Translate.vc / español → turco / Payday
Payday traducir turco
33 traducción paralela
No encuentro el común denominador entre los pasos y la música.
Müzik ve adımlar arasındaki ortak paydayı bulamıyorum.
Primero hay que hallar el denominador común y, después, dividir.
Tek hatırlaman gereken ortak paydayı bulmak ve sonra da bölmek.
Tienes que cambiar el numerador Con el primer denominador Y entonces los multiplicas juntos. ¿ Podrías hacerlo como fuíste enseñadp?
Payla paydayı ters çevir dendiğinde, yapabiliyor muydun?
Nunca me imaginé que te gustarían los Payday.
Payday yerken seni hiç düşünemiyorum.
- Es payday.
Hey, Payday.
Yo estaba nadando, y pensé que era un chocolate payday.
Ben yüzüyordum ve sanırım o gün çikolata günüydü.
Me dan un centavo hasta el día de pago?
Sen payday kadar bana bir kuruş borç?
Verás que es día de pago porque tiene el pelo limpio.
Eğer payday's söyleyebilirim saçları temiz olduğunda.
Primero necesitamos sacar el denominador común. Para eso, multiplicamos éste por éste :
Ortak paydayı bulmak için şu iki sayıyı çarpın...
- Inviertan el denominador... - ¿ Qué significa "inviertan"?
- Pay ile paydayı takas edersek- - - "Takas etmek" ne demek?
- Sí. Si podemos encontrar el denominador común, eso nos podría llevar al asesino.
Eğer ortak paydayı bulabilirsek, bu bizi katile götürebilir.
Tú y tus piratas borrachos e imbéciles representan el mínimo común denominador de la sociedad.
Sen ve ayyaş-kaltak korsanların toplumda en küçük ortak paydayı temsil ediyorsunuz!
8 / 64. ¿ Quién puede decirme cuál es el denominador común?
Bana ortak paydayı kim söyleyebilir?
Primero hay que hallar el denominador común y, después, dividir.
Hatırlaman gereken şey, önce ortak paydayı bulmak, sonra bölmek.
La mayoría de la publicidad es ofensiva, intrusiva exasperante, molesta, e intelectualmente basada en el mínimo común denominador así que es un oficio en que es difícil, seguir sintiéndose orgulloso
Çoğu reklam en alt seviyedeki entellektüel paydayı göz önüne alarak hayli saldırgan, müdahale edici, ciddi biçimde rahatsız edici oluyor.
Mi amigo quiere sabe cual es tu golosina preferida ¿ dedos de mantequilla ( manazas ) o Payday? ( día de cobro )
Arkadaşım favori çikolatanın ne olduğunu öğrenmek istiyor sakarlık mı yoksa maaş günü?
- No es difícil adivinar cuál es el común denominador, ¿ o sí?
Ortak paydayı tahmin etmek pek de zor değil aslında, değil mi?
Esto es una victoria para usted en la reforma del Senado y es otra gran victoria para usted con el presidente acerca de la inmigración, ¿ verdad?
Bu sizin için senatoda büyük bir kazanım olacak ve Başkanla göçmen sorunu hakkında da ortak paydayı bulmanızı sağlayacak, tamam mı?
Queria encontrar un denominador comun una frecuencia que pueda unir ambos universos.
- Ortak paydayı bulmaya çalışıyordu. İki evreni birbirine bağlayan frekansı.
Encuentran el denominador común más bajo y excavan más profundo.
En düşük ortak paydayı buluyor, ardından daha da dibe kazıyorsunuz.
Investigó los antecedentes de los padres en busca de un denominador común.
O yüzden de hastalardaki ortak paydayı bulmaya çalıştı.
Somos el común denominador.
Ortak paydayız.
Ahora, ¿ quién puede encontrar el denominador común de esta ecuación?
Kim şu sorudaki ortak paydayı.. bulabilir?
en primer lugar, encontrar el denominador común encontrando el múltiplo común
İlk olarak ortak çarpanı bularak ortak paydayı bulacağız.
Me niego a rebajarme a al mínimo denominador común, en concreto, a uno que depende únicamente de mínimas opiniones estúpidas.
Daha az embesil bir düşünceye dayalı ortak paydayı kabul etmek istemiyorum.
Me dió un plazo de pago.
"Bir tane PayDay çikolata verdi."
Está bien, hice un análisis, y he encontrado que hay Una cosa cada relación fallida ha tenido alguna vez tiene en común.
Biraz analiz yaptım ve yürümeyen her ilişkindeki ortak paydayı buldum.
Un ultimo cheque, y no tendras que trabajar mas en tu vida.
Son bir payday ve yaşam için hazırsınız.
Se robaron tu paga.
Onlar senin payday aldı.
Se llamaban Payday.
Markası, Ödeme Günü'ydü.
Payday.
Maaş günü.
Y juntos, podemos encontrar la zona común que falta en el panorama político norteamericano desde hace años.
Fikir ayrılıklarında köprü görevi göreceğime ve inanıyorum ki birlikte, Amerika siyasetinde yıllardır eksik olan ortak paydayı sağlayabiliriz.