English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Marín

Marín traducir turco

66 traducción paralela
"Tengo ritmo, tengo..." ¡ Tin Marín de dos pingüé!
Ollie, Ollie!
Director de la Academia Lincoln... en el condado de Marín...
Marin ilçesinde ki Lincoln Akademisinde müdür olacak.
Ahora, señoras, todos a lo de Marín.
Ciro'nun sekreteri!
De tin marín de do ¡ pingüé!
Ondan bundan, şundan... Hey, Moe!
Tin, marín y dos piringüé- - ¡ Uy!
- Güzel. O piti piti- - Şu!
De tin marín, de do pingüé.
Ya şundadır ya bunda
De tin marín, de do pingüé.
Ya şundadır
De tin marín, de do... pingüé.
Ya şundadır ya bunda.
De tin, marín, de do, te infiltré.
O piti piti.
De tin, marín, de do...
O piti piti...
Tin marín de dos piringüé cúcara mácara... -... titiri... fue.
Oooo piti piti, karamela sepeti, terazi, lastik jimnastik, öğretmenimiz oto-ma-tik.
Tin marín de dos...
Oooo piti piti...
Soy Lupe Marín.
Ben Lupe Marîn.
De tin marín, de do pingué me pregunto dónde el guante meteré.
- Eeny, meeny, miney, moe, Merak ediyorum eldivenim hanginize gidecek.
Tú estarás en la ciudad y yo me quedaré en Marín.
Sen şehirde oturacaksın. Ben Marinde kalacağım.
Las recogimos en Marín hace meses.
- Birkaç ay önce Marin'den topladık
De do... marín... de do... pingüe.
Ya... şundadır... ya... bunda.
-... marín. - Por favor, no...
bu çok aptalca.
Tin, marín, de, do, pingüé.
Ya şundadır, ya bunda.
De tin marín, de do pingüé...
O piti, piti...
Usted está buscando a Karla Marín.
Karla Marin'e bakıyorsunuz.
Miss Marín, tiene un momento, por favor?
Bayan Marin, bir dakikanız var mı?
Miss Marín, usted está aquí.
Bay Marin, buradasınız.
De tin, marín, de do, abrirte, herirte, ay, te quitamos la nariz.
Eenie, meenie, minie, kes onu, acıt onu, oh... Burnuna doğru geliyor..
De tin marín, de do pingüé...
Ya şundadır, ya bunda... helvacının...
Mamá, ¿ hago "de tin marín de do pingüé"?
Anne, "ya şundadır, ya bunda" diye mi seçeyim?
Soldado raso Marín,
Er Marin,
De tin marín, de do pingüé.
Ya şundadır, ya bunda.
Michael Adams, ex-marín se lo creía muerto en acción durante un rescate de rehenes en Corea del Norte.
Michael Adams, eski donanma komandosu Kuzey Kore'deki gizli bir rehine kurtarma operasyonu sırasında öldüğü düşünülüyordu.
Michael Adams, ex-marín se lo creía muerto en acción durante un rescate de rehens en Corea del Norte.
Michael Adams, eski donanma komandosu Kuzey Kore'deki gizli bir rehine kurtarma operasyonu sırasında öldüğü düşünülüyordu.
Tin, marín, de dos, pingüé.
"Eeny, meeny, miny, moe."
Detín marín de do pingüé.
Önüm arkam sağım solum sobe.
De tin, marín de dos pingüé.
Portakalı soydum... Başucuma... koy... dum.
De tin, marín...
İni, Mini, Benimki...
Detín marín, de do, pingüe.
Ya şundadır, ya bunda, helvacının kızında.
-... marín de do pingüé. ¿ Les molesta si me uno a la fiesta?
Küçük partinize davetsiz gelmemin sakıncası var mı?
De tin, marín, de do... Trece y el pequeño.
Ya şundadır ya bunda, 13 ile Taub'da...
De tin marín de do pingüé, cúcara mácara títere fue yo no fui, fue Teté, pégale, pégale, que ella fue.
O piti piti. Karamela sepeti. Terazi lastik jimnastik.
¡ Hice el "de tin marín de do pingüé", y perdiste, y aun así te elegí!
O piti piti yaptım. Kaybetmene rağmen seni seçtim.
Detín, marín, de do, pingüé.
Ya ondadır, ya bunda.
De tin, marín, de do, ¡ pingüé!
Portakalı soy-dum!
Marín también se incrementó la actividad y la zona ha sido objeto de debate Daecheong.
Marin etkinliği de arttı ve bölgede daecheong tartışıla gelmiştir.
- De tin marín de do...
O piti piti, karamela sepeti...
Es en Marín.
Marin'de.
De tin marín, de do pingüé.
Dum, duma, duma, dum.
De tin marín...
Ya ondadır ya bunda...
De tin marín... de do pingüé, uno, dos, tres, y ya se fue.
- İşte.
De... tin marín.
lütfen...
- Marín...
Ya bunda...
De-tin-marín-de-do-pin-gue...
Ya şundadır, ya bunda...
De tin, marín, de do pingüé cúcara, mácara, títere fue. Sabes que soy mitad coreano, ¿ verdad?
Yarı Koreli olduğumu biliyorsun, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]