Translate.vc / español → turco / Michelin
Michelin traducir turco
168 traducción paralela
- ¿ Dónde pusiste mi guía Michelin?
- Seyahat rehberim nerede?
¡ No me extraña que necesites descansar el domingo!
Pazar günü dinlenmek istemene şaşırmamalı! Bu arada Michelin seyahat rehberimi nereye koydun?
A propósito ; aún no encontré mi guía Michelin.
Aklıma gelmişken, Michelin rehberimi hala bulamadım.
- Ya me hartas con tu guía Michelin.
Başladın yine şu rehber hikayesine!
Pásame tu Michelin.
Şu Michelin rehberini uzatsana.
- No lo sé. Seguramente, por lo que dice la guía Michelin.
- Rehbere göre öyle.
Ya me compré el Michelín.
Michelin Rehberi'ni aldım zaten.
El Michelín, la ropa de niño, ¡ menudo idiota!
Michelin ve çocuk elbiseleri. Ne tür bir salak bu?
Trabajo en Michelín desde octubre, acabo de volver de América del Sur.
Ekimden beri Michelin'deyim. Güney Amerika'dan da yeni döndüm.
Trabajo en Michelín.
Michelin'de çalışıyorum.
La situación se deterioró cuando la fábrica de Michelin fué bombardeada.
Siz de sokaklara çıkmıyordunuz.
"Estoy segura de que esas son sus zapatillas, las hice para ella antes de que la mataran a tiros".
Nasıl öğrendiniz? Karımla aynı hücrede olan Bayan Michelin söyledi.
- No. La habían enterrado sin... sin ataúd.
İsminin Bayan Jean Michelin olduğuna inanıyorum.
Compruébalo en la Guía Michelin.
Michelin Rehberi'ne bak.
todos llevaban consigo, Las Guías Michelin. Sabían exactamente donde estaban las carreteras
Hepsinde, eksiksiz Fransa haritaları bulunuyor ve heryeri adeta avuçlarının içi gibi biliyorlardı.
Le escribiré a Michelin.
Michelin'a yazacağım.
"Perro muerto en el comedor", ¿ qué dirían los críticos?
Kahvaltı salonunda ölü bir köpek. Bu yüzden bir Michelin yıldızımız düşebilir.
Unos neumáticos de marca.
Yeni Michelin lastikler.
- Me siento como el muñeco de Michelín.
- Michelin logosu gibi oldum.
Olvida lo que la guía Michelin dice sobre esa pocilga, Morolo's.
Şimdi, Michelin'in o çöplük Morolo hakkında dediğiklerini unutun.
Gomas Michelin modelo XGV, tamaño 75R, de 35 cm.
Michelin XGV model, 75R boyunda, 14 parmak çapında jant için.
¿ Es posible que dos coches diversos usaran gomas Michelin modelo XGV 75R-14s?
İki ayrı arabanın, XGV 75R-14s Michelin lastik kullanması mümkün müdür?
La Michelin XGV.
Michelin XGV.
convertible, con neumáticos Michelin modelo XGV, tamaño 75R-14.
Michelin lastikli çalınmış bir 63 model Pontiac Tempest'i kullanmaktan tutuklandığını doğruluyor.
Dos o tres calorías y me convierto en el hombre Michelin.
Her yerim şişiyor. - Sahi mi? İki-üç kaloriyle Michelin Adamı'na benziyorum.
Parece el muñeco de Michelin.
Michelin maskotuna benziyor.
Adentro disfrutaremos de la cocina magnífica... que ha hecho a Le Doyen famoso.
İçeride, Le Doyen'e Michelin yıldızlarını kazandıran zengin ve çağdaş mutfağından lezzetler tatmak için oturacağız.
Neumáticos Michelin!
Ne zaman aldın? Michelin bunlar!
Ha engordado, - No tiene buena pinta el'Sr. Michelin "'.
"İyice şişmanlamış, çok kötü görünüyordu, bir yol olmaz ondan" der kesin.
Edouard Loubet es un joven jefe de cocina que obtuvo 2 estrellas en la guía Michelin llamada ahora "Guía Roja".
Michelin Guide'da, şimdiki adıyla Red Guide'da iki yıldız kazanan en genç Fransız şefi.
lmpedimos que robaran a una vieja. Michelin lo vio.
En son yaşlı kadının cüzdanı kurtardık.
- Váyanse. - Michelin.
Michelin?
Te quedarás a la espera.
Michelin sen bağlantıda kal.
Michelin, no te alejes del móvil.
Michelin sen telefonla burada kalacaksın.
Michelin, te necesitamos ahora mismo.
Michelin... Sana ihtiyacımız var.
¿ Sigues aquí, Michelin?
Sen hala gitmedin mi duba?
- Michelin.
- Michelin'di o yıldızlı olan.
- Llantas usadas marca Michelin.
- Michelin lastikleri aşınması.
235-45-17 s. Gomas Michelin.
2 35, 45 17'lik. Michelin lastikler.
235-45-17 s. Gomas Michelin. Tiene que ser un Benz.
2 35, 45 17'lik Michelin tekerlekler bu kesinlikle Benz olmalıydı.
Es como el de Michelin.
- Cephaneci kıyafeti mi? - Teknik ismi bu.
Esta nueva mujer se ofreció de voluntaria para hacer de víctima.
Michelin Adam gibi. Şu yeni kadın kurban rolü için gönüllü olmuştu.
Hola, Hombrecito Michelín.
Merhaba Michelin maskotu.
Porque nadie le ha hablado del michelin que le hace el sujetador.
Çünkü kimse ona sutyen askısının etrafındaki yağ çıkıntısından söz etmemiş.
- A propósito, ¿ dónde está mi Michelin? - ¡ Yo qué sé!
Ben nereden bileyim!
Michelin lo califica de cinco estrellas.
Michelin'den beş yıldız almış bir yer.
Lo que Michelin no dice... es que está justo enfrente del Palm Beach.
Michelin'in bahsetmediği şeyse tam karşıdaki Palm Beach.
Los americanos tuvieron mala puntería y enviaron bombas a todas partes.
Michelin fabrikası bombalandığında ortam daha da kötüleşti.
- Me lo dijo la Sra. Michelin que estaba en la misma celda que mi esposa.
Bu yüzden Menut'un ruh hali tümüyle çok farklı.
Creo que su nombre era Sra. Jean Michelin.
Marinette Menut Sokağı 1914-1944
- El comercial de Michelin?
- Michelin reklamı mı?