Translate.vc / español → turco / Maxwell
Maxwell traducir turco
847 traducción paralela
- La Sra. Maxwell, la gobernanta.
- Bayan Maxwell. Ev idarecisi.
¿ Es la Sra. Maxwell?
- Siz Bayan Maxwell misiniz?
He llevado a Desney a casa de la Sra. Maxwell.
Desney'i Bayan Maxwell'in odasına göndermiştim.
- Sí. Y Ernie Maxwell, el de los zumos de tomate.
- Bir de domates suyu işindeki Ernie Maxwell.
Le presentaré al Dr. Maxwell y a su paciente.
Sizi Dr. Maxwell ile ve hastanızla tanıştırayım.
A las cosas malas, nadie las puede evitar, ni siquiera el Dr. Maxwell.
Dr. Maxwell'in bile yardım edemeyeceği şeyler olur bazen.
El houngan tiene su receta, el Dr. Maxwell y yo, la nuestra.
Houngan'ın kendi reçetesi var. Dr. Maxwell ile benim kendi reçetemiz.
Él y Maxwell.
O ve Maxwell.
Por su propia seguridad, Jeffries y Maxwell que Jessica vaya al asilo... de Santo Tomás.
Jeffries ve Maxwell, onun iyiliği için Jessica'yı St. Thomas'a götürmek istiyor. Akıl hastanesine.
El Dr. Maxwell nos trae malas noticias.
Dr. Maxwell bazı tatsız haberler getirmiş.
El Dr. Maxwell tiene razón, mamá.
Dr. Maxwell haklı, Anne.
Sé lo que pensabas cuando Maxwell hablaba.
Maxwell konuşurken aklından geçenleri okuyabiliyordum.
El caso es célebre..... Maxwell Frere fue acusado de tentativa de asesinato,
Belki olayı hatırlarsın. Maxwell Frere, vantrilok, meslektaşı amerikalı Sylvester Kee'ye cinayete teşebbüsten tutuklanmıştı.
Lo conocía, Maxwell Frere de nombre. Era reputado en nuestro oficio.
Maxwell Frere'i benim ve kendi alanında, en yüksek poziyondaki ünüylü tanıdım.
Maxwell, ¡ esta no!
Bu değil! Bu değil!
No despertemos a esos dos.
Hey Maxwell, bu ikisini uyandırmak zorunda değiliz.
¡ Es increíble!
Maxwell, ayaklanmalıyız.
No tengo ganas de cantar.
Maxwell, pek şarkı söyleme havasında değilim.
¿ El camerino de M. Frere?
- Maxwell Frere'in soyunma odası ne tarafta?
Ese es igual de estúpido que tu.
Maxwell, bu ufaklık en az senin kadar aptal.
Maxwell, ¡ déjame!
Maxwell, bırak gideyim.
Es Maxwell Frere,
- Bak, Maxwell Frere, vantrilok, orda!
Maxwell, esta gallina me hace de plato.
Hey Maxwell, bu küçük seksi şey beni tavlamaya çalışıyor.
¿ Tu ves una?
Maxwell, ben bayan göremiyorum.
¿ Cual de los dos se ocupa?
Dişlerini sen mi dökersin Maxwell, yoksa ben mi yapayım?
Si mi marioneta me deprimiera como tu deprimes Maxwell,... me desharía de ella.
Genç adam, ya arkadaşım Fancy Pants, senin Patronuna yaptığın gibi beni bıktırsaydı? Sanırım, ondan kurtulmak isterdim.
Dado que yo no obtendré nada de Frere.
Esasen, Maxwell Frere'den istediğimi elde edebileceğimi sanmıyorum.
- ¡ No por mucho tiempo!
Uzun süre için değil, Maxwell!
Tu no puedes hacer nada, estas acabado.
Beni durduramazsın, Maxwell.
Maxwell, cálmate.
Bak Maxwell, heyecanlanma!
Pon a Maxwell en su lugar y envíala después a los ciclistas.
Onun sırasına Maxwell'i koy, o da bisikletçilerden sonra çıksın.
Soy la Elsa Maxwell de los ayudantes de dirección.
Yönetmen yardımcılarının Elsa Maxwell'iyim.
- ¿ Y Maxwell?
- Maxwell nerede?
- ¿ No estaba Maxwell contigo?
- Maxwell yanında değil mi? - Hayır.
- Eh, ¿ dónde se ha metido Maxwell?
- Maxwell'e ne oldu?
¡ Maxwell!
Maxwell.
¡ Maxwell!
Maxwell!
- Es un Maxwell de 1907.
- Bu bir Maxwell 1907.
¡ No me digan que no puedo estropear un Maxwell de 1907!
O yüzden bana Maxwell 1907'yi mahvedemeyeceğimi söyleme!
Tú monta ese Maxwell.
Maxwell'ini hazırla.
Ése es Maxwell Luderman, el industrial.
Şuradaki Maxwell Luderman,... sanayici.
Sakini, tráeme a Elsa Maxwell.
Sakini, bana Elsa Maxwell getir.
- Elsa es la solución.
- Elsa Maxwell. Bize o lazım.
Elsa Maxwell ser cabra muy afortunada.
- Oh, Elsa Maxwell şanslı keçi, patron. - Yavaş, yavaş.
Sr. Maxwell, creo que no ha comprendido mi última pregunta.
Bay Maxwell, son sorumun maksadını anladığınızı zannetmiyorum.
Maxwell, qué agradable sorpresa.
Maxwell, merhaba.
¿ Y tú, Maxwell?
Ne dersin, Maxwell?
Maxwell, basta.
Maxwell, kes şunu.
Le dije a Maxwell que iba a peinarme... y resultó que mi cita es mañana.
Maxwell'a kuaföre gideceğim demiştim ama meğer randevum yarınaymış.
- Maxwell, ¿ quieres callarte?
- Maxwell, biraz sessiz olur musun?
Sylvia y Maxwell se quedan en la ciudad.
Sylvia ve Maxwell şehirde kalıyorlar.