Hannah traducir turco

¡ Hannah!

- Hannah.

¿ Podrías irte antes de que esto se ponga más raro?

Hannah, işler garipleşmeden önce bir iyilik yapıp buradan gider misin?

Hannah, viniste...

Hannah, gelmişsin.

Gracias, Hannah.

Teşekkür ederim, Hannah.

- ¿ Quieres ir con nosotros?

Hannah, aynı taksiyle gitmeye ne dersin?

- Tiene una cita.

- Hannah şu an biriyle randevuda.

- Hannah.

- Hannah.

Por Dios, soy Hannah, exnovia de Adam.

Aman Tanrım, ben de Hannah. Adam'ın eski kız arkadaşı.

Adam, ¿ por qué no vas con Ace y Hannah viene conmigo?

Peki. Adam, neden Ace ile gitmiyorsun, ben de Hannah ile gideyim?

- Hannah, mi amiga Chezza. - Hola.

- Hannah, yeni arkadaşım Chezza ile tanış.

Hannah, ¿ sigues queriendo volver con Adam?

- Hannah, Adam'ı hala geri istiyor musun?

Me llamo Hannah.

- Benim adım Hannah.

Sip, ¿ Puta-vath?

N'aber, sürtük? ( whore-vath, Hannah Horvath soyadına gönderme )

Hannah.

Hannah.

Mira, Hannah, ha sido una gran sustituta.

Bak, Hannah, çok iyi bir hocasın.

Todo ha sido una mentira, Hannah.

Temelde hepsi bir yalandı, Hannah.

Quiero decir, ¿ tú crees que va a ser un papi, Hannah?

Yani, babişko olacağını düşünüyor musun, Hannah?

- Hannah, mira lo que he hecho.

- Hannah, bak ne yaptımm.

Es normal sentirse confundido, Hannah.

Kafanın karışması normal, Hannah.

- Hannah, vamos.

- Hannah, hadi ama.

¿ Tienes miedo de ver a Hannah?

Hannah'yı görmekten mi korkuyorsun?

Esta es una situación donde podría usar a Hannah porque es una persona creativa y sería capaz de dar una crítica significativa.

Keşke Hannah burada olsaydı çünkü o yaratıcı bir insan ve bana anlamlı bir değerlendirmede bulunabilirdi.

Fue Hannah.

Hannah yazmış.

Bueno, Hannah, ¿ por dónde debería empezar?

- Hannah, nereden başlasam?

Pero, Hannah, realmente no es una disculpa.

Hannah, bu bir özür değil.

Hannah, esos compartimentos son lugares sagrados.

Hannah, o bölmeler kutsal yerler.

Hannah acaba de tirarme un trozo de papel de una forma muy agresiva,

Hannah az önce bana çok agresif bir tutumla kağıt fırlattı.

Oye, Hannah, ¿ podrías quedarte un momento? Claro, vente conmigo.

Hannah, bir süre için kalabilir misin? Kesinlikle benimle gelebilirsin.

Espera, ¿ eres Hannah?

Bekle. Sen Hannah mısın?

- Hola, soy Ace.

- Selam, ben Ace. - Hannah.

- Hannah. - Exnovio de Mimi.

- Mimi'nin eski erkek arkadaşı.

- Dios, soy Hannah, exnovia de Adam.

- Ben de Hannah. Adam'ın eski kız arkadaşı.

Hannah, Hannah, estoy intentando ser amable.

Hannah, Hannah, kibar olmaya çalışıyoruım.

O sea, vuestra Hannah es creativa, como todos los hijos deberían ser.

Yani kızınız Hannah her çocuğun olması gerektiği gibi yaratıcı.

No, es Hannah.

Hayır, Hannah'mış.

Hannah, nuestra hija.

Kızımız Hannah.

- Ey, ¿ Hannah?

- Hey, Hannah?

- ¿ Hannah? - Si eso me hace dramática, si eso me convierte en Courtney Love, sabéis, entonces puedo aguantarlo, pero la cosa es, que esto es como si no tuviera salida...

- Bu beni dramatik yapıyorsa, bu beni Courtney Love yapıyorsa, bununla başa çıkabilirim ama olay şu ki, bunun...

¡ Hannah!

Hannah!

Hannah...

Oh, Hannah. Hannah.

Hannah... Es mi parto.

Bugün doğumum var, Hannah.

No, Hannah, quédate.

Hayır, hayır, Hannah. Kal, kal, lütfen kal.

¿ Quieres que Hannah se quede?

Hannah'nın kalmasını istiyor musun?

¿ Quieres que se quede?

Hannah'nın kalmasını istiyor musun?

¿ Cómo puede ser una locura?

Nasıl çılgınca olabilir, Hannah?

Se parece a mí después de comer mexicano. Hannah...

Hayır, sadece benim büyük bir Meksika akşam yemeği yedikten sonraki hâlim gibi.

No, pero su vagina.

- Hannah. - Hayır, onun amı gerçekten.

- Gracias.

Sağ ol, Hannah.

Hannah, no hay trampa.

Hannah, tuzak falan yok.

No, es verdad, Hannah.

- Hayır, bu gerçek, Hannah.

- Hannah...

- Hannah.