English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Manifesto

Manifesto traducir turco

110 traducción paralela
Nos sentimos honrados de tener en el estudio a Karl Marx... fundador del socialismo moderno y autor del Manifiesto Comunista.
Stüdyoda bulunmasından büyük onur duyduğumuz konuklarımız Karl Marx, modern sosyalizmin kurucusu ve Komünist Manifesto'nun yazarı.
Desde un punto de vista teórico... todos los que conocen, aunque sea poco, el marxismo... saben que consignas tipo "autogestión obrera"... o "fábrica para los obreros"... nunca han sido marxistas, sino más bien consignas propuestas... por los anarcosindicalistas y los socialistas burgueses.
Marksizm hakkinda az çok fikri olan herkes bilir ki, "ozyonetim" and "isçi fabrikalari" asla Marksist kavramlar olmamistir, bunlar daha çok anarko-sendikalistlerin ve burjuva sosyalistlerinin dusunceleridir. Komunist Manifesto'da Marx ve Engels soyle der :
Esta lista está completa.
Bu manifesto tamam.
Es del Manifiesto.
Manifesto böyle diyor.
Ésta noche en Forum Mundial tenemos el profundo privilegio de contar entre nosotros con Karl Marx, el fundador del socialismo moderno y autor del Manifiesto Comunista,
Bu akşam Dünya Forumu'nda konuk etmekten büyük ayrıcalık duyuyoruz : Karl Marx, modern sosyalizmin kurucusu ve Komünist Manifesto'nun yazarı.
Pero su madre ha escrito un manifiesto político.
Ama annen politik bir manifesto yazdı.
Comprendo su cautela, y precisamente por eso quiero una relación detallada de todo lo que planea subir a bordo de mi nave.
Endişenizi anlayışla karşılıyorum. Aynı şekilde ben de... sizin yukarıya getirmek istediklerinize dair, tam anlamıyla eksiksiz bir manifesto istiyorum.
Capitán, hemos recibido el manifiesto definitivo.
Kaptan, en son manifesto geldi.
Manifiesto.
Manifesto mu?
¿ Te refieres a ese loco que va en un autobus escolar repartiendo panfletos?
Otobüste broşür dağıtıp duran o deliyimi diyorsun. Ona manifesto denir.
Ahora si me disculpas, tengo que repartir manifiestos.
Şimdi izin verirsen manifesto dağıtmam gerekiyor.
Una condena tendría el mismo efecto sobre los países vecinos que el manifiesto de Brunswick sobre nuestros compatriotas.
Ölüm kararı, komşularımızda, Brunswick Manifesto'nun bizim yurttaşlarımız üzerinde yarattığı etkinin aynısını yaratabilir.
- ¿ Tenéis un manifiesto? ¿ En serio?
- Manifesto mu?
y usted escribe algo como un manifesto y se propaga por el mundo y un año después el vice presidente de Microsoft está hablando sobre eso usted pensaría que estaba drogado, cierto?
Microsoft ahlaksız başkanı bunun hakkında konuşuyor İlaç mı aldım uyuştummu diye düşünürsün, düşünmezmisin?
El manifiesto dice 22 ciclos.
Manifesto 22 devre olduğunu söylüyor.
Es una grandiosa declaracion de verdades fundamentales... que aun hoy se aplican a todas las formas de ficcion.
Bir hayal unsurunun üzerine kurulmuş basit gerçeklerle bezeli dikkate değer bir manifesto.
Borra la palabra "manifiesto".
İlk düşüncem şu. Manifesto sözcüğünü kullanma.
He escrito un manifiesto que quiero que se publique el día de mi ejecución.
Bir manifesto yazdım, idam edileceğim gün basılmasını istiyorum.
Tengo unos kilos de manifiestos exposiciones y teorías de conspiración cada semana.
Her hafta düzinelerce manifesto, açıklama ve komplo teorisi tehditi alıyorum.
Bien, el manifiesto, y cualquier otro material que te haya enviado ahora van a ser evidencia, así que voy a necesitar que los entregues.
Evet, manifesto ve size göndermiş olabileceği diğer şeyleri de bundan sonrasında bunlar kanıt sayılacak, bu yüzden onları bana vermenizi istiyorum.
Joven Eppes, tu copia privada de "El manifiesto Tóxico"
Genç Eppes, işte sizin için hazırlanmış "The Toksik Manifesto" kopyası.
"El manifiesto tóxico"
"Toksik Manifesto"
¿ El Manifiesto?
Manifesto mu?
Bueno, el uso de la palabra "Manifiesto" sugiere un inflado sentido de Destino.
Burada "manifesto" kelimesinin kullanılmış olması kaderci bir gururluluğa işaret ediyor.
En la pág. 189 de "El Manifiesto Tóxico" Brott habla de McHugh.
Toksik Manifesto'nun 189. sayfasında Brott McHugh'tan bahsediyor.
Escribes "El Manifiesto Tóxico" para exponer a Graybridge.
Graybridge'i deşifre etmek için Toksik Manifesto'yu yazdın.
¿ Hugo, cual es la primera frase del Manifiesto Comunista?
Hugo, Komünist Manifesto'nun ilk satırı neydi?
- El Manifiesto Comunista.
Komünist Manifesto, değil mi?
Una especie de manifiesto.
Bir çeşit manifesto.
Abinell envió un manifiesto a la prensa antes de tomar ese bar.
Abinell kadını, barı ele geçirmeden önce basına bir manifesto yollamış.
¿ Tienes algún tipo de manifiesto? ¿ Una lista de nombres para poder comparar con los rescatados?
Kurtulanlarla karşılaştırmak için bir manifesto, bir isim listesi var mı?
Es su "manifiesto".
Başlığı "Manifesto".
Ha escrito un documento tipo manifiesto llamado "Guía para la vida práctica", y varias secciones fueron sacadas directamente de "Planeta Vacío".
Pratik yaşam rehberi adında manifesto gibi bir şey yazmış ve bazı bölümleri direkt olarak "Boş Gezegen" den alınmış.
El terrorista ha escrito un manifiesto que quiere que sea publicado pero no en un periódico nacional.
Bombacı, yayımlanmasını istediği bir manifesto yazmış,.. ... ama ulusal gazeteleri istemiyor.
Revise el manifiesto un poco más.
Manifesto üzerinde biraz daha düşünün.
Has leído mi manifiesto.
Manifesto'mu okumuşsun.
Parece que mi "manifesto"
Görünüşe göre basın bildirim
un manifiesto culpando a la Industria Petroquímica por todo lo malo del mundo.
Petrokimya endüstrisinin, dünyadaki tüm dertlerin... sorumlusu olduğunu iddia eden bir manifesto.
incluso Easley del Norte manifesto su presencia.
Sadece Priscilla değil, Kuzeyin Easly'ide kendini gösterdi.
Connie tenía la lista de pasajeros.
Connie'de manifesto var.
Tyrone dijo que tenía algún tipo de manifiesto.
Tyrone o vardı dedi manifesto çeşit?
El Sr. Taylor me reclutó para conseguir mantener sus actividades fuera de la agenda oficial. Pero esto se ha salido de control.
Bay Taylor beni faaliyetlerini resmi manifesto dışında tutmam için işe aldı ama işler kontrolden çıktı.
Tú has escrito un increíble manifiesto... perspicaz, gracioso y controversial. Danos la oportunidad.
Ve yazdıklarınız inanılmaz derecede anlayışlı,... eğlenceli, tartışmalara yol açabilecek bir manifesto.
No necesito un manifiesto.
Manifesto gerekmiyor.
La Guardia Costera encontró un manifiesto en el barco chino hundido.
Sahil güvenlik batan gemide bir manifesto bulmuş.
Usted sabe, está en el Manifiesto Comunista de tener un banco central privado, porque los banqueros privados centrales en realidad escribierón las ideas que Marx y Engels apoyaban.
Bilirsiniz, Komünist Manifesto'da vardır özel Merkez Bankası isteği, çünkü özel merkez bankalarıdır bu fikirleri yazdıran. Marx ve Engels'in ortaya koydukları şeyleri..
¿ Ha visto mi Manifesto?
Benim manifestomu izledin mi?
Bueno, ¡ ¿ qué pasa con su Manifiesto? !
Peki ya manifesto?
Aquí tiene el albarán.
İşte manifesto.
Si eres impotente. "Drago Museveni," Manifiesto " CY 8433
Drago Museveni Manifesto, C.Y. 8433
El Manifiesto Tóxico.
Toksik Manifesto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]