Translate.vc / español → turco / Partir
Partir traducir turco
11,560 traducción paralela
Hice el Sway a partir de Wolfe, Christian.
Sway'i Wolfe'tan yaptım ben Christian.
Hiciste una droga a partir de mí, ¿ verdad?
Bensiz bir ilaç yaptın değil mi?
Mi madre dijo que, tras cantar esa canción, se enfureció tanto que se le quebró la voz y, a partir de ese momento, nunca más volvió a su registro anterior de octava.
Annem demişti ki, o şarkıyı söyledikten sonra öyle öfkelenmiş ki, sesi çatlamış ve "Mississippi Goddam" den sonra bir daha eski oktavına hiç kavuşamamış.
sí señor. â € A partir de descifrado ahora.
- Emredersiniz. Çözümlemeye başlıyorum.
A partir de este momento, no hay razón para que hablemos a menos que sea sobre trabajo.
Şu andan itibaren, ikimizin iş dışında konuşması için bir sebep yok.
Este demonio te pide igualar créditos por su trabajo y otros trabajos... partir al bebé, por así decirlo.
Bir şeytan kendisi veya başkasının işi için takdir beklerse sen istediğin gibi bölüp verebilirsin.
A partir de ahora mando yo, así que tú y tus problemas...
Şimdi adamlarımı arıyorum, sen ve problemlerin...
Yo me encargo a partir de aquí.
Bundan sonrasını ben hâllederim.
Nosotros nos encargamos a partir de ahora.
Sonrasını biz devralıyoruz.
Se supone que tenemos que partir para San Francisco esta noche.
Bu akşam beraber San Francisco'ya gitmemiz gerekiyordu.
Y tu cuerpo sabrá qué hacer a partir de ahí.
Ondan sonrasını vücudun kendi kendine halledecek.
No, los niños son Dios, y los han dejado, como deben hacerlo los niños, y deben dejarlos partir, como los padres deben hacerlo.
Hayır, çocuklar Tanrı ve çocukların yapmaları gerektiği gibi sizi terk ettiler sizin de ebeveynlerin yapması gerektiği gibi onları bırakmalısınız.
¿ Qué te parece si a partir de mañana, empezamos de nuevo?
Yarın yeniden başlamamıza ne dersin?
Antes de partir, la ex-prisionera tuvo una reunión... con el líder del equipo de los SEAL de la Marina que la rescató.
Eski tutuklu, gideceği yere götürülmeden önce kendisini kurtaran Özel Kuvvetler ekibinin komutanıyla görüştü.
Si él no está vivo, vamos a tener que empezar nuestra investigación a partir de cero.
Yaşıyor olsa iyi olur yoksa başladığımız yere geri döneriz.
No a partir de ahora.
Bildiğimiz kadarıyla yok.
A partir de este momento, nos ocupamos nosotros.
Buradan sonrasını biz devralıyoruz.
Esperemos que a partir de Central City.
Umarım Central City'den buraya gelirler.
Este es el último informe preparado por el Mayor Tallmadge antes de partir.
Bu, Binbaşı Tallmadge'ın ayrılmadan önce hazırladığı son rapor.
Si tiene que partir, váyase.
Gitmeniz gerekiyorsa gidin.
A partir de ahora funcionará así.
Bundan sonra nasıl siki tutacağımızı sana söyleyeyim.
Bueno, esa no es la respuesta con la que yo esperaba partir.
Şey, giderken beklediğim cevap bu değildi.
a partir de ahora será un infierno del que no se sabe quién sobrevivirá.
Keza buradan sonra sizleri sağ çıkıp çıkamayacağınızın garantisinin olmadığı bir cehennem bekliyor olacak.
Pero después se aburre a partir del nivel... 13... cuando los calamares de hielo gigantes...
Sonra 13. bölüm, deniz kalamarları civarlarında sıkıldı.
¿ Tú, Rowan Blackshaw, aceptas a este hombre, Tomas Solano, como tu esposo... para tener y sostener, para bien y para mal, en la riqueza y en la pobreza, para amar y cuidar, A partir de este día hasta que la muerte los separe?
Sen, Rowan Blackshaw bu adamı Tomas Solano'yu kocan olarak hastalıkta sağlıkta, iyi günde kötü günde... varlıkta yoklukta, sevgide değerde bugünden öleceğin güne kadar kabul ediyor musun?
Un mes a partir de hoy es mi cumpleaños.
- Gelecek ay doğum günüm.
Gracias, Danny, por cuidar de Emma, pero creo que a partir de ahora me ocuparé yo.
Emma'ya baktığın için teşekkürler Danny ama buradan itibaren ben devam ederim.
Thomas, por 10 a 15 años, cuando los rusos hayan desarrollado... nuevos campos allí, nosotros suministraremos a Europa... energía mucho más barata y limpia a partir del torio.
10-15 yıl içinde Rusya oralarda yeni sahalar kurarken biz Avrupa'ya daha temiz ve ucuz olan toryum enerjisini dağıtıyor olacağız.
Me temo que el general debe partir.
Maalesef General yola çıkmalı.
Le has dicho a todos que ibas a partir.
- Herkese gideceğini söyledin. - Çok önceydi o.
Es una reacción natural, pero a partir de cierto punto se vuelve tóxica.
Doğal bir tepkidir. Fakat bir noktadan sonra zehirlemeye başlar.
Tus días de partir a la gente se han acabado, al menos por ahora.
İnsanlara zarar verme günlerin bitti. En azından şimdilik.
Veinticuatro horas a partir del momento en que el CONDOR está activo.
CONDOR'un aktive olduğu andan itibaren tam 24 saat.
Uno aprende algo de ese ingrediente y algo sobre Massimo a partir de ese plato.
O malzeme hakkında bir şey öğreneceksiniz... ve Massimo hakkında da bir şeyler öğreneceksiniz.
Así que decidí crear una nueva cocina a partir de la comida clásica, tradicional de Módena.
Bu yüzden Modena'nın klasik geleneksel yemeklerinden... yeni bir mutfak yarattım.
No sé, habrá que considerar lo que duele y partir de ahí.
Bilmiyorum, acısının nasıl olduğunu görüp bu acıya katlanmalı belki de.
En exactamente un minuto a partir de ahora, necesito que empieces a gritar.
Tam bir dakika sonra çığlık atmaya başlaman gerek.
Cielo, Vas a vivir aquí a partir de ahora.
Bak canım artık burada yaşayacaksın.
Lily, ¿ recuerdas cuando dije que Stella se quedaría con nosotros a partir de ahora?
Lily, Stella bizimle kalacak demiştim ya hani?
Mi esposa y mis hijos están listos para partir.
Karım ve çocuklarım toparlandı ve gitmeye hazırlar.
Esta vez es diferente a partir de entonces.
Bu seferki farklı.
¿ Crees que a partir de aquí voy a cubrir intencionalmente esta historia?
Sence ben burada bu olayın üstünü örtmeye mi çalışıyorum?
Entonces a partir de ahora, solo tenemos que excavar en la caja negra, ¿ verdad?
O zaman kara kutuyu araştırsak yeter değil mi?
Empezando ahora, nunca volveré a hacer nada a partir de ahora.
Şu andan itibaren hiçbir şey yapmayacağım.
A partir de hoy, el equipo político estará manejando la conexión entre la presidenta Park y el asambleísta.
Siyasi birim hikayenin Başkan Park ve senatörlerle olan kısmını devralacaklar.
Pero esperaba poder pagarle el diez por ciento de mi producción el primer año, a partir de entonces el 20 por ciento cada año.
Ama size ilk yılkı hasatın yüzde 10'unu sonraki yıllarda ise yüzde 20'sini verebilirim.
Es lo que hacemos a partir de ahora a ese respecto.
Bundan sonra biz de böyle yapacağız.
Y a partir de aquí todo será mejor.
- Bundan sonra çok daha iyi olacak.
- ¡ ¿ Un año a partir de Navidad? !
- Noel'e kadar bir yıl var!
Y es por eso que, antes de partir el segundo día, pensamos que probablemente debíamos probar nuestros frenos.
Bu yüzden ikinci günümüzde yola çıkmadan önce, frenlerimizi test etmemiz gerektiğini düşündük.
A partir de ahora, su... sus muertes han sido en vano, pero si el alcalde Galavan puede verdaderamente... si realmente puede arreglar Wayne Enterprises,
Şu ana dek ölümleri, beyhude olmuştu.