Heh traducir turco

- ¿ Lo oíste, no?

Onu da işitmiştin, heh?

Ya vete.

Heh heh heh.

¡ Eso dije al general Lee!

General Lee Heh diye cevap verdi

Heh. Puliendo todo.

Her şeyi parlatmak.

Mi corazón conoce una bella canción...

kalbim güzel bir şarkı bilir.. heh heh..

Pero deben morir.

Ama ölmeliler. Heh!

Te sienta bien.

- Sana yakışıyor. - Heh.

- Nosotros resistimos en Shiloh.

- Topraklarımızı koruduk Shiloh'da. Heh.

¿ Alguna vez viste a un hombre caer así?

Hiç böyle düşen bir adam gördün mü? Heh.

Quizá.

- Heh. Belki de.

¡ Ha estallado! ¡ Heh, capitán!

Hey kaptan.

- El muy hijo de su madre.

- Heh! - Neden yaptı ki, bizim küçük adam.

Ah. Tenemos una pelota, ¿ no es así?

Heh, bir tane topumuz varmış.

¡ Oh! ¡ La tengo!

Heh yakaladım. yakaladım!

Aquí estás.

Heh, buradasın.

Si se sienta con uno en la mano, igual se acostumbra.

Düşündüm ki bir süre birinintutarak oturursa alışabilir.Heh!

¿ Cuánto crees que valen 5O barr ¡ les de pólvora?

50 varil barut kaç para yapar biliyormusun, heh?

Un montón de cretinos engreídos.

, bence onlar kendini beğenmiş. Heh heh heh!

Ya no lo necesitaré más.

Artık başka bir şeye ihtiyacın olmayacak Heh heh!

Tu que crees, aun mejor que la escuela.

heh, sence işler okuldakinden bile daha iyi.

Sí, señor.

Heh...

Huele el olor a alcohol a veinte millas de distancia.

Alkolün kokusunu bir mil öteden alır. Heh!

Heh, Bob, dame ese dólar.

Hey Dusty, dolarları geri ver.

Me gustaría decir unas palabras. No ahora. Nos vamos.

birşey söyleyeceğim heh, Şimdi gitmemiz gerek.

¡ Pero eso vale mucho dinero!

Bu çok para demek.. Heh heh.

Heh... sois vosotros, chicos.

Siz miydiniz.

Giuseppe Benvenuto, alias José Bienvenido.

Giuseppe Benvenuto, lakabı - heh-heh - Joe Welcome.

Si.

Heh.

iJe, je, je, je!

" Heh - Heh - Heh

¿ Heh, señorita Alice?

Ah, Bayan Alice?

Entonces ya eligieron a sus candidatos en esta elección.

Eh-heh. O zaman bu seçimde adaylar konusunda kararınızı verdiniz.

Son sólo unos pocos días.

Ner neyse, şunun şurasında sadece bir kaç gün. Eh-heh.

Es gracioso.

Eh-heh. Oh, garip.

¡ Heh! No creas que te culpo, por que no. Nop.

Seni suçladığımı sanma, çünkü suçlamıyorum.

- ¿ Tu primera vez, eh?

- Heh ilk kez mi?

¿ Genial, eh?

Heh, heyecanlı?

No te escaparas esta vez.

Bu kez kaçamayacaksın heh heh.

Y mira esta hermosa cola

Heh hey şu muhteşem kuyruğa bir bakın kah kah kıh.

Buena comida, una suave almohada, comodidad y calor.

Güzel yemekler, yumuşak yastık sıcak yatak heh heh.

Si usted sintiera... je je... Si sintiera el llamado de la naturaleza salvaje, pero...

hissederseniz... heh heh... doğanın çağrısını hissederseniz, fakat...

Esos negros lo saben Heh-heh-heh

Zenciler bilir. Heh-heh-heh.

Bien, ya tienes uno.

Heh o enayi geldi.

- Eh. ¿ Qué es "Ahhh-ha"?

- Heh. Ne bu, "Ahhh-ha?"

¡ Zack!

Heh.

Heh, Heh.

Mmm, mmm. Heh heh.

Eh.

Heh.

¿ En 1 934?

Heh!

- ¿ Qué?

- Buradan yalnız gidiyorsun..... sana bir şey olursa kendimi affetmem.. - heh..?

¿ Quién es ese?

Ah Eh heh heh no heh! Kimdir o?

Estos caramelos son para ti. Vuelve a tu casa, abuelita.

Bu şekerler sizin, heh.

¡ Querida!

Oh, heh heh...