Translate.vc / español → turco / Máxima
Máxima traducir turco
3,335 traducción paralela
Dispongo que Daniel Grayson vaya al correccional de máxima seguridad de Rikers Island.
- Bırakamam. Daniel Grayson'un kefalet bedelini reddettim ve duruşmaya kadar Rikers Island'daki maksimum güvenlikli ıslahevinde kalmasına karar verdim.
con un motor V8 de 440, cambio manual de seis velocidades, y una velocidad máxima de 298 km / h.
440 V-8 motorlu, altı hız düzeyinde manuel şanzımanı.. ve 185'e çıkabilen hızıyla.
Máxima cobertura por cable.
Yüksek rakamlar dönecek.
Esto es solo una idea. Digamos que 2.8 es la cifra máxima.
Bu sadece bir fikir. 2.8 milyonun maksimum olduğunu söylersek.
La velocidad máxima del Tren de los Borrachos es 73 mph, y ten en cuenta un total de 32 tetas por vagón,
Sarhoşlar Treni'nin saatteki en yüksek hızı 116 kilometre. Her vagondaki 32 memeyi de hesaba katalım.
Quiero que tu máxima prioridad sea Simon Fischer.
Simon Fischer için detaylı bir güvenlik soruşturması yapmanı istiyorum.
Pero bastante vivos mientras se les quitan sus poderes y se los prepara para ser llevados a una prisión de máxima seguridad.
Ama yaşıyorlar ve güçleri ellerinden alınarak süper maksimum güvenlikli bir hapishaneye gönderilmek üzere hazırlanıyorlar.
¡ Casi he alcanzado la puntuación máxima!
Yüksek skora az kaldı!
El Sr. Lutulu qué recién escapó de una prisión de máxima seguridad en Harare. Fue baleado hoy en un mitin pro democracia en el poblado de Bukhoma.
Harare'deki sıkı korunan ceza evinden kaçırılan Lutulu Bukhoma düzenlenen miting sırasında vuruldu.
Y con una velocidad máxima de 233km / h.
Ve azami hızı 230 km.
Máxima gerente de ventas suprema ".
Nihai satış uzmanı müdürü. "
Máxima gerente de ventas suprema.
Nihai satış uzmanı müdürü.
Agnes... te dio la nota máxima.
Agnes sana geçer not vermiş.
¿ Se pueden abrir las puertas electrónicamente con la máxima potencia?
Birisi bu elektriği kullanarak ana kapıları açabilir mi?
¿ Se pueden abrir las puertas electrónicamente con la máxima potencia?
Biri, tam güç kullanarak ana kapıları elektronik olarak açabilir mi?
Quiero decir, todos los aeropuertos están en máxima alerta.
Bütün havaalanları alarmda.
Es temporal. mientras la seguridad está en alerta máxima.
Alarm durumu geçene kadar aldığımız bir önlem.
Aún no es la hora de máxima audiencia.
Mesai saatinde bile değiliz.
- Si Kramer descubre esas cosas... - Neal podría recibir la pena máxima.
Eğer Kramer bunları ortaya çıkarırsa Neal büyük bir ceza alabilir.
Calvin Mantus ha escapado de un hospital psiquiátrico de máxima seguridad.
Calvin Mantus yüksek güvenlikli bir akıl hastanesinden kaçmış.
Hoy he obtenido la puntuación máxima en un ejercicio de combate.
Bugün savaş tatbikatında en yüksek notları aldım.
Oh, su máxima ha llegado fuera, ¿ verdad?
Memelerin de belirginleşmiş.
Los receptores de tungsteno de la cámara de contención están ubicados para recoger la máxima energía de las partículas que colisionan.
Kapsama haznesindeki volfstam alıcıları çarpışan parçacıklardan maksimum enerjiyi alacak şekilde yerleştirildi.
Esto tiene la máxima prioridad, así que debería estar aquí en cualquier momento.
En öncelikle şey bu yani en kısa zamanda elimize ulaşır.
Aya, asegúrate de que tenemos la máxima resolución y aumento. Scans de amplio espectro. Quiero saber todo sobre esta roca.
Aya, maksimum çözünürlükte büyütüp algılayıcı spektrumlara tam güç ver.
Calibrando para máxima dificultad.
Maksimum zorluk derecesine ayarlanıyor.
¿ - Cuál es su velocidad máxima?
- Senin son hızın kaç?
El coche también tiene una velocidad máxima De 194 millas por hora.
Arabanın aynı zamanda son sürati saatte 310 km'dir.
A Neal podría caerle la máxima.
- Neal büyük bir ceza alabilir.
Su máxima acusación acaba de convertirse en asesinato en segundo grado.
İkinci derece cinayet suçlamasına terfi ettin.
¿ Cuál es la pena máxima por destruir un Emmy?
Bir Emmy'yi mahvetmenin en fazla cezası nedir acaba?
Está muy avergonzada, y es una demócrata declarada que seguiría queriendo donar la máxima contribución personal a su campaña.
Utançtan yerin dibine girdi resmen. Bu arada, iyi bir Demokrat olduğu için seçim kampanyanıza elinden geldiğince katkı sağlamayı da ihmal etmedi ama.
Teóricamente, si quisieras entrar a una prisión de máxima seguridad, ¿ cómo lo harías?
Teorik olarak, yüksek güvenlikli bir hapishaneye zorla girmek isteseydin, nasıl yapardın?
Sí. Teóricamente, no creo que puedas entrar a una prisión de máxima seguridad.
Teorik olarak yüksek güvenlikli bir hapishaneye zorla girilebileceğini sanmam.
¿ Cho me dijo que le preguntaste cómo irrumpir en una prisión de máxima seguridad?
Cho'ya, yüksek güvenlikli bir hapishaneye nasıl girileceğini mi sordun?
La velocidad máxima es aproximadamente la misma, alrededor de 200 kilómetros por hora.
Son hız yaklaşık aynıdır yaklaşık 320 km / h.
Con una velocidad máxima de 198 kilómetros por hora, el Z06 es sin duda rápido.
Saatte 320 km son hızıyla... Z06 inanılmaz hızlı.
El Titán se diseñó para una re-entrada máxima de 15 minutos en la atmosférica.
Titanlar azami 15 dakikalık atmosfere dönüş için tasarlandı.
Máxima potencia para calentar los rayos.
Isı ışınlarına tam güç verin.
Ponga rumbo a Nueva York. Velocidad máxima.
Rotayı New York'a çevirin.
De hecho, el fabricante americano No ha encontrado la velocidad máxima aún, Así es que fui a Inglaterra Para ver si les podría echar una mano.
Aslında, Amerikalı üretici henüz son hızını bulamamış, bu yüzden onlara yardımcı olmak için İngiltere'ye gittim.
Excepto lo que no tiene Es una velocidad máxima confirmada.
Fakat son sürati henüz onaylanmamış.
Si fuese gonna empujón este coche Para su velocidad máxima, Me mantendría El control de tracción adelante.
Bu arabayı son süratine kadar zorlayacaksam eğer, çekiş kontrol sistemini açık tutacaktım.
Entonces allí está la Audi R8 V10 Con 525 caballo de fuerza Y una velocidad máxima De casi 200 millas por hora.
Bir de Audi R8 V10 var, 525 beygir ve son hızı yaklaşık 320 km.
Una velocidad máxima confirmada.
onaylı bir son sürat.
- Eres mi máxima prioridad.
- İlk önceliğim sensin.
Bueno, ha sido enviada a máxima seguridad en la mañana, así que...
Sabah, maksimum güvenlikli bir yere gönderilecek.
Mi inteligencia me dice que no hay hay otros partidos Miercoles, asi que podemos esperar una participacion maxima de 10.000.
Kuslarim bana carsamba gunu baska bir parti olmadigini soyledi, sonuc olarak on bin kisiye yakin bir katilim bekleyebiliriz.
Todos en alerta máxima.
Herkes tam alarma geçsin.
¿ Por qué no te centras menos en asesinar bayas y más en aparcar tu Maxima dentro de las líneas en el garaje?
Neden katil meyveleri daha az kafana takıp, arabanı garajdaki çizgilerin içine park etmeye konsantre olmuyorsun?
Por favor, dígame cuál es la maxima alimentación para que no saltemos por los aires.
Lütfen bize maksimum akım gücünü söyleyin, böylece işleri berbat etmeyelim.