugar que él podría haber evitado las cámaras de seguridad en el vestíbulo?

Bu yerin giriş ve çıkışlarında lobideki güvenlik kameralarından kaçabileceği bir yer var mı?

He encontrado un camino de entrada fantasma con el servidor de la Fed subido desde un ordenador en el centro de la actividad del estudiante de la escuela.

Merkez Bankası sunucularına doğru, gizlenmiş bir giriş yolu buldum okulun öğrenci etkinlik merkezindeki bir bilgisayardan yüklenmiş.

Porque entraron y salieron el día exacto que un turista estadounidense fue secuestrado y brutalmente torturado cuando estaba de vacaciones con su familia.

Çünkü ailesi ile tatilde olan bir turist kaçırılıp aynı gün içerisinde ülkeye giriş çıkış yapmış ve oldukça fazla işgence görmüş.

Oye, Trent acaba de llegar a la cafetería de Fair Oaks.

Trent, Fair Oaks'daki bir kahve dükkânına giriş yapmış.