Haràn traducir turco

No, no lo haràn.

Hayır, saldıramazlar.

Haràn una pareja deliciosa.

Ne hoş bir çift olacaklar.

Y así lo haràn.

Öğrenecekler.

Los de color siempre hablan de Io que haràn... si los blancos les dan una oportunidad.

Siyahlar hep beyaz adam kendilerine şans tanırsa... neler yapacaklarını konuşup duruyorlar.

Si Columbia no quiere hacer tratos con los hermanos aquí lo haràn con los de la calle.

Eğer Columbia kardeşlerle burada muhatap olmak istemiyorsa... o zaman onlarla sokakta karşılaşır.

- Haràn una comilona esta noche.

- Dostların ziyafet çekecek.