English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / español → turco / Mérida

Mérida traducir turco

65 traducción paralela
Según esto Morales es el distribuidor directo de Mérida.
( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) Bu tamamen aklımızı karıştırıyor komuta zincirine bir bakalım. ( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) Morales, Heriberto Merida'nın dağıtımcısı.
Morales hace los envíos y Mérida los transportes.
( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Aynen, Morales işin sevkiyatçısı ama işin patronu Merida
Fíjate en el de en medio. Es Heriberto Mérida.
( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) Ortalarındaki şişko varya işte o Hariberto Merida.
Los de la DEA han descubierto que es sobrina del Sr. Mérida.
Narkotik Büro dosyalarına göre ( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) Şu Isabel, Heriberto Merida'nın yeğeni.
¡ Mérida! Lo que tú quieras.
Merida, ne isterseniz var.
Se fue a Mérida.
Hey, o Merida'ya gitti.
¿ Mérida?
Merida?
El inspector Mérida, de la Unidad Central de Inteligencia Exterior.
Müfettiş Merida, Dış İstihbarat Şube Müdürü.
De todos modos, Mérida ya se lo ha contado todo.
- Her neyse, Merida her şeyi anlatmış.
¡ Mérida!
Merida!
Mérida, una princesa no deja sus armas en la mesa.
Merida, bir prenses silahlarını hiçbir şekilde masaya koymaz.
Mérida, no sé por qué estás reaccionando así.
Ciddiyim Merida. Neden böyle davrandığını anlamıyorum.
Finge que yo soy Mérida.
Ben Merida olayım.
- ¿ Mérida?
- Merida?
¡ Yo soy Mérida, la primogénita del clan Dun Broch!
Ben Merida'yım. Dun Broch Klanı'nın ilk doğan veliahdıyım.
¡ Mérida, detente!
Merida, kes şunu.
¡ Mérida, Elinor, dense prisa!
Merida, Elinor, çabuk olun!
Querías que traicionara a Mérida.
Merida'ya ihanet etmemi istiyordun.
Soy Mérida.
Ben Merida.
Mérida...
Merida.
Como Mérida no renunció a su corona, sus hermanos serán ejecutados.
Merida tahttan feragat etmediği için erkek kardeşleri ölüme mahkum edilecekler.
Siempre está contigo, Mérida, incluso si no lo parece.
Öyle olmadığını sansan bile baban hep seninle birlikte, Merida.
Es para mí un honor coronarte a ti, Mérida del clan DunBroch, como nuestra verdadera y legítima...
O zaman bu tacı sana vermek benim için bir onurdur, DunBroch klanından Merida bizim gerçek ve yasal...
Mérida, me temo que ese es el emblema de tu padre.
Merida, korkarım ki bu babanın imzası.
No, Mérida.
- Hayır, Merida.
Me temo que el frente es un poco más duro de lo que crees, Mérida.
Korkarım ki cephe sandığından daha zorludur, Merida.
Mérida.
- Merida.
Mérida de DunBroch, la hija del rey Fergus.
DunBrochlu Merida, Kral Fergus'un kızı. - Zindanımda tutukluydu.
Mérida, no vale la pena.
- Merida, buna değmez.
- Mérida...
- Merida... - Hayır.
Mérida... fuera de mi camino.
- Merida... - Çekil önümden.
Presentando a la Reina Mérida de DunBroch, líder de los clanes, protectora de las tierras altas, y mi hija.
Karşınızda DunBrochlu Kraliçe Merida klanların lideri, İskoçya'nın koruyucusu ve de benim kızım.
¡ Larga vida a la Reina Mérida!
Çok yaşa Kraliçe Merida!
Dado que Mérida... no ha renunciado a la corona por propia voluntad... no tenemos otra alternativa que quitársela...
Yeterince bekledik. Merida kendi iradesiyle tahtı bırakmadığı için tahtı ondan zorla almaktan başka seçeneğimiz yok.
- Mérida... no tienes que hacer esto.
Merida, bunu yapmak zorunda değilsin.
- Nada se mueve sin su visto bueno. - Sí.
( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Yani Merida yetkiyi vermeden Morales bir adım bile kıpırdayamaz.
¿ Por qué no precipitamos lo de Morales?
( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) O zaman neden biz Morales'e, Merida ile birlikte götürmek için pençe takmıyoruz?
- En Merida.
- Merida'da.
¿ Fue idea tuya?
Neden herkes onun adını biliyor ve kimse bana nerde olduğunu söylemiyor? Hey, o Merida'ya gitti.
Esta mañana hablé por teléfono con Kevin y...
Merida? Evet, birkaç malzeme almaya. Yarına kadar dönmüş olmayacak.
No es sólo un cuento.
Hikaye değil bu, Merida.
Es un matrimonio.
Merida. Sadece evlilik işte.
Deja el arco, Merida.
At o yayı Merida.
Soy Merida.
- Ben Merida.
Estoy ayudando a Merida, y cuando haya acabado con el fuego fatuo, será mi turno.
Merida'ya yardım ediyorum. Yakamozla işi bittiğinde sıra bana gelecek.
Tenías razón, Merida.
Haklıydın, Merida.
Merida...
- Merida...
Es Merida.
Merida.
- ¿ Mérida...?
- Merida?
Y como castigo por su traición... al atardecer, sus queridos hermanos... serán ejecutados. - Morirán por mi culpa.
Merida'nın ihanetini cezalandırmak için günün sonunda sevgili erkek kardeşleri idam edileceklerdir.
- Puedes cambiar tu destino sin magia.
- Kaderi değiştirmek için sihre ihtiyacın yok, Merida.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]