English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / List

List traducir turco

267 traducción paralela
- He encontrado List.
L-I-S-T.
Profesor, ¿ es cierto que List fue un hombre que se hizo a sí mismo?
Profesör. List kendi kendini mi eğitmişti?
Jerry, ¿ has visto Schindler " s List?
Jerry, Schindler'in Listesi'ni seyrettin mi?
- Iremos a ver Schindler " s List, ¿ no?
- Schindler'in Listesini görmeye gideceğiz, değil mi?
¿ Estabas besándote durante Schindler " s List?
Schindler'in Listesinde mi öpüşüyorun?
- ¿ Durante Schindler " s List?
- Schindler'in Listesinde mi?
¿ Por qué no los vi en Schindler " s List con Jerry?
Schindler'in Listesinde Jerry ile beraber değildiniz.
¿ Jerry se estaba besuqueando durante Schindler " s List?
Jerry Schindler'in Listesi sırasında öpüşüyor muydu?
- ¿ Cómo pude qué? - ¿ Estuviste besándote durante Schindler " s List?
- Schindler'ın Listesi sırasında öpüşüyor muydun?
De casualidad te vi saliendo de Schindler " s List la otra noche.
Geçen gün Schindler'in Listesinden çıkarken seni gördüm.
Me sorprende que te deje verla de nuevo después de esa sesión de besos de Schindler " s List.
Onu tekrar görmene izin verdiği için şaşırdım Schindler's List filminde onunla seviştikten sonra.
¿ Preparados, list- -
Hazır, bas
Y si me sigues este es el muro de las aclamadas por la crítica Tengo la lista de Schindler y el color púrpura.
Ve takip edersen benim en önemsediğim duvarıma geldiğinde "Schindler's List" ve "The Color Purple" ı görürsün.
Prometí que te llevaría con mi Señor y es exactamente lo que voy a hacer.
Seni Lorduma list etmeye SÖZ verdim Ve tam olarak bunu yapıcam.
Y dos se fueron al Club Francés después de ver Schindler's List.
Ama diğer ikisi Schindler'in listesini izledikten sonra Fransızca klübüne geçtiler.
Pero entonces Spielberg empezó Schindler.
Yapıma hazırlığı bittiğinde Spielberg Schindler's List'i çekmeye başlamıştı.
y usted sabe la cosa que usted ve eso en muchas listas de correo o en Slashdot usted leerá, usted sabe
ve sen olayı biliyorsun görüyorsun işte, bir çok mail list var Slashdot var, okuyacaksın, biliyorsun
Fue el primer equipo de hackers... para llegar a la FBI's Most Wanted List.
Kevin FBI'ın en çok arananlar listesine giren ilk sanal korsandı.
Sabes, estoy al tanto de los amores de Jack, porque estoy en su list de correo, pero..... ¿ Y tú, Grace?
Jack'in aşk hayatını internet mesaj listesinden biliyorum. Ama seninle ilgili bir şey bilmiyorum.
Pero hombres como Guido von List, infundieron en Hitler el odio hacia a los judíos.
Guido von List gibi Hitler'in de içi Yahudi nefretiyle dolmuştu.
List predicaba la superioridad de los arios.
List ari ırkın üstünlüğü hakkında konuşmalar yapıyordu.
Yo no te pedí opinión. Before start check list dale.
- Sana sormadım ki.
- Tengo una lista...
Yaptığım kötü şeylerin list...
Algo similar a lo de John List.
John List'e benziyor.
"Craig's List".
Craig'in Listesi.
Piensen en los exterminadores de familias John List y Mark Barton.
Ailelerini yok edenleri bir düşünün. John List, Mark Barton.
Louis, quizá tú seas el presentador de la lista de La Fonda en el canal tres... y tú quizá seas Kelly, la ex novia de Stephen Montgomery, aquél que sigue atascado en la tierra...
Louis, kanal 3'de "La Fonda List" ... sunucusu olabilirsin. Biliyorsun değil mi?
- "Podría haber salvado más..." - "La lista de Schindler".
- "Daha fazlasını kurtarabilirdim..." - "Schindler's List".
Pero miren quién está aquí.
Bay List.
Steven Spielberg llamaba a Robin Williams todas las noches para que le subiera el ánimo mientras filmaba la "Lista de Schindler".
Steven Spielberg "Schindler's List" i çekerken her gece Robin Williams'ı neşelendirmek için aramış.
estas list @ para esto?
- Hazır mısın?
Peter, ¿ estas list...?
Peter, hazırmısın...?
Me forzaron a alistarme en Megan's List.
Beni Megan listesine yazılmaya zorladılar.
Mentalista : /'men - t - list / sustantivo.
Mentalist, isim.
Revista "Lista A"... para todo lo referido a la moda lo fabuloso y lo famoso.
A List dergisi. Moda, harika ve ünlü olan her şey için.
Que significa que está lo suficientemente enferma para estar en la lista de espera nacional de la ONU pero no tan enferma para ser admitida en el hospital y la pasen al estado 1.
Bunun anlamı hastalık biraz daha ilerlemiş durumda. how to be on the list supplied data of waiting, Fakat yererince ilerlemiş bile olsa gözetim altında iken 1 seviyede tutulabilir.
mira, mira, el mundo está girando Dekho Dekho Jag Jhoom Raha Hai aquí y allá mi corazón busca la felicidad Yahan Wahan Dil Dhundh Raha Hai todos están en apuros Abb Khusyion Ki List
Bak, bak, etrafımdaki her şey dönüyor. Bak, bak, dünya dönüyor. Kalbim bir orada, bir burada arıyor.
A la chica de la lista de Craig.
Craig's List'deki kız.
De la lista de Craig.
Craig's List'teki.
MENTALIST /'men-t3-list / sustantivo
Mentalist, isim.
Vi su aviso en Craigslist.
Craig's List'teki reklamını gördüm.
Hace tres semanas, cuando Suzanne me dejó publiqué un anuncio en Craiglist.
Üç hafta önce, Suzanne taşındığı zaman Craig's List'e bir reklam koydum.
- Mira en los clasificados.
Craig's List'e yaz.
Clasificados ¿ Personas desaparecidas?
Craig's List, kayıp insanlar...
Me alegra que viera mi anuncio.
Craig's List'de beni bulmana da çok sevindim.
Ya lo tengo, Friedrich List.
İşte burada.
¿ Era "List", sin zeta?
"Friedrich List" Haklısın, Z yokmuş.
- Hola.
Merhaba beyefendi.Ben Tom List.
- before start check list - ¿ vas a salir así?
Sen böyle uçar mısın?
NUMB3RS 3x24 "The Janus list"
Numb3rs - 624
- Temporada 4 Capítulo 17 : "Randy's List Item"
Joy, Darnell ve çocukların Tanık Koruma Programı için kaçırılmasının ardından,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]