Translate.vc / español → turco / Osgood
Osgood traducir turco
205 traducción paralela
Jane Osgood de Cape Anne, Maine... Propietaria de Langostas a Domicilio en los meses sin R.
Bayan Jane Osgood, Cape Anne, Maine'den "Perakendesiz, Posta Siparişiyle Aylar Boyunca Istakoz A.Ş." nin sahibi.
Perdona, jovencita, ¿ esta es la casa de los Osgood?
Affedersiniz genç hanım, Osgood'ların evi bu mu?
Hola, soy Jane Osgood.
Selam, ben Jane Osgood.
¿ Cómo está, señorita Osgood?
Nasılsınız, Bayan Osgood?
- La señora Osgood firmará tras ud., señor.
- Bayan Osgod sizinkinin altına imza atacak.
- Señora Osgood...
- Bayan Osgood...
Venimos con la mejor voluntad.
İyi niyetle buradayız Bayan Osgood.
¿ No han considerado los perjuicios ocasionados al negocio de la sra. Osgood...
Bayan Osgood'un işine verilen zararı unutmuş olmuyor musunuz?
Sra. Osgood, lamento mucho no haber podido alcanzar un acuerdo amistoso.
Bayan Osgood, çok üzgünüm, bu konuyu dostça halledemedik.
Janey, Hank Osgood podía convencer a los pájaros de que dejarán los árboles.
Janey, Hank Osgood bülbül gibi şakırdı bunu biliyorsun.
- No lo cobrará, señora Osgood.
- Para filan yok, Bayan Osgood.
Hasta el siguiente juicio, sra Osgood.
Mahkemede görüşürüz, Bayan Osgood.
¿ Qué pasó en ese... juicio de Osgood, Harris?
Şu şeyde ne oldu... Osgood davası, Harris?
Jane Osgood, pudiste contarme toda esta historia anoche.
Jane, dün gece bana bu hikayeyi anlatmalıydın.
Busque a esa tal Osgood.
Şu, Osgood denilen kadını bul.
¡ Billy Osgood!
Billy Osgood!
Billy Osgood, conoces las reglas sobre animales.
Billy Osgood, hayvanlar konusundaki kuralları biliyorsun.
¿ Cómo puedo ayudarla sra. Osgood?
Bayan Osgood, nasıl yardım edebilirim?
Te quiero, Janey Osgood, y quiero casarme contigo.
Seninle evlenmek istiyorum.
Verás, no creo que Janey Osgood pusiera a Cape Anne en el mapa.
Anlayacağınız, Janey'in Cape Anne'i dünyanın gözü önüne serdiğini düşünmüyorum.
Lo único que Janey Osgood hizo fue tratar de conseguir lo que... en justicia, moral y legalmente, le correspondía.
Janey'in yaptığı tek şey dürüstçe, ahlaken ve yasal olarak hakkı olanı elde etmeye çalışmaktı.
Él es el responsable y no Jane Osgood.
Size kötülük yapan o, Jane değil.
¿ Recordáis que el tataratatarabuelo de Jane Osgood... fundó esta ciudad, la vuestra, luchando contra los indios Kennebunk?
Jane'in büyük-büyük-büyükbabasının bu kasabayı kurduğunun ve Kennebunk Kızılderilileriyle savaştığının farkında mısınız?
Ahora, hoy, Jane Osgood se enfrenta a Harry Foster Malone.
Şimdi, bugün Jane, Malone ile savaşıyor.
Decídles a vuestros hijos scouts que vayan con Billy Osgood a recoger carbón.
Çocuklarınıza söyleyin, kömür toplanması için yavrukurtlar Billy'ye yardım etsinler.
Muchas gracias. Será maravilloso para ud. sra.
Sizin için harika olabilir, Bayan Osgood.
Osgood, que no tiene que cocinarlas.
Onları hazırlamak zorunda olan siz değilsiniz.
Un artículo de Lawrence Claiborne para el New York Mirror... afirma que Jane Osgood, la dama de las langostas de Maine... cuya desigual batalla frente a Harry Foster Malone... ha despertado la admiración y simpatía de todo el país... ha cargado sus langostas en la vieja 97 y las está transportando al mercado.
New York Mirror'dan Lawrence Hall'ın özel haberi diyor ki, tüm ülkenin sempatisini ve hayranlığını kazanmış olan Maine'den, Malone'un belalısı, ıstakozcu bayan Jane Osgood ıstakozlarını Yaşlı 97 trenine yüklemiş olarak satışa götürüyor.
Y ahora los últimos avances, o, más bien, la falta de ellos... en la lucha de Jane Osgood por su independencia.
Şimdi, Jane Osgood'un bağımsızlık savaşındaki en son ilerleme ya da daha doğrusu ilerleyememe raporu.
- Sí, desprestigiado. Desde el momento en que Jane Osgood embargó la vieja 97... has actuado como si lucharas contra una organización... de tamaño aproximado al del gobierno federal.
Jane Osgood'un, Yaşlı 97 trenine bulaştığı andan bu yana federal hükümet kadar büyük bir organizasyona sahip olarak sanki savaşa girmiş gibi davranıyorsun.
- Ud. debe ser la sra.
- Sen Bayan Osgood olmalısın. - Evet öyle.
Osgood. - Así es. - Y ud. es Malone.
- Sen de Malone'sun.
Escuche, sra. Osgood.
Dinle, Bayan Osgood.
Soy Osgood Fielding Tercero.
Ben Üçüncü Osgood Fielding.
Ya sabes... ¿ Osgood?
Tanıdın değil mi, Osgood?
Osgood me ha pedido la mano.
Osgood evlenme teklif etti.
No puedes casarte con Osgood.
Osgood'la evlenemezsin.
- Osgood me regaló una pulsera.
- Osgood bana bir bilezik verdi.
Al fin y al cabo, no queremos herir los sentimientos de Osgood.
Ne de olsa, Osgood'un duygularını incitmek istemeyiz.
Píntate los labios si quieres estar guapa para él.
Osgood'a güzel görünmek için rujunu düzelt.
Tenemos un yate y una pulsera, tú tienes a Osgood y yo a Sugar.
Yatımız, bileziğimiz, senin Osgood'un, benim Şeker'im var.
- Son de Osgood.
- Onlar Osgood'dan.
- Vas a llamar a Osgood.
- Osgood'u arayacaksın.
- Nos recogerá en el embarcadero.
- Osgood, bizle rıhtımda buluşacak.
Osgood, no puedo casarme con el vestido de tu madre.
Osgood, annenin gelinliğini giyerek evlenemem.
Osgood, voy a serte sincera.
Osgood, sana karşı dürüst olmalıyım.
- ¿ Es que no lo entiendes, Osgood?
- Anlamıyorsun, Osgood.
Con el Sr. Osgood.
Bay Osgood, lütfen.
Pues sí.
Bayan Osgood, amacınız tümüyle duygusal ve kadınsı zeminde sempati toplamak olabilir mi acaba? Sorum şu, efendim.
- Larry, sí.
Seni seviyorum, Janey Osgood.
¿ Sr. Osgood?
Bay Osgood?