Translate.vc / español → turco / Lizzie
Lizzie traducir turco
2,260 traducción paralela
Pero sentía que merecías que te elogiaran porque después de todo salvaste la vida de Lizzie.
Ama biraz övgüyü hakettiğini düşündüm zira, her şeye rağmen, Lizzie'nin hayatını kurtardın.
Si alguna vez hubo una mujer que podría hacerme cambiar de idea, ésa sois vos, Lizzie Siddal.
Eğer fikrimi değiştirecek bir kadın varsa, o da sensin Lizzie Siddal.
¡ Lizzie!
Lizzie!
¡ No debes pensar en dar ese paso, Lizzie!
- Bu adımı atmamalısın, Lizzie.
¿ No te lo dije, Lizzie, la primera vez que te vi en la sombrería?
Sana söylemedim mi, Lizzie? Seni o şapkacıda ilk gördüğümde.
Sin Lizzie no existiría el cuadro.
Lizzie olmasaydı, ortada tablo falan olmazdı.
Tienes que prometerme que no alejarás nunca más a Lizzie de mi lado.
Bana, bir daha asla Lizzie'yi benden almayacağına söz vermelisin.
Tengo que saber si Lizzie le ha entregado su corazón a Gabriel.
Llzzle'nln kalblnl Gabrlel'e verlp vermedlğlnl bllmek zorundaydım.
Mientras Rossetti se peleaba con su musa, yo luchaba por mantener a raya la envenenada imagen de Lizzie tendida entre sus brazos.
Rossettl, esln perlslyle cebelleşlrken, ben de Llzzle'nln kollarının arasında uzandığı o zehlrll sahneyl zlhnlmden sllmeye çabalıyordum.
¿ Lizzie?
- Gabriel.
Hola.
Lizzie.
Lizzie es reacia a posar para un cuadro que sólo muestre su cabello.
İsa'nın saçını arıyorum. Lizzie, yalnızca saçlarını gösteren bir tablo için modellik etmeye biraz gönülsüz.
¿ Cuánto tiempo tarda un corazón roto en sanarse? Sé que sentías dulzura por Lizzie.
Kırık bir kalbin kendini tamir etmesi ne kadar sürer?
Y aún así elegiste perseguirla.
- Lizzie'ye yanık olduğunu biliyorum.
Yo perseguí a Lizzie para protegerte. ¿ Protegerme?
Kabul ediyorsun yani? Lizzie'ye seni korumak için kur yaptım.
Lizzie es el tipo de persona que podría destruir a un hombre poco experimentado.
Beni korumak mı? Lizzie, daha az deneyimli bir erkeği yok edecek türde bir kadın.
Oh, es una fiera pelirroja cuyo beso es como una bomba de succión. Responde al nombre de Lizzie. Es curioso.
Ateş kızılı saçlı, emme tulumbası gibi öpen Lizzie adlı bir derdim var.
Creía que su virtud estaba a salvo con él más que con cualquier otro hombre. Anda loco por Lizzie.
Erdeminin onun yanındayken, herkesle olduğundan daha fazla güvende olacağını sanırdım.
El señor Rossetti no tiene más control de su líbido que un perro en la calle.
Lizzie'ye sırılsıklam âşık. Bay Rossetti'nin libidosu üzerinde, bir sokak köpeğinin üzerindekinden daha fazla kontrolü yok.
Bueno, ¿ y Lizzie ¿ Cómo lo tomó ella?
Lizzie nasıl? Nasıl karşıladı?
Esta bien, Lisie, tu turno.
Tamam. Lizzie. Sen başla.
Lo siento... - David, ella es Lizzie Grant. - Hola.
David, bu Lizzie Grant, yeni çaylak temsilci.
Realmente aprecio todo su tiempo y sus ideas, especialmente la tuya, Raj. Pero que Lizzie realmente esta yendo por donde quiero ir. Así que, ¿ por qué no damos esto por terminado?
Zamanınıza ve fikirlerinizi teşekkür ederim özellikle sana Raj ama bence Lizzie benim istediğim şeyi yakalamak üzere bu yüzden burada keselim artık.
Lizzie, ¿ por qué no tu y yo vamos a comer y seguimos charlándolo?
Ve Lizzie seninle yemekte biraz daha konuşuruz.
Lizzie, ¿ por qué no vamos a dar una vuelta por la playa?
- Lizzie sahile gidelim hadi.
No sé. ¿ En la oficina de Lizzie?
Bilmiyorum. Lizzie'nin ofisinde olabilir mi?
Lizzie no me aceptó.
Lizzie de almadı beni.
y accidentalmente aparecen los de TMZ ( Gossip Television News ) justo cuando Lizzie Stevens se autocontrola de sus promesas subes la velocidad?
Ve TMZ'ye Lizzie Stevens onu Promises'a dâhil ederken kazara görünmesini söyledim. - Hızıma ayak uydurabiliyor musun?
Pero te estoy dando una oportunidad para dejar a esa aspirante Lizzie Grubman
Ama seni ezip geçmeden önce o Lizzie Grubman özentisinden kurtulman için sana bir şans veriyorum.
... víctimas de asesinatos, Lizzie Borden y luego les tomamos fotos y las ponemos junto a las de la primera comunión.
Katil Lizzie Borden gibi. Sonra da oturup, sanki değer vermemiz gereken bir şeymiş gibi çektiğimiz fotoğraflara bakarız.
¿ Imagínate que Lizzie hubiera desaparecido?
Lizzi'nin kaybolduğunu düşün.
- Perdón. ¿ Lizzie?
İzninle o zaman. Lizzie?
¿ Qué pasa, Lizzie?
Ne oldu, Lizzie?
Esa es la razón por la que sólo eres anestesióloga, Lizzie, y no un cirujano exitoso, como yo.
İşte bu yüzden benim gibi başarılı bir cerrah değil sadece anestezi uzmanısın, Lizzie.
Bernie Green "pene" es un imbécil, ¿ de acuerdo?
- Lizzie! Bernie Green-bilmem ne puştu zaten şerefsizin teki.
Lizzie, pon esa trituradora a zumbar.
Lizzie, öğütücüyü çalışır.
Lizzie, te quiero, pero puede que no seas un incentivo tan grande como crees.
Lizzie, seni seviyorum ama caziben düşündüğün kadar dayanılmaz değil.
Lizzie- -
Lizzie...
¿ Les gustaba Lizzie Borden, la del hacha?
Lizzie Borden'a ne dersin? Baltalı katil mi?
Lizzie, vamos tienes que levantarte.
Lizzy, hadi kalkmalısın.
Lizzie levántate tonta.
Lizzy, kalk seni sersem.
Lizzie se levantó.
Lizzy kalktı.
Lizzie aun no estamos allí e incluso si estuviéramos...
Lizzy daha taşınmadık ve hatta taşınsak bile- -
Hey Lizzie.
- Hey Lizzy.
Lizzie la mayor está un poco molesta.
Lizzy, büyük olanı, artık kendi odasına sahip.
Lizzie.
- Lizzy.
¡ Lizzie!
Lizzy!
Lizzie cariño, ¿ Qué pasó, estás bien?
- Lizzy canım, ne oldu, iyi misin?
- Estaba con Lizzie.
Lizzie ile birlikteydim.
Lizzie Grant, Ari.
- Lizzie Grant, Ari.
- Es nueva en la agencia. - ¿ Lizzie?
- Lizzie ha?